SİYASETTE replikler çok önemlidir…

Aynı dizilerdeki gibi…

Mesela ''Bizim Hikâye'' filminden şöyle bir replik çok hoşuma gitmiştir:

''Korkarsan ömrün boyunca hiç bir şeyle mücadele edemezsin…''

Hele şu replik yok mu?

''Ömrüm boyunca hep güçlü olmaya, her zorluğa göğüs germeye çalıştım…''

Sanki kendi hayatımdan kesitler, cümleler, sarf ediliyor gibi…

*

Şimdi moda replik:

Siyasetçilerin ''Gazeteci kılıklıları'' sözcüğü…

Bize bu sözü yakıştıranlar… Söyleyenler…

Yarın bir gün bu şehirde ''hadi toplantı var'' dediklerinde sözünü emir telakki eder gibi koştura koştura gidecek olan gazeteci kılıklıları olacak mıdır acaba?

*

O bu değilde…

18 yıl oldu siyasette…

Özellikle AK Parti içerisinde…

Onlarca İl Yönetim Kurulu değişti…

Milletvekili değişti…

Belediye Başkanı değişti…

Bakan, Başbakan yardımcısı olan oldu…

Genel Başkan Yardımcısı olan da…

Bunların siyasete girdiğindeki mal beyanları ile şimdiki mal beyanları arasında değişiklikler hiç basına yansıdı mı?

Hele…

Belediyelerde İmar Komisyon Başkanı olup da hakkında çıkan bir sürü alavare dalavere işleri sanki kendileri yapmamış gibi bu şehrin sokaklarında, caddelerinde ah o dolaşanlar yok mu?

En çok da dikkatimi çeken…

Görevdeyken dilleri lal oluyor…

Görevden gidince…

Bir birleri hakkında söz söyleyene mi bakarsınız?

Atıp tutana mı?

*

Hani bir atasözü var ya!

''Tencere dibin kara seninki benden kara…''

Aynı atasözü misali…

Kamuoyunda ve kendi içlerinde en çok şu laflar konuşuluyor:

7 Güzel adam filmi diyorlar…

Akdeniz oyunları diyorlar…

Yandaş iki üç firmayla birlikte reklam ajansı diyorlar…

Yeğenin kurduğu şirket diyorlar…

Biruni Üniversitesi diyorlar…

İzmir bölgesi Fetö intisaplı aileler diyorlar…

Bir siyasetçinin bir makama gelmeden önceki ve sonraki mal varlığı diyorlar…

Birinci ve ikinci derecede akrabalarının üzerindeki mal varlığı diyorlar…

Kuzey çevre yolu üzerindeki petrol yerleri diyorlar…

Fetö ile ilişkili kişiler diyorlar…

15 Temmuz gecesi neredeydin? Türkiye de değildin diyorlar…

Hangi siyasetçinin akrabası, hanımı, kardeşleri, 1.derece yakınları fetöden soruşturma geçirdi ve niye ceza almadı diyorlar…

Fetö soruşturmalarına müdahil olan siyasetçi kim diyorlar…

Diyorlar da diyorlar…

*

Söylenenlerden az biraz uzaklaşayım demeye kalmadı…

On gün önce atılan bir Tweet dikkatimi çekti…

Ve bu şehrin geleceğinin siyasetçiler nezdinde bir önemi olmadığını gördüm…

Bir cihaz alındığında caka atan siyasetçiler…

Tarihteki o yiğit Abdal Halil Ağa’yı, şimdiki nesile takla atan gibi gösterenler…

Sayfalarından kaldırmamaya direnip sonradan ''ben ettim siz etmeyin der gibi'' alel acele belediyenin sayfasından kaldıranlar…

Atılan bu Tweeti iyi incelesinler…
 


 

Ve bu halk… Sorsun… Sorgulasın…

Bu şehirler içerisinde Kahramanmaraş Germenika nerde, nerede?

*

Biz gazeteci kılıklılarıyız ya!

Halkım adına soruyorum:

Kahramanmaraş Germenika nerde?

Siyasete girildiği gün ile bugün, mal varlığı ne âlem de?

Açıklayabilir mi acaba…

Bize gazeteci kılıklıları diyeceğine…

Çık bu konuşulanlara ve Germenika hakkında ne yaptığını açıkla…

Biz böyle gazeteci kılıklılarıyız…

Hep kamuoyu adına yazar sorarız…

Bir yanlışlık gördüğümüzde…

Hayrettin’e de sorarız…

Ömer’e de…

Celalettin’e de… Mahir’e de…

Bunları sorduğumuz için…

Polisleri, zabıtaları, her yer kapalıyken baskına gönderenleri canlı yayında sorgulayıp, şu koronavirüs geçse de bu işlemi yapsanız olmaz mı? Diye arı gibi çalıştığı belirtilen Belediye başkanı hakkında söz söyleyip tüm Türkiye’ye gösterdiğimiz için…

Bizlere Gazeteci kılıklıları diyorsanız…

Eyvallah demek ki doğru yoldayız…

Ve Gazeteci kılıklıları olarak yaptığımız işten gurur duyuyoruz…

Çünkü bu şehrin, bu halkın, bir sesi olmak…

Evladır…

Yarın bir gün bu şehirden çekip gidenler olacak…

Ve bizler caddelerde bu halkın içinde olacağız…

Çünkü biz, bu şehrin çocuğuyuz…

*

Yazıma ''replikler'' ile girdim…

Fazla uzatmadan ve yarınlara da birkaç yazı bırakmak adına…

Cesur ve Güzel dizisinin bir repliği ile sonlandırmak istiyorum:

''Çekip gideceğimi düşünen, beni hiç tanımamış demektir.''