İki gündür AK Parti Kahramanmaraş teşkilatını konuşuyorum…

24 Şubat’tan bu yana geçen sürede…

Nereye gidersem gideyim, hangi kapıyı çalarsam çalayım, kiminle temas kurarsam kurayım...

Hep aynı cümleleri işitiyorum:

-Duydun mu?

-Ömer Oruç Bilal Debgici yönetim kurulu üyelerinden hiç hoşnut değilmiş.

-Öyle böyle değil ama...

-Bu iş bitmiş resmen.

-Artık geri dönülemez noktaya gelinmiş.

-Her toplantıda buz gibi Sibirya havası hâkimmiş.

-Kimse kimseyle konuşmuyormuş.

-Pos bıyık haricinde yönetimden kimseyle bir yere gitmiyormuş.

*

 Herkes ama herkes aynı şeyleri söylüyor.

-Kimi fısıltıyla...

-Kimi dehşetengiz bir sırrı açıklar gibi...

-Kimi gürül gürül...

-Kimi sıradan bir bilgi verir gibi...

 *

 Daldığım ortamlarda hep aynı şey oluyor:

-Ben “Deliliniz ne? Nereden çıkarıyorsunuz bu konuları?” dedikçe... “Olan biteni duymaktan da mı acizsin” diye azarlanıyorum.

-Ben “AK Parti İl Başkanlığında soğuk havalar esse de, sonuçta Reis’in tasdiklediği yönetim kurulu üyeleri ve bu üyelerle seçime gidilecek” dedikçe... “Senin dünyadan haberin yok be birader” şeklinde bir muamele görüyorum.

-Ben “Debgici bu sorunun üstesinden nasıl gelecek? o zaman” dedikçe... “Onu o koltuğa getirmek için alavere-dalavere yapanları hiç tanımıyorsun. Onlar yönetir artık partiyi” tarzı çıkışlara maruz kalıyorum.

-Ben “Yürütme kurulunun üzerinde bir yürütme daha mı var. Bunu mu söylüyorsunuz?” diye sordukça… “Ha şimdi doğru soruyu sordun. Cevabını da sen ver" kahkahalarına şahit oluyorum.

 *

Bakalım göreceğiz:

-Bu bir AK Parti Kahramanmaraş teşkilatı hakkında dedikodu abartması mı?

Yoksa...

-Herkesin bildiği ama kimsenin yazmadığı, yazamadığı bir sır mı?