(KANAL MARAŞ / MUSTAFA KILINÇ)

2014 yılında Rusya askerlerinin desteklediği etnik gruplar Ukrayna’yı işgal etmişti. Bu yıllarda otorite boşluğundan yararlanan çeteler, birer birer suikast yapmaya başladı. En son suikast ise Kahramanmaraşlı iş adamı 47 yaşındaki Hayrettin Gök’e yapıldı.

ÇETE VAR
Kanal Maraş Muhabirinin Ukrayna’da ki basın kuruluşlarından ve ölen Hayrettin Gök’ün eşi Aytekin Gök’ten aldığı bilgilere göre Azerbaycan, Özbekistan, Ahıska Türklerinden oluşan 17 kişilik bir çete ve içinde savcı, polis, çeşitli rütbelerde bulanan askerlerinde bulunduğu bir şebeke iş adamlarının hepsini öldürüyor.

HEPSİNE PARA TUZAĞI
Çetenin çalışma sistemi ise akıllara durgunluk veren cinsten. Türk iş adamları ile bir şekilde iletişime geçen çete üyeleri ilk önce güven sağlıyor. Daha sonra yüklü siparişler geçerek para kazanmasını sağlıyor. Bunun yanında Ukrayna’ya davet ederek güvenlerini pekiştiriyor. Hemen ardından yüklü siparişlere devam eden çete üyeleri, daha sonra bir nedenden ötürü ödeme yapmıyor. İş adamı ise güvenli bildiği Ukrayna’ya gittiği takdirde ise ya canından oluyor, ya malından.

BASINA YANSIYAN İŞ ADAMI LİSTESİ İSE ŞÖYLE
Mersin’de ilaç sektöründe çalışan Diyarbakırlı Rıza Yüce, daha önceden ilaç verdiği ve 150 bin TL alacağı olan firma ile görüşmek için 23 Temmuz’da Ukrayna’ya gitti. Kiev’e giden işadamı en son 26 Temmuz’da eşi Suna Yüce'yi telefonla arayarak, parayı almakta zorlandığını, araya bir kişinin girdiğini ve görüşmek için buluşacaklarını söyledi. Yüce tedirgin olduğunu, görüşeceği kişinin güven vermediğini anlattı. O günden sonra Yüce'den haber alınamadı. Konsolosluğun devreye girmesiyle yapılan araştırmada, kayıp işadamının görüştüğü kişinin gasp suçundan sabıkalı olduğu ortaya çıktı.

KREDİ KARTINDAN PARA ÇEKİLMİŞ
İşadamının kayıp olmasından 3 gün sonra kredi kartıyla alışveriş yapılmak istendiği ve hesabından 2 bin TL çekildiği belirlendi. Yüce ailesinin tedirgin bekleyişi acı haberle son buldu. Ukrayna’da Yüce’nin cansız bedenine ulaşıldı. İşadamının başına sert bir cisimle vurularak öldürüldüğü ve bir nehre atıldığı belirlendi. Olayla ilgili 5 kişinin gözaltına alındığı ve bir zanlının cinayeti itiraf ettiği öğrenildi.

FATİH AYDIN YAZDI
Ukrayna Gündeminden Fatih Aydın ise 30 Haziran 2017 tarihli köşe yazısında Süleyman Efendi Cemaati'nden Seyit Hoca’nın diri diri gömülerek öldürüldüğünü yazdı. Aydın’ın yazısında ise önemli notlar bulunuyor.

