MEVLÂNA ‘Mesnevi’sinde bir Hazreti İsa hikâyesi anlatır:

Bir gün Hazreti İsa arkasına endişeyle bakarak kaçar gibi hızla yürüyormuş. Adamın biri bu durumu görmüş, merak edip sormuş:

''Arkanda kimseyi görmedim ama sen kaçıyorsun, kimden kaçıyorsun?''

Hazreti İsa cevap vermeden koşmaya devam etmiş. Adamın da inadı tutmuş peşine takılmış. Biraz yaklaşınca bağırmış:

''Ne olur biraz dur da söyle, çok merak ettim neden kaçtığını; arkanda ne insan var ne de kaçmana gerek hayvan…''

Hazreti İsa durmuş, adamın yanına gelmiş ve cevap vermiş:

– Ben bir ahmaktan ve bütün ahmaklardan kaçıyorum…

Adam şaşırmış:

– Körlerin gözlerini, sağırların kulaklarını açan sen değil misin?

– Evet…

– Ölüleri dirilten sen değil misin?

– Evet benim…

– Topraktan kuşlara can veren sen değil misin?

– Evet benim…

Adam biraz daha meraklanmış:

– Bunca mucizeyi yaratan Hazreti İsa bir ahmaktan ve bütün ahmaklardan neden kaçar?

''Dinle'' demiş Hazreti İsa,

''Bütün dediklerin doğru.

Körler için dua ettim gözleri açıldı…

Sağırlar için dua ettim kulakları açıldı…

Cansız bedenler canlandı…

Ama ahmağın gönlüne ve kafasına hiçbir şey sokmayı başaramadım… Konuştum kafasına girmedi… Okudum yüreğine gitmedi…

Yüzlerce kez okudum…

Binlerce kez konuştum…

On binlerce kez anlattım…

Ama ahmak, ahmaklar sadece bir kaya parçasına dönüştü…

Ne kafaları kımıldadı ne de yürekleri…

Böylece ahmaklardan her türlü kötülüğün gelebileceğini anladım, bu yüzden bütün ahmaklardan kaçıyorum…'' deyip gitmiş.

*

Kıssadan meselden hisse çıkarmalı mı?

Evet çıkarmalıyız…

Ahmak, ben merkezli ve empati yoksunudur…

Her bir şeyi bildiğini düşünür hep, bu sebeple kendinden razıdır…

Kibirli olmada sınır tanımaz…

*

Bazı ahmaklar anlamakta zorluk çekiyor…

Başını gömmüş yastığa duymak istemiyor…

Gözlerini kapatmış, görmek istemiyor…

Varsın duymak istemesinler…

Varsın görmek istemesinler…

Hz. İbrahim için yakılan devasa ateşe ağzında bir damla su taşıyan karınca misali…

Hangi tarafta olduğumuz belli olsun…

Daha soruyor musunuz?

Hangi tarafta olduğumu…

*

Söyleyim bari:

Kahramanmaraş’ın gelişmesi, kalkınması, yaşanabilir bir kent olması tarafındayım…

Kibirli insanların, ahmakların tarafında değil…