YIL 2014…
Kanal Maraş’ı kurdum…
Kurmamdaki amaç, bir başka haber sitesinde köşe yazıyordum, yazdığım köşe yazımı yayınlamamıştı…
Yerel seçimler arifesiydi…
Adaylardan birini yazımda eleştirmiştim…
Yazımı yayınlamamak için siteyi komple kapatmıştı…
Niye yazımı yayınlamadın? Dediğimde…
‘’Siteyi satacağını söylemiş ve 50 bin TL para’’ istemişti…
Bende 20 bin TL vermiştim…
‘’49 Bin 999 olmaz’’ demiş ve oradan ayrılmıştım…
*
Kanal Maraş böyle kuruldu…
Ve şu an hedeflediği istikamete doğru halkın teveccühleri ile emin adımlarla yürüyor…
*
Aradan geçen 8 yıllık süre içinde Kahramanmaraş’ın büyük fabrikatörlerinden sadece biriyle ara ara oturup, hoş sohbet etme imkânım oldu…
Kızımın düğünü şereflendirdi…
Kanal Maraş’ın yeni yerinin açılışını da…
Babacan tavrını manevi anlamda hep hissettim…
Büyüklenme görmedim…
Bazen sitem ettiğim bile olmuştur…
O da abi kardeş ilişkisi içerisinde kalmıştır…
*
Neden böyle bodoslama konuya girdim…
Şunun için:
Dün bir mesaj aldım…
Aynen şöyle yazıyordu:
‘’12 Şubat Kurtuluş ilanı vermek istiyoruz. Lütfen………..mail adresine temsilci olduğunuz medya adını, İBAN bilgilerini ve web sayfası linkini mail atar mısınız? Yarın yayınlanmak üzere çalışma yapacağız.’’
*
Bende şöyle cevap yazdım:
İlanınızı kaç gün yayınlatmak istiyorsunuz? Bizden önce fiyat talebinde bulununuz. Geçen seferde aynısı oldu ve İBAN atmadım. Bir sefer Kanal Maraş’a saygı istiyoruz. Sizin sadaka verecek gibi davranışınızı tasvip etmiyoruz. Saygılar’’
*
Tabi hemen mesajı atan telefon ile aradı…
‘’Mustafa Bey toplu mesaj yolladık. Ondan böyle mesaj gitti.’’ Deyince…
*
Aynen şöyle cevap verdim:
Ben şimdi sizden kumaş alacak olsam, İBAN numaranızı verin, hesabınıza EFT yapacağım, diyebilir miyim? Kumaşınızın fiyatını ben belirleyebilir miyim?
*
Kusura bakmayın, haklısınız dedikten sonra…
Gayrı ihtiyari olarak ‘’ ister yayınlayın ister yayınlamayın’’ demesin mi?
Yayınlamıyorum kardeşim diyerek telefonu yüzüne kapattım…
Tekrar aradı… Yine aynı sözleri söyleyerek bir kez daha telefonu kapattım…
*
Şu bilinmelidir ki:
29 Ekim kutlaması içinde aynısı oldu. ‘’İBAN numaranıza 500 TL atacağız. Yerel basına artık böyle ara ara destek olacağız’’ denilmiş ve ben bir kuruş almadan ilanı yayınlayacağımı söyleyince, telefon üstüne telefon gelmiş ve 500 TL Kanal Maraş fatura kesmez demiştim. 3 gün ilanı yayınladım. Hatta ilanı kaldırttım. Tekrar arandım. ‘’2 gün daha ilanın yayında kalmasını ….. Bey’in ricası’’ iletilince tekrar yayına alınması talimatını verdim…
İlan 5 gün yayında kaldı…
Para aldım mı?
Hayır…
*
Bakın şu sözüme kulak verin…
Size nasıl sesleniyorum:
Siz ki, koskoca bir dev kuruluşsunuz…
Paralarınızın sayısını belki bilmiyorsunuz. (Oğlunuz, kızınız mirasçılarınız sevinsin…)
Basını emir eriniz olarak görüyor olabilirsiniz…
Ama sizin bu toplumda bir isminiz vardı…
Kanal Maraş’ın 29 Ekim Bayramındaki jestine, 12 Şubat Kutlama İlanı için bir telefon ile aranıp saygı gösterilmesi daha bir yakışık olurdu…
Ve aynı hata bir kez daha yapıldı…
*
Biz kimsenin emir eri veya sadakasına kalmış kişiler değiliz…
*
Hele hele sadaka verir gibi, basını dilenci gözüyle görmenize sebep olan bu sektörde bazıları olabilir…
Zaten yerel basın, o küçük beyinliler yüzünden bu hale gelmiştir…
Kendini acındıran, gidip para babalarından yalan söyleyerek para dilenen, yok icram var, yok hastam var, yok bilmem şuraya gideceğim diye el açan şahsiyetler yüzünden yerel basın, dilenci gözüyle görülüyor…
İşte bu yüzden ''Yerel Basının'' bir saygınlığı kalmamış…
*
Kendi haber sitesini büyütmekten ziyade…
Dernekti, cemiyetti…
Bunlardan güç devşirme yoluna gidiliyor…
Haber sitesinde, günlerce haber girilmeyen siteler bile mevcut…
*
Demem odur ki:
Bu şehrin onlarca Fabrikatörü var…
Para babaları…
Pardon, baronları var…
Yerel basını; hep işleri düştüğü zaman, hele hele bir açıkları ortaya çıktığı zaman, hatırlayan…
Ve o yerel basına; dilenciye verir gibi sadaka misali zarfın içine 300-500 koyup yollayan…
Alıştırmışlar…
*
Haklılar mı?
Sonuna kadar haklılar…
*
Çünkü 3 sene önce kategorilere ayrılıp 400-600-800 TL diye AK Parti tarafından fiyat biçildi mi?
Biçildi…
Ben hariç, hep bir ağızdan ‘’Padişahım çok yaşa’’ dendi mi?
Dendi…
Karşı çıkan, olmaz kardeşim diyen oldu mu?
Olmadı…
Şimdi de biri çıkmış atın ‘’İBAN NUMARANIZI’’ diyor…
‘’500 TL EFT yapacağız’’ diyor…
Ve bizim basın sessiz sedasız kabulleniyor…
*
Hani derler ya:
‘’Böyle başa böyle şimşir tarak…’’
Yerel basına böyle davranılması, bana göre onların değil, ben şu kadar yıllık gazeteciyim diyenlerin kabahati.
*
Son söz:
Ne oldu da, birden bire malum büyük fabrika sahibi abimiz, yerel basına ilan vermeyi aklına getirdi…
Önce 29 Ekim ve şimdi 12 Şubat…
Akıllarına gelmeyen yerel basın, birden akıllarına nasıl geldi…
Böyle ilan vermek zorunda kendilerini neden hissettiler?
Yoksa…
Olası bir genel seçimde kendilerinden birileri; Milletvekili veya Ticaret Odası Başkanlığına göz kırpıyor olabilir mi?
E burası Kahramanmaraş…
Olur olur bal gibi olur…
*
Müneccim değilim ama ilerde ne olacağını da az buçuk tahmin ediyorum…
Yerel basın ayağa kalk, kendini üç kuruşa küçültme, saygınlığını koru diyorum…
Korumazsanız siz bilirsiniz…
Bu gidişle nereye doğru gittiğinizi görmüyorsanız, ben ne diyeyim ki...
Nokta…
