Kahramanmaraş'ın en etkin haber sitesi Köşe yazarı Mustafa Karaaslan bugünkü yazısında ''Benim gözümde Hayrettin Güngör gerçeği'' diye yazdı.


HAYRETTİN Güngör’le uzun zamandan beri et tırnak gibi olduk.
 

İlk başlarda tanımıyorduk…
 

Adaylığı zamanında destek olduk…
 

Sonradan sonra, üç aşağı beş yukarı tanımaya başladık…
 

Kendini beğenmiş, her şeyi ben bilirim edasında, kibir abidesi bir politikacı olduğunu öğrendik…
 

hayrettin güngör büyükşehir
 

Bir bağlılığım yok kendisine. İlk başlarda birkaç defa köşemde kendisini memnun edecek türde şeyler yazdım, sonradan da devamlı kendisini kızdıracak. Yani kendisiyle bir defa temasım oldu, o da hayırlı olsun ziyaretiydi. Sonradan araya mesafe koyduk...
 

Zaten gazetecilik dediğin de bir temas ve mesafe sanatı değil midir?
 


 

Koltuğa oturduğu günden bu yana hiçbir icraatı olmayan Hayrettin Güngör, verdiği sözlerden bir bir halk nezdinde yalancı konumuna düşünce, Tevfik Kadıoğlu ve Kanlıdere köprü inşaatlarına bir başka elle sarıldı…
 

Üç ay önceden başlamasına rağmen, Tevfik Kadıoğlu kavşağı için 90 günde bitecek dedi…
 

Kanlıdere Köprüsüne ise 89 gün de…
 

Yarım yuvarlakta olsa da, çocuklar gibi davul zurna eşliğinde sevinerek açılışlar yaptı…
 

Akabinde önce 75 milyon, sonra 150 milyon maliyeti oldu dediği, Önsen Köprüsü yolunun asfaltını döküp, söz verdiği günden bir sene sonra araç geçişi hayırlı olsun dedi.
 


 

Hayrettin Güngör’ü telefondan ‘’başka projeler yani icraatlarınız var mı?’’ diye arayıp sormak istedim. Engel koymuş…
 

WhatsApp’tan yazayım dedim. Tek çizgi. “Okundu” işareti gözükmedi. Demek ki ona da engel koymuş…
 


 

Bir siyasetçi-politikacı, bir gazetecinin telefon numarasına neden engel koyar?
 

Engel koymamış olsaydı…
 

Şu temel soruları ardı ardına soracaktım:
 

Tekke ile ilgili hatırı sayılı konutlar, ne zaman ortaya çıkacaktı? Özel İdare binası yıkıldı, kent meydanı projesi kaç günde bitirilecekti? Valilik binası Kültürpark yerine mi taşınacaktı? Alpaslan Türkeş Bulvarı esnafları isyanda, kaldırım çalışmalarının bitmesi için belirli bir gün verilecek miydi? Tevfik Kadıoğlu kavşağı ve Kanlıdere köprüsü eksiklikleri ne zaman bitirilecekti? Tevfik Kadıoğlu kavşağına üst geçit yapılacak mıydı? Milletvekilliği için istifa edecek miydi? Kahramanmaraş’tan mı yoksa başka şehirden mi aday olmayı düşünüyordu?
 


 

Hayrettin Güngör’ü uzun süredir gözlemlediğim kadarıyla, burnundan kıl aldırmayan, estiğim estik kestiğim kestik diyen, kendisine biat edenlerle ilişki kuran, biat etmeyenlerle küslük çekişen, ilk başlarda yerel medya ile ilgili katı tutum sergileyip, sonradan yelkenleri boca eden, kibrinden, kendini beğenmişliğinden, espri yapayım derken kaş göz çıkarmasından, manasız öfkesinden az buçuk haberdar olan bir gazeteci olarak etraflıca düşününce...
 

 Tüm bu soruların cevabını buldum:
 

Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunun kendisine büyük geldiğini anladım…
 

O görevin altında ezildiğini sezinledim…
 

Memur zihniyetinden kurtulamadığını gözlemledim…
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ismini söyleyip aday ettiği o meclisteki toplantıdan hala kendisini kurtaramadığını, aday edildiğine inanamadığını, bu yüzden ekibini kuramadığını, tavsiyelerle kadro kurduğunu ve 3,5 yıldır verdiği hiçbir sözü yerine getirememenin ezikliği altında kaldığını, bu yüzden halkla bağ kuramadığını, her geçen gün görev süresinin sonuna doğru gelmenin verdiği stres altında hata üstüne hata yaptığını hissettim…   
 

Üç aşağı beş yukarı Hayrettin Güngör’ün beyninden geçenleri okuyabiliyorum…
 


 

Peki, Hayrettin Güngör’ü halkın sevmemesinin nedeni neydi acaba?
 

 Onun da cevabını buldum:
 

Sevimsizliği…
 

Yüzünün gülmemesi…
 

Soğuk ifadelerle insanlara tepeden bakması…
 

Kibirli oluşu…
 

Maiyetinde çalışanların gönlünü kırması…
 

İtici gelmesi…
 


 

 Kısaca sözün özü şu:
 

Bizim Maraş halkı, sevmedi mi birini sevmiyor kardeşim…
 

40 takla da atsa sevmiyor…
 

Köprülü kavşak ve köprüler yapsa da…
 


 

Hadin hep beraber buradan Hayrettin Güngör’e seslenelim…
 

Ve soralım:
 

Başkan, Başkan, kamuoyuna vereceğin, yani şu kadar gün içinde yapıp bitireceğim diyeceğin, sıradaki hangi proje var acaba?