BANA göre, hem de derinden…

Bugün üçüncü gün…

Cumartesi günkü miting ile ilgili kamuoyundaki söylemlere kulak kabarttım…

Sağda, solda, hatta arayıp telefonda konuşulanlar şöyle:

Kimisi ‘boylarının ölçüsünü aldı’ diyor…

Kimisi ‘şehir merkezinden kimse yoktu’ diyor…

Kimisi ‘Tılsım bozuldu’ diyor…

*

Ben hiçbir şey demeyeceğim, çünkü hem AK Parti hem MHP teşkilatlarına karşı nispet olsun diye bu yazıyı yazmıyorum…

Ama inkâr eden de çarpılır…

Cumartesi günü Müftülük meydanında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mitingi; “16 yıldır AK Parti’nin tek başına yaptığı mitingleri bir kenara bırakalım, bu miting, Cumhur İttifakı yani MHP ile birliktelik var iken kelimenin tam anlamıyla cılız ve en sönük geçen miting oldu.”

*

En, en iyimser tahminler dahi katılımcı sayısını, sekiz-on bin kişi civarında veriyor… Vatandaş’tan çok emniyet güçlerinin olduğu söyleniyor…

Bu hazin rakamı açıklamak için öne sürülen ‘‘hava soğuktu, yağmur yağma ihtimali vardı’’ türünden ‘‘meteorolojik mazeretler’’ ise ancak ‘‘özrü kabahatinden büyük’’ tanımlamasını hak eder.

*

Düşünün ki; “AK Parti ve MHP’nin kalesi konumundaki Kahramanmaraş, o meydanı hele hele ‘Beka sorunu’ diye bir araya gelinen Cumhur ittifakı kanadının büyük ortağı ve şehrimizin bir evladı gibi sevilen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geldiği miting de,  “değil yağmur, hatta Maraş’ın deli poyrazı bile esse”, “on bin değil, yüzbinlerce insanla dolup taşması” gerekirdi.”

*

Bu miting de, MHP kanadından sadece İl başkanı ve Milletvekili Sefer Aycan’ın görüldüğü… Yönetim kadrosunun ise tam kadro katılmadığı, MHP tabanından bu mitinge fazla rağbet edilmediği ve yazılan tüm ilçelerde ki Meclis üye isimleri neticesinde “bir kızgınlık, bir hoşnutsuzluk” olduğu dilden dile konuşuluyor…

Bu sandığa nasıl yansır, MHP tabanı bu seçimde nasıl davranır orası meçhul…

Meçhul olmayan bir şey var…

O da:

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Muğla’da ifade ettiği gibi, “Cumhur ittifakı pazara kadar değil mezara kadar” “Cumhur ittifakını 15 Temmuz’da sokaklarda meydanlarda kurduk biz” demesi, bu ittifaka ne kadar önem verdiğini gösteriyor…

Gönülden bağlılığı anlatıyor…

Ama Kahramanmaraş’ta, MHP tabanında o sıcaklığı, o gönülden bağlılığı göremiyorum…

Demedi demeyin…

Sıcaklıktan ziyade bir karamsarlık, bir boş vermişlik, varmış gibi…

*

Tüm bu olaylardan ve konuşulanlardan yola çıkarak şöyle sesleniyorum:

BEYLER!!!

Şunun şurasın da seçime bir ay kaldı…

Daha önceki veriler ortada;

-2014 mahalli idareler seçiminde Ak Parti-Artı MHP’nin “509 bin oyu” var…

-Referandumda Ak Parti-Artı MHP’nin “yüzde 74 oyu” var…

-Son milletvekilliği genel seçiminde; yüzde 74.8 ile “500 bin oy” alınmış.

*

Bu rakamlar şunu anlatıyor:

Bu rakamların altına düşüldüğünde özellikle “her iki teşkilatın İl başkanları” oturup kara kara düşünmesi gerekir…

Çünkü sorumlu onlar tutulacaktır…

*

Yazımın başına dönecek olursam:

-Tayyip Erdoğan’ı üzdünüz!.. (Kesin Devlet Bey’de üzülmüştür)

-Hayal kırıklığına uğrattınız…

-25 dakika kürsüde zor durdu adamcağız…

-Allah’ını seven vicdanına sorsun…

-İçiniz rahat mı?

-Gece yastığa başınızı koyduğunuzda rahat yatabildiniz mi?

-Kuzey ilçelere yollanan minibüsler boş geldiği gibi, Zeytin ılıcamızdaki seçmenler için bile bir araba yollanamaz mı?

-Yok, efendim coşkun kalabalık varmış, yok bilmem neymiş, geçin bu safsataları…

-Kendinize gelin, titreyin…

-Hani o anlı şanlı listelere yazdığınız Meclis üyelerimiz, arkasında kitle olmayan sözüm ona kendilerini en baş tarafa yazdırtan kadın kolları başkanları ve üyelerimiz… 

-Ahbap çavuş hikâyesi gibi bir birlerinizi kolladığınızı bu halk görüyor…

-Bu milletle alay etmeyin…

*

Yani demem odur ki:

-Bu milletin Osmanlı tokadını yerseniz, Hanya’yı, Konya’yı görürsünüz.

-Ama kaybeden hep Kahramanmaraş oluyor ona üzülüyorum…

Ve ben sadece “PES” diyorum…