Kahramanmaraş'ta asarın felaketi depreminin ardından 11 ay geçmesine rağmen sorunlar bir türlü giderilemiyor. 

CHP İl Başkanı Ünal Ateş Hasarsız, güçlendirilebilecek binaların yıkılmadan önce sağlıklı bir karar mekanizması ile değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Başkan Ateş Türkiye'de bilim insanları ve mühendislerin bu tür konularda gelişmiş bir tespit mekanizması olduğunu ifade ederek, hasarlı binaların tespiti konusunda zorluk yaşanmaması gerektiğini söyledi.

Depremde hayatını kaybeden insan sayısı için Cenaze defninin yapıldığı mezar sayısının şeffaf bir şekilde açıklanması gerektiğini söyledi ve bu konuda Büyükşehir Belediyesi'ni sorumluluk almaya çağırdı.

Bu sürecin tamamında Büyükşehir Belediyesi'nin aldığı kararsız tutum ve açıklamaların kenti olumsuz etkilediğini söyleyen Başkan Ateş vatandaşların bu belirsizlik nedeniyle mağdur olduğunu ifade etti.

CHP İl Başkanı Ünal Ateş orta hasarlı bina mağdurları platformu toplantısında yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı, 
“Orta hasarlı binalarla ilgili şunu söyledim dedim ki; Bakın Biz arkadaşlarımızla görüşüyoruz, hiç kimse hasarlı Bir binada oturmak istemiyor eğer o binalar gerçekten hasarlı ise vatandaş diyor ki ‘ilk Kazmayı alırız, ilk Balyoz alırız, o binaya ilk Biz vururuz onu yıkmak için’ Ama insanların 50 yıllık, 60 yıllık, 40 yıllık, 30 yıllık birikimleriyle aldıkları bir ev gerçekten hasarsızsa da bunu göz göre göre yıkmayın, yıkıma mahkûm etmeyin.

Bununla ilgili sağlıklı bir karar mekanizmasını işletin.

Yani bu ülkede ilim insanları var bilim insanları var Mühendisler var Ben bu çok zor bir şey değil artık bu ülkede bir binanın hasarlı mı, hasarsız mı olduğunun tespiti o kadar da zor bir şey değil.

Bu tespit edilsin eğer o bina gerçek anlamda güçlendirilebilecekse bu güçlendirilsin Ama yok güçlendirme ile dahi o bina gelecekte risk teşkil ediyorsa bunu halka en uygun bir şekilde insanları anlatalım ve biz o binaların yıkımını gerçekleştirelim.

Depremin ilk dönemlerinde, ilk aylarda o işin sıcaklığı ile özellikle şehir dışından gelen teknik Bir takım insanlar binaların içine girmeden o riski almak istemediler niye depremden sonra ilk tutuklanıp hapse atılanların hepsi Müteahhitler ve Mühendisler oldu.

Şimdi müteahhitler ve Mühendisler bunu görünce kardeşim bana ne ben yazarım orta hasarlığı Ben yazarım ağır hasarlı diye yükü üzerinden attılar Ondan sonraki süreçte de insanlar Bir cenazelerini çıkarma derdindeydi, 2 yaralı insanların tedavisinin peşindeydi, 3 barınma problemi yaşıyordu, 4 gıda ile ilgili sıkıntısı vardı temiz suya ulaşmak ile ilgili sıkıntısı vardı bütün bunlarla uğraşırken o süreç hızlı bir şekilde geldi ve geçti.

İşte o süreçte doğru değerlendirme yapılamadığı için bugün orta hasarlık bina mağdurları diye bir platform var arkadaşlar,  eğer o süreçte bu yapılması gereken işler dürüstçe ve doğru düzgün Ehil Liyakat sahibi insanlar tarafından yapmasaydı Bugün sizlerle burada bu toplantıyı yapıyor olmayacaktık.

Şimdi binalarla ilgili gittiğim yerlerde gördüğüm bir şey olursa lütfen bunu açık yüreklilikle söylüyorum.

Diyorum ki ‘Sizin binanız hiç boşuna mücadele etmeyin Ben olsam ailemi getirip burada tutmam Yani siz de oturtmayın diyorum’ ama şimdi bu kadar teknik mühendis arkadaşlarımızın hazırladığı raporu gördükten sonra eğer burayla ilgili hala insanların kafasında soru işareti varsa bence orada oturan İnsanlar kendi mesleki tecrübelerini bir sorgulasınlar.

Yani bir mühendis bir başka mühendisin verdiği rapora inanmayacaksa neye inanacak?

Orada oturan karar verici merceğine oturan müdürler teknik insanların yazdıkları ve bilim dahilinde hazırladıkları raporlara inanmayacaklarsa neye inanacaklar?

Ya da Mahkeme karar verecekse neye göre karar verecek?

O çekiçle muayene yapan arkadaşlar işte bizim hep itiraz ettiğimiz yer.

Yani bizim konumuz Kahramanmaraş'ta her zaman siyasetin üstünde bir konu ilk başta da ifade ettim şimdi ifade ediyorum.

Bizim derdimiz memleketimiz ve memleketimizin insanları Liyakat sahibi insanlar önemli mevki ve makamlarda oturmadıkları için belki de biz bugün bu sıkıntıları yaşıyoruz.

Gerçek anlamda Liyakat sahibi insanlar olsaydı bu sıkıntı olmazdı bu bir ikincisi Evet depremde çok canımız yandı umutlarımız gitti, hayallerimiz gitti, geleceğimiz gitti. Keşke bu umutlarımızı ve geleceğimizi yok edenlerin sadece Müteahhitler ve Mühendisler olduğu düşünülmeseydi.

