Kahramanmaraş merkezli depremlerde 11 ilde 50 binden fazla vatandaş hayatını kaybederken, 100 binden fazla kişi ise yaralı olarak kurtuldu.

Depremlerin büyük yıkım yarattığı kentlerde ise enkaz kaldırma işlemleri devam ediyor. Enkaz kaldırma işlemleri devam ederken kaldırılan molozların da şehirlerin içine, tarım alanlarına ve çadır/konteyner kentlerin çevrelerine atılmasına karşı bölgedeki vatandaşlardan da tepki geliyor.

Özellikle Hatay'da vatandaşlar günlerdir asbest tehlikesine dikkat çekerek molozların döküm işlemleri sırasında gerekli önlemlerin alınmasını ve enkazdan kaldırılan molozların yaşam alanlarıyla, tarım üretimi yapılan arazilerin dışına dökülmesini istiyor. 

LÖSEV BAŞKANI'NDAN KONUYLA İLGİLİ AÇIKLAMALAR

Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Üstün Ezer, Hatay’da herhangi bir koruma olmadan moloz taşınmasıyla ilgili “Bu demektir ki bir ay öncesinden başlayarak önümüzdeki 50 yıl içerisinde burada kanser patlayacak. Bir kanser fırtınası esiyor ve buna aldırış eden yok” dedi.

Dr. Üstün Ezer, Hatay Ortak Meselemiz (HOME) Konseyi çağrısıyla dün Antakya’da “Kültürel Mirasımız Koruyoruz” diyerek oluşturulan insan zinciri alanında konuştu.

ANKA'nın haberine göre LÖSEV Başkanı Ezer, afet bölgesindeki taşınan molozlardaki asbest tehlikesine karşı uyarı yaptığı konuşmasında şunları dile getirdi:

'BİR KANSER FIRTINASI ESİYOR'

“Antakya Antakyalılarındır, bunu kimse göz ardı etmesin ve başka plan ve programlar, projeler üzerinde ilerlenmesin. Biz 1936’da verdiğimiz kurtuluş mücadelesini bugün de veririz. Üzülerek gördüm ki burada lösemili çocuklarımız da var. Bütün kamyonları çekebilirsiniz üstleri moloz dolu ve onlar bizim tarihimiz, hayatımız. O molozların üstünü bir kapama, branda ile örtme zahmetine bile katlanmıyorlar. Bütün iş makineleri tozları kaldırarak çalışıyorlar ve döküm yerleri dere yatakları ve Asi’nin bütün kollarının içine dökülüyor molozlar. Bu demektir ki bir ay öncesinden başlayarak önümüzdeki 50 yıl içerisinde burada kanser patlayacak. Bir kanser fırtınası esiyor ve buna aldırış eden yok. Bütün yer altı sularına iniyor bu asbest."

"ASBEST EŞİTTİR KADİRNSER"

"Biz tıp fakültesine girdiğimizde bize ilk öğretilen şey asbest eşittir kanserdir. Bu kadar asbest yüküyle bu toplumu, toprakları kirletemezsiniz. Buradan elde edilen her şeyin, içilen suyun, solunan havanın içerisinde asbest olacaktır. Bu da eşittir ki önümüzdeki yıllarda bütün deprem bölgelerinde sonsuz artış göstererek bir kanser vakaları ile karşı karşıya kalacağız. Buna tedbir alınmasını istiyoruz, bu gördüğünüz çocuklarımızı daha fazla feda etmeyelim. Yeni çocukları kanser ve lösemi yapmayalım. Bu işe bir dur diyelim. Kanser hepimizin ortak meselesi, Hatay hepimizin acil ve ortak meselesi. Bu konuda sivil toplum kuruluşlarını, insanları Antakyalıları, çocukları yok sayamazsınız. Herkesi aklı selim içerisinde davranmaya davet ediyorum.”