Günlerce canlı yayınlarda dile getirdim...
Yapmayın, etmeyin, deprem geliyor, bu şehrin önceliği depremdir dedim...
*
Ancak kimseye dinletemedim...
*
Kafasını kuma gömenler...
Kulaklarını tıkayıp duymadım diyenler...
Hele hele Tevfik Kadıoğlu köprülü kavşak yapılmasını "90 günde bitirdik" diye 16 davulla açılış yapanlar...
Sosyal medyadan sözüm ona bazı kişilere şirin gözükmek adına paylaşımda bulunanlar...
*
Neredesiniz?
Hadi çıkın ortaya...
Azıcık ar damarınız varsa, Afad’ın 2020 yılında düzenlediği "Kahramanmaraş İl Afad Risk Azaltma Planı Raporu" hakkında cevap verirsiniz.
Tabi verebilirseniz?
*
Ne diyor Afad 2020 yılında düzenlediği raporun 43'üncü sayfasında:
"AFAD-RED analiz programı kullanılarak Kahramanmaraş İl merkezini etkileyebilecek, Gölbaşı-Türkoğlu sismik boşluğunda olması muhtemel en büyük deprem olarak öngörülen 7,5 büyüklüğünde deprem esas alınarak çalışma yapılmıştır.
Bu çalışma sonucunda "VI Güçlü" olarak adlandırılan ve yıkımın başladığı alanları içeren bölgeler öncelikli alan olarak seçilmiştir..."
Görüldüğü üzere;
1'inci sırada: Bahçelievler mahallesi ve yakın çevresindeki mahalleler (stadyum civarı, eski maraş)
2'inci sırada: Tekerek yolu güneyi, üniversite kavşağı civarı (sünbüllü ve ağcalı deresi çevresi)
3'üncü sırada: Doğukent yolu güneyi
4'üncü sırada: Pazarcık ve Narlı
*
Düşünebiliyor musunuz?
Afad 2020 yılı raporunda 7.5 şiddetine göre yıkılacak bölgeleri tek tek belirtirken...
6 şubat depremi, aynı gün içerisinde önce sabah 7.8 , 5 dakika sonrası 6.8 ve öğlen üzeri 7.6 şiddetinde depremler meydana geliyor...
Hem de 115 saniye gibi uzun süre sürüyor...
Buna 1999 yılından önce yapılmış binaları bir tarafa bırakın, 2018 şartnamesine göre yapılan binalar bile dayanması imkansız hala geliyor...
Şu an ayakta olan binaların tamamı, ya orta hasarlı ya da az hasarlı olarak kayıt altına alınıyor...
Yeni bir deprem yönetmeliği çıkarıldığında ki çıkarılacağını tahmin ediyorum, şu anki binalardan analiz ve raporları isteneceği unutulmamalıdır.
*
Şimdi soruyorum:
Nasıl ki Gayberli mahallesi Riskli alan ilan edilip binalar kamulaştırılıp millet bahçesi yapıldıysa...
Nasıl ki Tekke mahallesi kentsel dönüşüm adı altında kamulaştırılmaya çalışılıyorsa…
Afadın 2020 yılı raporunda belirtilen yerleşim alanları riskli alan ilan edilemez miydi?
Bu yerleşim alanlarında bulunan binalar boşaltılmaz mıydı?
*
Şimdi kime kızayım, kimden hesap sorayım?
Veya kimin yakasına yapışayım?
*
2020 yılı Afad raporu yazan, okuyan her ne kadar yetkili varsa çıkıp, neden halkı uyarmadıklarını açıklamalılar...
Açıklamalılar ki...
Kim suçlu, kim suçsuz ortaya çıkmalı...
Mesela gerçekleşen 6 Şubat tarihindeki 5 fayın kırılmasına neden olan asrın felaketi sayılan yüksek şiddetli depremler mi suçlu?
Yoksa Afad raporunu sümen altına atanlar mı?
*
Öyle vur abalıya misali 25-30 yıllık binaların; yok müteahhidi, yok fenni mesulleri, yok projeleri çizen mühendisleri halkın önüne atmak hele hele yapı denetim kontrolünde yapılan binaların bile bazılarının yıkıldığını görüp, sorumlu olarak binaları yapanları görmek, kendi kusurlarını kapatmaya çalışmaktır.
Demem odur ki:
Yüreğimde sevgili eşimi ve yakınlarımı kaybetmenin acısıyla, deprem geliyor dediğimiz halde kulaklarını kapatanlar, Afadın raporunda belirlediği bölgeleri imara açanlar, bu bölgeleri riskli alan ilan etmeyenler, halkı uyarmayanlar, binaların boşaltılması için gerekenleri yapmayanlar...
Unutmayın ki
Esas suçlu sizlersiniz...
Bu vebalin altında bu dünyada yaşarken belki hesap vermeyebilirsiniz...
Ya öbür dünyada?
İşte onu da sizler düşüneceksiniz.
