USTA yazar Yener Atlı dünkü köşe yazısında; “Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla” Atasözü misali “Üstü kapalı da olsa İl Başkanlığı’nın cevaplaması gereken sorular soruyor…”
SORU 1:
“Ak Partili olup ya da görünüp, partinin yerel seçimlerde büyük oy kaybı yaşaması için uğraşanlar güruhu var…”
*
SORU 2:
“Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hayrettin Güngör’ün programlarını kim ya da kimler yapıyor?”
*
SORU 3:
“Adayı bir kısır döngünün içine koymuşlar, amiyane deyimle hababam dönderip duruyorlar…“
*
SORU 4:
“Hayrettin Bey kendisi farkında değil ama adeta abluka altına alınmış gibi…”
*
Yukarıda ki sorulara İl Başkanı Sayın Debgici cevap verir mi? Bilemem amma, benim en çok dikkatimi çeken Yener ATLI’nın yazısında ki, şu tespitler ilgilendiriyor:
TESPİT 1:
“Adamı kessen, idama götürsen Ak Parti’ye oy vermeyecek, bunu kimse ikna edemez ama götürüyorlar adayı en az bir saatini çalıyorlar…”
*
TESPİT 2:
“Veya adamın gazetecilikle uzaktan yakından ilgisi alakası yok, hayatında eline kalem almamış, tek bir gazeteciye sözü geçmez, adaya hiçbir faydası dokunmaz, hasbelkader bir koltuk kapmış ama götürüyorlar Güngör’ü, iki saatini çalıyorlar…”
*
İlahi Yener ATLI…
Sende az değilsin var ya?
Arının deliğine çöpü sokup, yaptığın tespitlerle isim vermeden (anlayan anladı) iğneyi batırıyorsun…
*
Bak ne diyeceğim:
Sen… Ben…
Bu tür sorular içeren veya hatalarını görmeleri için eleştiri yazısı yazan, yani senin tabirinle “eli kalem tutan gazetecilerin” yanına, niye Sayın Güngör’ü getirsinler ki?
Senin “Cemiyet'in” veya “OBA’n” Pardon “ODA’n” var mı ki?
Biz en iyisi mi senle ya bir “OBA” kuralım, ya da bir “CEMİYETTTT…”
*
DİP NOT: Şirin Baba (Mustafa Şirin) OBA konusunda ilk adımı attı… “Şirin baba obasını” kurdu… Acaba diyorum “uç beyimize” bir mesaj mı verilmek istendi?
Bu arada, Basından sorumlu İl Başkan Yardımcısı Hakan Dereli’nin, Büyükşehir adayı Hayrettin Güngör ile bir araya gelmemiz için uğraş verdiğini biliyorum… Zaten İl Teşkilatında başka da kimseyi tanımıyorum…
