Daha önceki yazılarımda dizilerin ülkeye maddi ve manevi yönden ne kadar çok hizmet ettiğini yazmıştım. Fakat birçok kişi, özellikle de tasvip etmedikleri dizileri örnek göstererek bunların ülkeye yarar değil, zarar olduğunu savunmuştu. Oysa bu dizilerin ülke tanıtımına çok büyük katkısı olmakta ve birçok ülke insanını bize bağlamaktadır.

Halkımız maalesef kendi fikrine uymayan kişi, dizi ve programları eleştirmeyi ve yermeyi çok seviyor. Ayrıca yaptıkları bu eleştiri onların bu dizi ya da filmleri izlemediği anlamına gelmiyor. Çünkü en çok eleştirilen ve konuşulan diziler aynı zamanda en çok izlenenler oluyor. Örneğin bu ülkede gündüz kuşağında yayınlanan kadın programları ve evlendirme programları yıllarca eleştirilir ve kötülenir. Ne yazık ki en fazla reytingi de yine bu programlar alır. Çünkü beğenmediğimizi iddia etsek de gerçekte çok beğeniyoruz ve bu nedenle de izliyoruz.

Halkımız en sevdiği programın ise belgeseller olduğunu söylüyor. Ancak ne gariptir ki en az izlenen ve reytingi en düşük olan programlar da belgeseller oluyor. Hatta bir ara izlediğim tv. programının birinde spiker sokaktaki halka; ‘en sevdiğiniz ve şikayetçi olduğunuz programlar hangisi’ diye soruyor. Ama vatandaşların verdiği cevaplar ilginç.

Vatandaşların verdiği cevaba göre belgeseller en beğenilen programlar arasında ancak ‘izliyor musunuz’ sorusuna ‘fazla ya da hiç izleyemiyoruz’ cevabı geliyor. Yine en şikâyetçi oldukları ve beğenmedikleri program olarak da ‘evlilik ve kadın programları’ cevabı geliyor. Bu cevabı verenlere ikinci soru geliyor. ‘Peki, bu programları izliyor musunuz? Cevap çok ilginç; ‘evet, hem de her gün izliyorum’ oluyor.

Ne diyelim, ne yorum yapabiliriz bu duruma. Ben işin içinden çıkamıyorum. Şikayetçi olduğu programı izleyen ve çok sevdiğini söylediği programları izlemeyenlere ne söylenebilir.

UNUTMAYIN TV’LER REYTİNGLE YAŞAR

Bildiğiniz gibi televizyon sektörü reytinglerle yaşıyor. En çok izlenen programlar en fazla yayınlananlardır. Bu nedenle kimse şikâyet etmesin ve kimse kimseyi kandırmaya çalışmasın, şikâyet ettiğimiz programı ilk önce biz izliyoruz. Ama izlediğimiz programdan da şikâyetçi olduğumuzu söylüyoruz. Güzel ve seviyoruz dediğimiz belgesel programlarını ise izlemiyoruz. Nasıl bir psikoloji içindeyiz, bunun tez zamanda psikologlar tarafından incelenmesi gerekiyor. Durum vahim.

Reyting rekorları kıran dizilerin başında tarihi diziler geliyor. Bunlardan biri de TRT tarafından yayınlanan ERTUĞRUL dizisi. Halk bundan şikâyetçi olmadı. Demek ki şikayetçi olmak yerine daha iyisini çekmek gerekiyormuş. TRT’ yi bu başarısından dolayı tebrik ediyorum. Başarılı ve reytingi yüksek bir dizi yaptı.

BAZILARI DİZİLERİN GERÇEK OLMADIĞINI UNUTUYOR

Halkımızın izlediği programlar da yaşadığı diğer bir sıkıntı ise dizileri gerçek zannetmeleridir. Gerçek hayat ile dizi deki olayları karıştıranlar oldukça fazla. Adam çok izlenen bir dizi ile Orta Doğu’nun nabzını tutuyor. Tarihi diziler ile de tarihi değerlendiriyor. Unuttukları bir şey var. Dizilerdeki bazı olaylar gerçek olabilir. Ancak bu, dizinin tamamen gerçek olduğu anlamına gelmiyor. Keşke bunu bir fark edebilsek.

Şuna inanıyorum ki; dizilerin tarihi çarpıttığını savunanlar ve gerçeği yansıtmadığını söyleyen kişiler eğer diziler gerçek tarihi olayları bire bir yapsa ilk önce şikayetçi olan bu kişiler izlemez. Çünkü izledikleri bu program dizi değil belgesel olur. Belgeseli de bizde pek az kişi izler. Dizi çekenler de insanımızın bu durumunu çok iyi bildiği için dizilere bol bol yaşanmamış ama yaşanabilir enteresan hikâyeler ekliyor. Böylece izlenirlik oranını arttırıyor. Sonuçta adamların ekmek parası dizilerin izlenme oranına bağlı.

TRT’NİN KÜRESEL OLMA İDDİASI

Yeri gelmişken belgesel sevdiklerini söyleyenlere TRT’nin BELGESEL kanalını tavsiye ediyorum. Çok izlediğim ve beğendiğim kanallar arasında. Çok kaliteli, belki bir BBC, Discovery veya National Geographic değil ama onlardan da geri kalır yönü yok. Kaliteli izlenebilir pek çok yerli ve yabancı programlar var. Zaten bazı programlar yabancı kanalların belgeseli ancak yerli yapım çok güzel programlar da var.

TRT WORLD ise takdir edilecek dünya çapında İngilizce yayın yapan bir haber kanalı. Bu eksiği gideren TRT ekibini tebrik ediyorum başarılar diliyorum. Dünya devleti olmanın yollarından biri de her ülkede izlenebilen tv programlarının ve tv kanallarının olmasıdır. Çünkü herkesin evine dizi ve kanallarla girebilirsiniz.

Not: RTÜK dizi ve programları mozaiklemekten tv izleyemez olduk. Adamlar her şeyi yasaklıyor. Haberlerde bile mozaikleme var. Artık birileri şu RTÜK işgaline dur desin. Kuzey Kore olmak istemiyoruz. RTÜK bizim tv izleme zevkimizi bozmamalı ve bozamaz da. Yetkililer bu işgale dur desin.