Mahir Ünal’ın yaklaşımını küstahça vatandaş ile alay etmek olarak ifade eden Kavak şunları söyledi.

“14 yaşına kadar çiftçilik yapmış bir siyasetçinin kendi seçmenine gösterdiği ciddiyetsiz tavrı aslında, ülkenin neden bu noktaya geldiğinin en net kanıtıdır. Gariban köylünün elinde kalan son telefonu ile bile dalga geçecek kadar küçülmüş ve ülkenin gerçeklerinden kopuk bir siyaset resmidir bu. “

Öte yandan cep telefonu gibi temel bir ihtiyaç üzerinden kıyaslamanın insanı anlamadan yoksun bir bakış olduğunu ifade eden Sadullah Kavak, kendilerine harcarken, “İtibardan tasarruf olmaz zihniyeti ile hareket eden bir siyasi topluluğun üyesinden ancak bu beklenirdi” dedi. Kavak, Mahir Ünal’ın ülkenin gerçekliklerinin farkında olmadığı bir zihinsel duyarsızlık geçirdiğini söyleyerek şunları söyledi.

“Vekilimiz anlaşılan siyasete girdikten sonra gerçeklikten o kadar uzaklaşmış ki ne çiftçinin durumunu ne de diğer vatandaşların geçim sıkıntısını idrak edemiyor. Hayatımızın en temel tüketim aracını, lüks tüketim malzemesi sanıyor. 2014 Eylül ayı ile 2018 Mayıs ayı arasında dolar 2 kat değerlenmiş, vatandaşın cebindeki para pula dönmüş, 4 sene önce dolar kuru düşük iken taksitle alınan bir telefon nedeniyle imalı bir yorum yapılıyor. Milyonluk makam aracına binenler, taksitle alınmış telefon nedeniyle vatandaşı eleştiriyor. Eleştirdiği kişinin vergileriyle aldığı maaşla sayın vekil o dönemde 6 adet İphone 6 alabiliyor, her türlü imkan ve imtiyazdan faydalanabiliyor. Vekilin görevi halka ergen genç gibi azarlanmak değil, eleştirileri dinlemek, nezaketle cevap vermektir. Hele ki iktidar partisi vekili isen, sorunları dinlemek ve çözmek sana düşer.

Ne demişti AK Partili bir büyüğümüz, “Bizim bugün en büyük sıkıntımız maalesef dünün mağdurlarının bugün mağrur olmasıdır. Dünün fakirlerinin bugün zenginlikten gözlerinin kamaşmasıdır. Ve bugünkü yaşantı içerisinde ne varsa kaybetmiş olmalarıdır. Dünün mücahitlerinin daha sonra müteahhit, daha sonra müşahit olduğu bir noktadayız. Burada kalsalar bile iyi. Ona bile şükredeceğiz. Dünya için her şeylerini feda etmiş bir kalabalık topluluk var karşımızda.”

Kavak gelinen bu noktada ülkenin ve memleketin aş, iş ve diğer sosyal sorunlarına çözüm bulunması gerektiğini aksi halde milletçe ağır bir bedel ödemek üzere olduğumuz ifade etti.