HANİ İbrahim Tatlıses’in son şarkısı var ya!
 

''Gelmesin le gelmesin… Bir daha geri gelmesin…''
 

*
 

Dünden beri tanıdığım bazı üst düzey AK Partililer beni arayıp, tam da bu şarkı misali Cumhurbaşkanı’nın Kahramanmaraş’a gelmesini istemiyor gibi başladılar şikâyetlerini dillendirmeye;
 

- Tam da Reis gelecek zamanı buldu?
 

- Nasıl olacak?
 

- İki güne nasıl hazırlanacağız?
 

- Hayrettin’i ya protesto ederlerse?
 

- Ya miting fiyasko ile sonuçlanırsa?
 

- Aşı olmayanları nasıl ayırt edeceğiz?
 

- 65 yaş üstü insanları miting alanına alacak mıyız?
 

- İlçelerden toplu taşıma aracı ile insanları nasıl miting alanına getireceğiz?
 

- Pandemi dolayısıyla kimse hınca hınç toplu taşıma aracına da binmek istemez?
 

- Öğrencilerde yok ki, onları miting alanına getirelim, okullarda kapalı…
 

- Kamu kuruluşlarındaki memurlara mecburi miting alanına geleceksiniz talimatı verilse yan yoldan sıvışırlar…
 

- Reis’in bu aralar gelmesi hiç de iyi olmadı…
 

- Offff offf…’’
 

*
 

Bende üzülmeyin ''acı patlıcanı kıra çalmaz'' atasözü misali yapacak bir şey yok dedim…
 

Ancak; AK Parti’nin kalesi olan Kahramanmaraş’tan halkın, Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör’ü protesto edeceklerine yönelik duyumlar alıyorum…
 

- Belediyeden çıkardığı yüzlerce personelin…
 

- Su sıkıntısı yaşayan mahallelerdeki insanların…
 

- Arsan kavşağının bitmemesine isyan eden şoför arkadaşların…
 

- Terminalin bitirilmemesine avaz avaz bağıran otobüs firmalarının…
 

- Tekke de evi yıkılmış, yapılan binalardan hala tapusunu alamayan mağdur vatandaşların…
 

- Sarayaltı’nı Erkoç döneminden aldığı şekliyle öyle bırakıp, çivi çakılmamasına isyan eden esnafların…
 

- Kuzey çevre yoluna el atmayıp toz içinde oturmalarına yol açılan site sakinlerinin…
 

- Özel idare binasını yıkacağımda yıkacağım deyip, etrafındaki işyeri ve binaların bedellerini cüzi vereceğini duyan kişilerin…
 

- Miting alanına gelip, ''Hayrettin Güngör’ü Reis-i Cumhura şikâyet edeceklerinin ve bağıracaklarının konuşulduğu, bu fırsatı değerlendirmemiz lazım denildiği'' dilden dile yayılmaya başlanmış… 
 

Buna çözüm bulmaya bakın dedim...
 

*
 

Kahramanmaraş’ı ilk defa böyle gördüm…
 

Bu ayrışma hayra alamet değil…
 

Kendilerinden biri gibi, bu şehrin bir evladı olarak gördükleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, bu sefer ''dertlerimizi duyuralım'' deniliyor…
 

Yani…
 

İbrahim Tatlıses’in şarkısındaki ''Gelmesin le gelmesin… Bir daha geri gelmesin...'' şarkısını değiştirmişler…
 

*
 

Aynen şöyle söylüyorlar:
 

''Gelsin reis çabuk gelsin… Dertlerimizi dinlesin… Olmadı bir gün burda kalsın… Tüm şikâyetlerimizi not alsın… Ve gereğini hemen yapsın...''
 

*
 

O bu değil de...
 

Bir şeyi merak ediyorum:
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumartesi günü şehrimize geldiğinde Kanal Maraş’da haliyle Miting alanından canlı yayın verecek…
 

Hayrettin Güngör aynı Dulkadiroğlu Muhtarlar kongresinde olduğu gibi ''Kanal Maraş ve Mustafa Karaaslan varsa ben o mitinge katılmam'' der mi acaba?
 

Vallahi çok merak ediyorum…
 

Der mi der…
 

Hadi göreyim seni Hayrettin Bey!
 

Yap bir yiğitlik ''Miting alanına gelmiyorum de…''
 

Veyahut bir rapor falan al…
 

Mitingden kendini kurtar…
 

Yoksa halkın büyük çoğunluğu senin adın dahi geçse protesto edeceklermiş…
 

Hem de ne protesto…
 

''Yuhhh mu desem… İstifaaaaa sesleri mi desem'' bilmem ki… Kırsal mahallelerden bile seni protesto etmek için gelmek isteyenler varmış... 
 

Önlemini al işte… Rapor, izin, Avrupa birliği kredi desteği için yurt dışı seyahat falan gibi…
 

Bak sana yol gösteriyorum, bu kıyağımı da unutma ha…