Kahramanmaraş İl Müftülüğü tarafından 8 Mart Dünya kadınlar günü dolayısıyla “Mülteci kadınlar” konulu panel gerçekleştirildi. Panele Anakara Diyanet İşleri başkanlığından daire başkanı haydar Bekiroğlu panelist olarak katıldı.
Necip Fazıl Kültür Merkezinde bayanların katılımıyla yapılan panele ilgi büyük oldu. Kuran Kursu öğreticisi Nurhayat Hacıbebekoğlu’nun sunumuyla başlayan program İstiklal marşı, saygı duruşu ardından Ulu Camii İmam Hatibi Fatih Çetinkurt’un okuduğu kuran tilaveti dinleyenleri mest etti.
Daha sonra Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) temsilcisi Sosyal çalışmacı Asiye Bekârcı Şen, Suriye iç savaşı sonrasında ülkemizin tarihi süreçte yaşadığı en büyük göç olaylarından birine şahit olduklarını ve bu durumda en çok kadınların ve çocukların etkilendiği söyledi. 4. Yılına girilen iç savaşta 10 İlde 16 çadır kentteki kadınlar için aile eğitim programlarının yanında sosyal içerikli kursların verildiğini sunum eşliğinde anlattı.
ProgramaDiyanet İşleri Başkanlığı adına katılan Daire Başkanı Haydar Bekiroğlu, “Şimdi Ensar Olma Zamanı” başlıklı etkili bir konuşmayaptı. Bekiroğlu Suriyeli mültecilerinin durumunun kendilerine “Ensar” ve “Muhacir” kavramlarını yeniden düşünmeyi hatırlattığın altını Daire Başkanı Haydar Bekiroğlu konuşmasında şöyle dedi:
“Ensar, yardımcı olan kişi demektir. Ensar, kucak aşan kişi demektir. Ensar, kalbini ve gönlünü açan kişi demektir. Ensar, dert ortağı, gönül yoldaşı demektir. Hz Efendimizde bir muhacirdi. Ona ensar olan kişi Türkiye’mizin topraklarında medfundur. İstanbul da kabri bulunan Hz. Ebu Eyüp el-Ensari bugün manevi varlığıyla bizlerin misafiridir. O, evinde sevgili Peygamberimiziailesiyle birlikte misafir kabul etmişti.
Hz. Peygamberi misafir etmek onun için büyük bir onurdu, muhacirleri konuk etmek bizim için onur sebebi sayılmalıdır. Ebu Eyyub, konukseverliğiyle “Ensari” oldu, Yardımsever Ensar’ı temsil eden Ebu Eyyub’a milletimiz de gönlünü açtı ve “Eyüp Sultan” dedi. Bu gün bizim hemen yanıbaşımızda komşu topraklardan Suriye ve Irak’tan Ülkemize gelen misafirleride biz,Eyüp Sultan’ın gönlüyle ve misafirperverliğiyle karşılamakla imtihan ediliyoruz. Bu imtihanı başarı ve muvaffakiyetle başarabilmek milletçe hepimizin sürur kaynağı olacaktır.”
Daire başkanı Haydar Bekiroğlu, konuşmasında sığınmacılarla kardeşlik ahlakı içerisinde yaşanan birlikte yaşama örneklerinden rahatsız olanların da olduğunu anlattı. Sahabe döneminde de Ensar ve Muhacir kardeşliğinden rahatsızlık duyanların bulunduğunu ifade etti.
“Muhacirler Medine ye geldikleri zaman elbette onların Medine de bulunmasından rahatsız olanların bulunduğu gibi bu gün ülkemize gelen mültecilerden de rahatsızlık duyanlar var. Medine’de nifak tohumu saçmak isteyenler muhacir ve ensar arasında ırk, mekân, maddi imkânlar, soy ve benzeri farklılıkları ön plana çıkararak kavgalar, çatışmalar üretmek istediler.Ancak Hz. Peygamberin de müdahaleleri ve başarılı örnekliğiyle muhacir ve ensar tarihe ışık tutacak bir şekilde birlikte yaşama ahlakını bizlere gösterdiler.