HAYRETTİN GÖK OLAYI 
16 Eylül  gecesi saat 04:30 civarında Ukrayna’da ki kaldığı evinde ölü bulanan Hayrettin Gök’ün ailesi cenazeyi, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesinin tahsis ettiği araç ile Gürcistan sınır kapısından alarak Kahramanmaraş’a getirdi. Tekstil işiyle uğraşan Gök bundan 14 yıl önce Azerbaycan’a giderek burada evlendi. Azeri Aytekin Gök ile evlenen Hayrettin Gök, önceki gün işlerinin bir kolunu da Ukrayna’ya taşımaya karar verdi. Ukrayna’ya gecen ve burada bir ev kiralayan Gök, 16 Eylül gecesi eşine 03:35 civarında eşine  Whatsapp mesajı attı. Oğlunun resmini isteyen Gök’ten daha sonra haber alınamadı. Bunun üzerine Aytekin Gök, Hayrettin Gök’ün arkadaşlarını arayarak, yardım istedi. 16 Eylül sabahı ise Ukrayna Emniyeti Hayrettin Gök’ün öldüğünü tespit etti. Yapılan otopside Gök’ün yabancı bir cismin fazla alınmasına bağlı kalp krizi geçirdiği belirlendi. Aile ise Hayrettin Gök’ün mafya tarafından öldürüldüğünü ve Ukrayna’ya bu şekilde iş yapmaya kim gelirse gelsin sonunun ölüm olduğunu söyledi. Aile katil zanlılarının bulunup adalete teslim edilmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım istiyor. 

Ukrayna’da ki otopsisinin para karşılığında değiştirilmesinin söz konusu olduğunun altını çizen Aytekin Gök şöyle konuştu: “Orada otopsi yaptırdık. Bu işin arkasındaki insanlara güvenmiyoruz. Otopsi raporlarını değiştirirler diye biz Türkiye’den de otopsi istiyoruz. Hayrettin çok sağlıklıydı, kalbinde bir sorun yoktu. Hangi ilaç olduğunu bilmiyoruz. Hangi ilaç olduğunu Türk yetkilileri yaptığı otopsi ile bulacak. Orada kamera görüntülerinden belirlenmiş kim oldukları. İki kişiyi tutuklamışlar ama o kişilerde Hayrettin’e yardım etmeye geldiklerini söylemiş. Yardım etmeye gelen insan saat 3-5 gibi orada ne arıyorlar. Yardıma öyle mi gelinir? Onunla konuştuğumda benim yanıma arkadaşlar gelecek dedi. Bunu yapanlarda benim kendi memleketlim. Azerbaycanlılar yapmışlar. Ben yardım istiyorum benim sesime ses versinler. Ölen Türk vatandaşıdır. Türk vatandaşı olduğu için ona yalnız bırakmasınlar”

O MELEK GİBİYDİ
Aytekin Gök eşinin melek gibi olduğunu kimseye bir kötülüğünün olmadığını 6 yaşındaki oğulları Yusuf’un babasız kaldığını belirterek şöyle konuştu: “Sayın Recep Tayyip Erdoğan, ‘Benim vatandaşım nerede olursa olsun onların ölüsüne de dirisine de sahip çıkılması gerek’ demişti. Eşim herkese yardım ederdi, kalbi temiz insandı. Kimseye kötülüğü yoktu. Onu Azerbaycan’da tanıyan  tanır, bile bilirdi. Ona göre de sesime ses versinler. Cumhurbaşkanımızı çok severdi. Onun canına kıyanların kimliği belli olsun. Bunu yapanlar para için yaptı. Üzerindeki paraları almışlar. Böyle yapılmamalıydı, canına kıyılmamalıydı. Otopsi doğru düzgün yapılsın. Azerbaycan’da hep diyorlar kı Türkler bize kardeşler, Türkler bize arkadaştır, bizim arkamızdır. Nasıl Türkler size arkadaş olsun arka olsun. Siz onları öldüreceksiniz, gidip bir Ermeni’yi öldürün, zehirleyin biz de diyelim ki siz öldürdüğünüz sağolun. Ermeni’yi öldürmüyorsunuz Türke gücünüz yetiyor. O Türk size ne yaptı? Sizin kızınıza 12 yıldan bu yana sahip çıktı. Onun Azerbaycan’da Yusuf adında 6 yaşında bir evladı var. O evlat bundan sonra babasını görmeyecek, hasret kalacak. Azerbaycan hükümeti bu işe el atsın. Bütün Azerbaycan’da ki yetkililer bu işle uğraşsın. Ben gazeteci olarak, bu işi takip edip bırakmayacağım”