AK Parti Tanıtım ve Medyadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, Kahramanmaraş Onikişubat seçim merkezinde gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Bir basın mensubunun “iktidara geldiğinizde sınırlardaki terör temizleme operasyonuna devam edecek misiniz ve  HDP’nin 24 Haziran’daki seçimlerde konumunun ne olacağına ilişkin düşüncelerin sorulması üzerine Mahir Ünal, şunları kaydetti: “Terörü kaynağında kurutmak için çok çetin bir mücadele veriyoruz. Terörün kaynağı nereyse oraya gidiyoruz. Irak’sa Irak, Suriye ise Suriye. Gidip kaynağında kurutuyoruz. Hamd olsun hem Fırat Kalkanı ile hem de Zeytin Dalı ile terörün kaynağını kaynağında vurarak kuruttuk. Şimdi biliyorsunuz Kuzey Irak’ta çok yoğun bir  sınır ötesi operasyonumuz devam ediyor. 4 Haziranda Dış İşleri Bakanımız sayın Mevlüt Çavuşoğlu  Amerika Dış İşeri Bakanı Pompeo ile  görüşme gerçekleştirecek. Hangi konuda? Münbiç konusunda. Münbic’in de teröristlerden temizlenmesi konusunda” dedi.

HDP Eş Başkanı terör sevicilikle nitelendiren Mahir Ünal, demokratik siyaset söyleminin sahte olduğunun altını çizdi. Mahir Ünal “Demirtaş  şimdi çıkmış diyor ki “demokratik siyaseti egemen kılmak için  mücadele vereceğiz” Haydi ya! Biz sana, silahla arana mesafe koy derken, biz sana demokratik siyaset ile silah bir arada olmaz derken, biz sana PKK terör örgütünden uzak dur derken , biz sana iradene sahip çık, millerin sana  emanet ettiği iradeye sahip çık, bu iradeyi PKK’ya peşkeş çekme, bu iradeyi Kandil’e peşkeş çekme derken sen ne yapıyordun? Kandil savunuculuğu, PKK savunuculuğu, şiddet ve silah savunuculuğu yapıyordun. Şimdi demokratik siyasetten bahsediyor. Biliyorsunuz bunu cici çocuk haline getirdiler bir dönem. Hani buna saz çaldırdılar; ne kadar demokrat, ne kadar özgürlükçü… Allah aşkına burada bir çoğunuz biliyorsunuzdur. Van’da, Şırnak’ta, Diyarbakır’da, İdil’de, Nusaybin’de, Silopi’de, Silvan’da  PKK’nın düşüncesine uygun düşünmediği için, PKK’ya boyun eğmediği için o alçak teröristler kaç sivil vatandaşımızı infaz etti biliyor musunuz? Bizim AK Parti kaç tana teşkilat mensubunu infaz etti biliyor musunuz? Kaç aileyi, kaç ocağı söndürdü biliyor musunuz ?Siz utanmadan kalkıp bu eli kanlı teröristleri savunduğunuz sürece demokratik siyasetten bahsedemezsiniz”

HDP’yi Kürtlerin düşmanı olarak gören AK Parti sözcüsü Ünal, “Siz Kürtlerin düşmanısınız. Çünkü siz Kürtlere göz yaşından, kandan, şiddetten, ölümden başka ne sundunuz? Siz Kürtlerin o küçük çocuklarını, kız çocuklarını alıp dağa çıkarmaktan ve eline silah vermekten başka ne yaptınız? Biz iktidara geldiğimizden beri Kürdün de Türkün de, Alevinin de Müslümanın da her kesimin demokratik haklarını, refahını, temel hak ve özgürlüklerini, kendi meselemiz ve derdimiz bildik. 16 yıldan beri bunun mücadelesini veriyoruz” dedi.

