HABİBE Öçal Hanımefendi’ye geçen hafta ''Açık Masa'' programında bir çağrıda bulunmuştum.
 

Demiştim ki:
 

- 26-27-28 Kasım tarihlerinde telefonunuzla kimleri aradınız?
 

- HTS Kayıtlarını kamuoyuyla paylaşır mısınız?
 

Demiştim…
 

*
 

Bu güne kadar herhangi bir açıklamada bulunmadı…
 

*
 

Oysa telefon kayıtlarını kamuoyuyla paylaşsaydı, Türkoğlu Kaymakamı’nın Denizli’nin Acıpayam ilçesine gidişinin ayrıntıları ortaya çıkabilirdi…
 

*
 

Her neyse…
 

Habibe Hanım konuşmak istemedi…
 

Saygı duymak lazım…
 

İlerleyen günlerde bazı gerçekler ortaya çıkacak diye düşünüyorum…
 

*
 

Şimdi yüksek müsaadeleri ile kendisiyle bir bilgi paylaşmak istiyorum…
 

Belki Elbistan, Türkoğlu’na uzak diye duymamıştır…
 

Elbistan belediyemiz de işten çıkarılan personeller oldu…
 

Mahkeme Kararı ile işlerine iade edildi…
 

Ancak Elbistan Belediye Başkanı bu personelleri tekrar işten çıkardı…
 

Doğru mu?
 

Doğru…
 

*
 

Peki, bu şehrin bir Milletvekili olarak kendisine soruyorum:
 

Bu işten çıkarılan personellerle alakalı bir girişimi oldu mu?
 

Elbistan Belediye Başkanı Mehmet Gürbüz’den bilgi aldı mı?
 

*
 

Biraz da özele girip sorayım:
 

İşten çıkarılan personeller yerine Elbistan Belediyesine K.A. adında ve birçok akrabanızı özel kadrodan işe aldırdığınız iddia ediliyor?
 

Doğru mu?
 

Aldırdıysanız kaç kişiyi aldırdınız?
 

*
 

Kızmaca, darılmaca olmasın ha…
 

Bende kendimi açıkgözüm diye geçinirdim…
 

He Vallahi, Billahi, Tallahi…
 

Benden de daha çok ''Açıkgöz'' geçinenler varmış…
 

*
 

Ne diyelim ki:
 

Bu dünya da AK Parti Milletvekili Habibe Öçal Hanımefendiye akraba olmak varmış…
 

Bizim gibi ''Reis'' sevenler de sevdiklerine dört elle sarılmalıymış…
 

Hani büyüklerimiz demiş ya!
 

''Kuru kuru gadanı alım, takır takır yoluna ölüm…''
 

Bizim seçtiklerimizden bir kaçı hariç, ''kuru kuru gadamızı alıyorlar, tatlı bir söz bile esirgiyorlar'' desem yanlış söz söylemiş olmam değil mi?
 

*
 

Ahhhh ahhhh…
 

Şu Reis’in içimizde ki sevgisi olmasa var ya…
 

Ben aktarırdım size neler denildiğini de…
 

Belki de kulaklarınız çınlıyordur ha...
 

Hayra yorun…
 

Çınlayan kulaklar olsun deyin...
 

''Aman sende tam çınlayacak yeri buldun'' deyip geçin…
 

Yani ''çınlamayı'' takmayın kafanıza…
 

Boş verin… Boş verin…
 

*
 

Ben yine de vatandaşların bu aralar en çok şu sözü söylediğini size aktarayım:
 

''Ne kaldı şurada seçimlere ki?..''