Örneğin bir tarım arazisine o binaya yapılırken Şimdiki gibi zemin etüt gerçekten istenseydi keşke 4 kat bina izni verilecek yere 16 katlı bina izni verilmeseydi.
Arkadaşlar eğer biz geçmişteki hatalarımıza bakmazsak gelecekte ders almayız bakın Japonya'da da Bizimki benzeri bir deprem yaşandı orada 130 kişi öldü diye orada ortalık ayağa kalktı, 130 kişi öldü diye ortalık ayağa kalktı.

Tek bir şey söyleyeyim Büyükşehir Belediyesi'nin mezarlık yetkilileri çıksınlar namusları, şerefleri üzerine yemin edip açıklasınlar Maraş'ta kaç tane mezar olduğunu. Kaç tane mezar olduğunu depremden sonra ne kadar cenaze defninin yapıldığını çıksınlar açıklasınlar.

Çok can gitti çok, gerçekten çok can gitti de Bundan sonrasına bakmak lazım.

Bir bizim ayağa kalkmamız lazım, bizim bir an önce toparlanmamız lazım, bizim bu tür işlerle uğraşmamamız lazım.

Sizlerin gündemin de bu tür işlerin olmaması lazım.

Devlet ve devletin yetkilileri sizi bunlarla uğraştırmaması lazım, sizin gündeminizde esnaf nasıl ayağa kalkacaksa onu düşünmesi lazım, işsiz nasıl iş bulacaksa onu düşünmesi, evimize ekmeği nasıl götüreceksek bunu düşünmemiz ve yeni Maraş'ı nasıl kuracağız bunu düşünmemiz lazım.

Orta hasarlı diye bir bina varsa bununla ilgili ilgili üniversiteden, ilgili teknik hocadan raporu istersin gelen rapora göre Yok kardeşim Evet bu bina gerçekten hasarlı boşaltın yıkıyorum dersin ve yıkarsın kişiler de mağdur etmeden yıkarsın.

Ama binada hasarsız rapora geldiyse bunu uzatmazsın artık yani bunu inada bindirmezsin. Yok kardeşim benim dediğimi İlla doğru demezsin.

Evet rapor geldi arkadaşlar binada hasar yokmuş buyurun geçin elektriğinizi açıyoruz doğalgazınızı açıyoruz, suyunuzu veriyoruz evinize normal yaşantınıza dönün dersin.

Tam bir yıl oldu ya 11 ayı geçtik 12 aya gireceğiz 1 yıl oldu hala sürüncemede yerler var.

Uygunsuz alan neye göre uygunsuz alan, kime göre uygunsuz alan.

Bir hikâye tutturdular bakın şöyle başladı; Uygunsuz alanlarda kesinlikle imara izin vermeyeceğiz her yeri park bahçe yapacağız. 13 gün sonra ikinci bir açıklama geldi 13 gün sonra hemen ya uygunsuz alanların bazı yerlerinde imar yüzünden izin verebileceğiz belli bir seviyesi belirleyeceğiz o kadı aşmamak suretiyle izin vereceğiz. Bir ay sonra bir açıklama daha geldi Uygunsuz alan diye bir şeyin olup olmadığına henüz karar veremedik.

Bu üç açıklamanın üçü de bu kenti yöneten Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör’e ait.

Üçü de bir ay içerisinde Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör tarafından yapılan açıklama arkadaşlar.

Çevre Şehircilik Bakanı geldi orta hasarlı binaları kesinlikle yıkayacağız dedi, millet bir ayağa kalktı 4 saat sonra ikinci bir açıklama geldi ‘ya bu benim kendi fikrim ben devletin görüşünü söylemedim’ ya sen devletin bakanısın senin söylediğin görüş devleti bağlar sıradan bir vatandaş değilsin ki.

Bu kararsızlıklar zaten bizi mahvetti.

Bize Liyakat sahibi memleketini seven dürüst insanlar lazım.

Yani sadece Maraş için çalışacak insanlar lazım.

Benim en çok üzüldüğüm içimi kanatan şey hala daha orada enkazlar da cenazeler varken o enkazların kaldırılması ile yapılan ihalelerde bile benim adamım, senin adamın, şuna vereceğiz, buna vereceğiz işini yaptılar ya işte ben o an bütün bu insanlara olan inancımın hepsini o an kaybettim.

Benim için o an hepsi bitti o enkazların altında hala cenaze vardı ve sen sadece oradaki demiri ve hurdayı nasıl alırım diye düşündün.

Bu kentin esnafı bitti, bu kentin Çarşısı bitti yok yani.

Bugün binevlerdeydim bir bilgisayar kablosu lazım ya nereden alacağımı düşünüyorum taşınıyorum yok buralarda yani bildiğimiz bütün aşağıdaki esnafın hepsinin işleri yıkılmış vaziyette.

Esnafımızı ayağa kaldırmamız lazım, bizim bir an önce insanlarımızın kafasında soru işareti olmadan evlerinde oturtmalarını sağlamamız lazım.

Bizim bir an önce sizlerin bu tür sorunlarla değil artık gelecekle ilgili plan yapmakla ilgili kafanızın meşgul olması lazım.

Bunun için emek sarf etmeye çalışıyoruz bunun için mesai harcamaya çalışıyoruz Bununla ilgili bizim üzerimize ne düşerse Bundan sonraki süreçte sizlerle beraber bu mücadeleye devam edeceğiz” dedi.

Editör: Sevilay Ersavaş