Bizler de bugün, ülkemize misafir olan muhacirlerle aramızda nifak, çatışma, ayrışma üretmek isteyenlerin bu amaçlarını gerçekleştirmelerine fırsat vermemeli, muhacirlerle kardeşlik ahlakı içerisinde paylaşabileceğimizi insanlığa örnek olarak sunmalıyız. Bu, insani, dini, vicdani görevimizdir. Kıymetli misafirler Peygamber efendimiz (s.a.v) bizlere ensar ile ilgili yani muhacirlere yardımcı olan insanlarla ilgili çok kıymetli sözler kullandı. O Medine de muhacirlere yardım eden insanlara dönerek, “Siz benim en sevdiğim insanlarsınız”, “Ensar, ahirette cennetteki Kevser havuzunun başında benimle buluşacaktır”, “Allah’a ve ahiret gününe iman eden kişi Ensar’a kin tutamaz” buyurmuşlar.
Bu gün ensar olmak, yurtlarından ayrılmak durumunda kalmış annelerin babaların çocukların geleceklerinden duydukları endişeye ortak olmak, muhacirlerin hamisi ve dostu olmak, şen şakrak düşler bile kuramayan muhacir çocukların kömür gözlerindeki ışıltıyı canlı tutmak için yanmak ve tutuşmaktır. Kendi ihtiyacınız olsa bile şefkatinize sığınan yurtsuz yuvasız muhacirleri kendimize tercih ederek, Kerim Kitabımızın ifadesiyle Allahın razı olduğu kullar arasına girmek için çabalamaktır.”
Suriyeli misafir Mune Şiveki konuşmasında savaşın ve bombaların altından kaçarak geldiklerini, kendilerine kapıları açan Cumhurbaşkanı ve Başbakana şükran borçlu olduklarını söyledi. Salondaki ilgi ve samimiyet nedeniyle duygulu anlar yaşayan Şiveki, konuşmasını tamamlamakta güçlük çekti ve “Allah, Türkiye Cumhuriyeti Devletinden razı olsun” ifadesiyle konuşmasını tamamladı.
Paneli yöneten Kahramanmaraş İl Müftüsü Muhammed Gevher de burada yaptığı konuşmada, kadına yönelik şiddete meyilli insanların toplum tarafından Emniyet birimlerine bildirilmesini istedi, duyarlı olunmasının altını çizdi. Müftü Gevher şöyle dedi:
“Şu ana kadar hunharca katledilen, hükmen şehit sayılan hanımlara Allahtan rahmet diliyoruz. Bu tip olayların Ülkemizde, dünya da, İslam âleminde bir daha yaşanmaması için her kesimden yardım diliyorum. Dünya kadınlar gününün ihya edilmesi açısından fevkalade önemli bir yer tutmaktadır. Burada bu olayların tekerrür etmemesi için çok duyarlı olmamız lazımdır. İslam, kadınları insanlara Allahın bir emaneti olarak vermiştir. Bu, altı çizilmesi gereken bir durumdur. Kadına yönelik şiddete eğimli, etrafımızda bu tip insanların var ise bu tip insanları devletimizin ilgili kurumlarına mutlaka bildirmeliyiz. Günümüzde kadına yönelik yapılan vahşet, cahiliye dönemini dahi aşmıştır. Bu tür programların şiddet ve nefrete karşı halkımızın duyarlılığını geliştirmesini umuyorum.”
Program İl Müftüsü Muhammed Gevherin duası ardından sürpriz olarak çadır kentte Kuran eğitimi alan Suriyeli çocuk Yahya Musa’nın okuduğu güzel Kuran tilaveti oldu. Programa, Kahramanmaraş Vali Yardımcısı Ferhat Kurtoğlu, Aile ve Sosyal politikalar il Müdürü Mehmet Sertpolat, İl Müftü yardımcısı Davut Polat, Türkoğlu İlçe Müftüsü Abdussamed Pat, İl Müftülüğü şube Müdürü İlyas Hannep, Din Hizmetleri Uzmanı Ayşe Mernuş Tepebaşı katıldı.
