Osman İncecik kaleme aldığı yazısında şu ifadelere yer verdi,

"Tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs Türkiye’de ilk olarak 11 Mart'ta görüldü.

12 Mart'ta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan toplantıda;

İlk ve orta okullar ile liselerin, 16 Mart itibarıyla iki hafta tatil edilmesi, Üniversitelerin ise 16 Mart tarihinden itibaren 3 hafta süreyle tatil edilmesine karar verildi.

Sonraki süreçte yetkililerimiz herkesin evlerinde kalması, zorunlu olmadıkça dışarıya çıkılmaması üzerinde ısrarla durdular.

Halkımız da yapılan çağrılara kulak verdi ve 2 ay evlerinde kendilerini karantinaya aldılar.

Gel gelelim şimdi asıl konumuza;

Ülkemizin geleceği olan binlerce öğrencimiz eğitimlerine uzaktan eğitim sistemi üzerinden devam ettiler.

Tabi ne kadar devam edebildilerse!..

Bazısının evinde internet yoktu, bazısının ise o interneti kullanacak, ders çalışabilecek ortamı.

Neyse acı zulüm Eğitim- Öğretimin 2. Dönemi uzaktan eğitim sistemiyle bitti.

11 Mayıs itibariyle devletimiz birinci normalleşme sürecine,

27 Mayıs itibariyle ise ikinci normalleşme sürecine

ve 1 Haziran itibariyle yeni kontrollü normalleşme sürecine girdik.

Yeni kontrollü normalleşme süreciyle birlikte

Şehirler arası seyahat, kafelerin, lokantaların açılması, düğün, nişan, toplantı derken tüm yasaklar kaldırıldı.

Peki her şey normalleşmişken (!) hala okullar neden kapalı?

Düğünlerde, nişanlarda, toplantılarda el ele kol kola girip halay çekerken, sabahtan akşama kadar binlerce insanın girip çıktığı kafelerden, tatil ve eğlence mekanlarından, cemaatle namaz kılınan camilerden korona bulaşmaz ama okullardan korona bulaşır öyle mi?

Diğer bir konu; Zaten öğrenciler sokakta, kafede, eğlence mekanlarında sabahtan akşama kadar cirit atıyorlar.

Herkes normal gündelik yaşantısına dönmüş durumda.

Hal böyleyken okulların açılmamasının hiçbir mantığı yoktur.

Bir an önce gerekli önlemler alınarak okulların açılması ve tüm insanlığı etkisi altına alan bu belanın, ülkemizin ve tüm insanlığın üzerinden bir an önce gitmesini umut ve temenni ediyorum.

Allah vatanımızı, devletimizi, milletimizi her türlü beladan korusun...

Tekrar eski günlerdeki gibi bir arada olmak umuduyla, selam ve dua ile…"