Kahramanmaraş merkezli şiddetli depremlerden etkilenen 11 ilden biri olan Diyarbakır'da, yüksek katlı apartmanlarda oturmak istemeyen depremzedelerin müstakil ve dubleks ev yapabilmek için kentin dışındaki arazilerle ilgili arayış içine girmesi fırsatçıların iştahını kabarttı.
Arsa spekülatörleri, bu durumdan faydalanmak için kırsal mahallerde tarım arazisi, sulu arazi olan, tarım ve hayvancılık dışında hiçbir şekilde kullanılmayacak tapulu arazileri, ‘imara açılacak’ diyerek vatandaşlara pazarlandığı ileri sürüldü.
Söz konusu iddialara ilişkin konuşan Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, 2017 yılında bakanlar kurulunun aldığı bir karar olduğunu hatırlatarak, bu karara istinaden tarım arazileri hiçbir şekilde imara açılamayacağını söyledi.

“100 yıl sonra da imara girmesi mümkün değil”

Tarım arazileri, tarımsal ve bitkisel üretim dışında hiçbir amaç doğrultusunda kullanılamayacağını belirten İskenderoğlu, “Ki doğrusu da dediğim gibidir. Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra Diyarbakır’da bazı şahıslar ellerindeki tapu ile vatandaşı kandırıyor. Esen, Güzelköy, Yaytaş ve Başil Mahallesi gibi mahallelerimizin kırsal kesimlerinde 100 yıl sonra da imara girmesi mümkün değil. Bunlar vatandaşı mağdur edip kandırıyor. Depremin boyutunu görüp korkan vatandaşın niyetini suiistimal ediyorlar. Arazi sahipleri ‘buralar imara açılacak’, ‘Dicle Nehri’ne manzaralı’ bu çekici sözler adı altında vatandaşı kandırıyor. Dolayısıyla bu vatandaş mağdur oluyor” diye konuştu.

arazi-2

“Dönümü 20 ile 40 bin lira arasında, dolandırıcılar vatandaşa dönümü 350-500 bin liraya kadar satıyor”

“2007 yılından kalma tapular var. Şu anda bu tapular, 2 ve 3’üncü el insanlarda” diyen İskenderoğlu, şöyle konuştu:
“Onların da dönümü 20 ile 40 bin lira arasında. Fakat dolandırıcılar vatandaşa dönümünü 350 bin liradan 500 bin liraya kadar satıyor. Bu konuda Yenişehir Belediyesi kesinlikle tarım arazilerinin imara açılmasına izin vermiyor. Yapılan yeni yapılar da yıkılıyor. Doğrusu da budur. Tarım arazileri bizden sonraki nesillere kalabilecek mülkiyetlerdir. Buralara villa ve konut yapılmasına karşıyız. Buralar ülkemizin verimli tarım arazileridir.”

arazi3

“Bahse konu geçen köylerde arazilerin imara açılması hiçbir şekilde söz konusu değil”

Bu arazilerin o şekilde kalmasını istediklerini belirten İskenderoğlu, “Bahse konu olan yerler DSİ 10. Bölge Müdürlüğünün sulama sahasının içerisinde olan bir yerdir. Buranın imara açılması söz konusu dahi olamaz, teklif de edilemez. Diyarbakır’daki vatandaşlarımızı uyarmak istiyorum. Kesinlikle bahse konu geçen köylerde arazilerin imara açılması hiçbir şekilde söz konusu değil” şeklinde konuştu.

“Diyarbakır’daki tarım arazilerinde imarın açılması mümkün değil”

Bahsi geçen arazilerde içme suyu, yol, elektrik ve altyapı olmadığını aktaran İskenderoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bunların olması da mümkün değil. Çünkü belediye müsaade etmiyor. Özellikle muhtarlarımıza bu tarz duyumlar gidiyor. Çoğu da şöyle; vatandaşı tapu sahipleri kandırıp diyor ki, ‘biz burayı satıyoruz ama kimsenin haberi olmasın fiyat daha da yükselecek’ diye kimseye söylemiyorlar. Bu durumda ne muhtarın haberi oluyor ne orada yaşayan vatandaşın. Bu konu Diyarbakır’ın tamamı için geçerlidir. Aynı durum Yenişehir, Bağlar, Kayapınar ve Sur ilçeleri için geçerlidir. Yani Diyarbakır’daki tarım arazilerinde imarın açılması mümkün değil.”

“Bir arazi alınmadan önce araştırılmadır”

Eser Mahallesi Muhtarı Galip Eser, depremden sonra 20 bin liralık arazi 500 bin liraya çıktığını belirterek, bakanlığın bu duruma şer koyduğunu dile getirdi.

Bu arazilerin sulu tarla olduğunu ve imara açılamayacağını söyleyen Eser, “Sadece tarım yapılır. Herhangi bir villa veya konut buralara yapılamaz. Kesinlikle buralara ev yapılması yasaktır. Benim baktığım mahallede ‘arazi villa yapına uygundur’ diyerekten araziyi satmak için milleti kandırıyorlar. Halkımız da bu konuyu araştırmıyor. Kendilerine diyoruz ki, gidin Tarım İl Müdürlüğü’nde arazinin ne amaçlı olduğunu araştırın. Bir arazi alınmadan önce araştırılmadır. Yapıya uygunsa eğer eyvallah. Bu durumda gelen girişimler oluyor. Bu konuda kendilerini tarım il müdürlüğüne gönderip gerçeği gördükten sonra geri çekiliyorlar” ifadelerinde bulundu.

(Kaynak:iHA)