K.Ç., bir süre arkadaşlık yaptığı O.Ş.'den hamile kaldı. Kilolu olduğu için hamileliğini ailesinden gizleyen K.Ç., geçen Ekim ayında karın ağrısı şikayeti nedeniyle annesiyle birlikte Eskişehir'deki özel bir hastaneye gitti. K.Ç., hastanede doğum sancılarının artması üzerine tuvalete girerek, burada kendi başına erkek bebek dünyaya getirdi. Bebeği, tuvaletteki çöp kovasının içine atan K.Ç.'yi hastane görevlileri tuvalette yarı baygın halde buldu. Görevliler, ağlama sesi üzerine çöp kutusundaki bebeği de görüp doktorları çağırdı. Bebek ve anne, hastanede tedaviye alındı. K.Ç., tedavi ardından taburcu edilirken, bebek de Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne bağlı Çocuk Yuvası'na verildi.

Anne K.Ç. hakkında dünyaya getirdiği bebeğini çöp kutusuna atarak ölüme terk etmek suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle Eskişehir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Tutuksuz yargılanan K.Ç. son kez mahkeme heyeti karşısına çıktı. K.Ç. duruşmada, şöyle dedi:

"Hiç kimse hamile olduğumu bilmiyordu. Annem ile birlikte karın ağrısı şikayeti nedeniyle özel bir hastaneye gittik. Doktoru beklerken sancılarım arttı. Anemin yanından ayrılıp tuvalete girdim. İçeride doğum yaptım. Çok korkmuş ve paniğe kapılmıştım. Bebeği çöp kutusuna bıraktım. Korkumdan ne yaptığımı bilmiyordum."

Eskişehir 3'üncü Ağır Ceza mahkeme heyeti K.Ç.'yi, çocuğunu terk etmek suçundan verdiği 6 ay hapis cezasını 2 bin TL para cezasına çevirdi.