Ünal: “Terörü kaynağında kurutmak için çok çetin bir mücadele veriyoruz. Terörün kaynağı nereyse oraya gidiyoruz. Irak’sa Irak, Suriye ise Suriye. Gidip kaynağında kurutuyoruz. Hamd olsun hem Fırat Kalkanı ile hem de Zeytin Dal ı ile  terörün kaynağını kaynağında vurarak kuruttuk. Şimdi biliyorsunuz Kuzey Irak’ta çok yoğun bir sınır ötesi operasyonumuz devam ediyor. 4 Haziranda Dış İşleri Bakanımız sayın Mevlüt Çavuşoğlu Amerika Dış İşeri Bakanı Pompeo ile  görüşme gerçekleştirecek. Hangi konuda? Münbiç konusunda. Münbic’in de teröristlerden temizlenmesi konusunda. Yani biz gerektiğinde teröristleri  temizlemek için ordumuzu ve Özgür Suriye Ordusu’nu; gerektiğinde diplomasiyi, her türlü enstrümanı ve mekanizmayı kullanarak bölgemizde PKK ve PKK’ nın  artığı durumunda olan PYD’sini, YPG’sini , HPG’sini hepsini temizleyene kadar bu milletin huzurunu, güvenini  tam anlamıyla sağlayana kadar biz bu mücadeleyi devam ettireceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bakın şuanda Güneydoğu bölgemize, Doğu Anadolu bölgemize huzur ve güven geldi. Niye? 1-Törörüstlerin tamamını temizledik; Hendekçi’sini, çukurcusunu, çukurcuları, Hendekçilere yardım eden, yataklık eden, iş makinesi veren, milletin hakkını hukukunu , hizmetini sağlayacakken, teröriste iş makinesi veren , devletin kendisine gönderdiği kaynağı Kandil’e aktaran o terör sevici belediyeleri aldık onun yerine millete kayyum olarak milletin hakkını, hukukunu koruyacak  kayyumlar atadık. Kayyumlar ne yaptılar? Hakkari’de, Tunceli’de, Diyarbakır’da her yerde milletin parasını millete harcamaya başladılar. Bölgeye hizmet geldi. Bölgeye huzur ve güven geldi. Gidin Tunceli’ye, gidin Hakkari’ye; gece gündüz ışıl ışıl. Gidin Mardin’e. Şuanda Mardin’e dünyanın dört yanından turist geliyor Mardin’e. Ve Mardin’in esnafı “iş yetiştiremiyoruz, Mardin’in otelleri yatak bulamıyoruz” diyorlar. Demek ki huzur, güven olduğu zaman, terör olmadığı zaman bölge insanının ekmeği de aşı da büyüyor. İstikrar, güven, huzur olduğu zaman çocuklarımız sağlıklı büyüyor. 

Bölgede terörü temizledik. Ama şimdi bölgede yine kafasını uzatıyor birileri. Selahaddin Demirtaş  Kandil’den gelen emirle, Kandil’e emir nereden geliyor? Kandile de emir Avrupa’daki, Amerika’daki ağabeylerinden geliyor. Kandil’den gelen emirle halkı isyana çağırıp 50 tane vatandaşımızın canına mal olan  terör sevici, Kandil’den aldığı emirlerle  hareket eden Selahaddin Demirtaş  şimdi çıkmış diyor ki “demokratik siyaseti egemen kılmak için  mücadele vereceğiz. Haydi ya! Biz sana, silahla arana mesafe koy derken, biz sana demokratik siyaset ile silah bir arada olmaz derken, biz sana PKK terör örgütünden uzak dur derken , biz sana iradene sahip çık, millerin sana emanet ettiği iradeye sahip çık, bu iradeyi PKK’ya peşkeş çekme , bu iradeyi Kandil’e peşkeş çekme derken  sen ne yapıyordun? Kandil savunuculuğu, PKK savunuculuğu , şiddet ve silah savunuculuğu yapıyordun. Şimdi demokratik siyasetten bahsediyor. Biliyorsunuz bunu cici çocuk haline getirdiler bir dönem. Hani buna saz çaldırdılar; ne kadar demokrat, ne kadar özgürlükçü… Allah aşkına burada bir çoğunuz biliyorsunuzdur. Van’da, Şırnak’ta, Diyarbakır’da, İdil’de, Nusaybin’de, Silopi’de, Silvan’da  PKK’nın düşüncesine uygun düşünmediği için , PKK’ya boyun eğmediği için o alçak teröristler kaç sivil vatandaşımızı infaz etti biliyor musunuz? Bizim AK Parti kaç tana teşkilat mensubunu infaz etti biliyor musunuz?  Kaç aileyi, kaç ocağı söndürdü biliyor musunuz ?Siz utanmadan kalkıp bu eli kanlı teröristleri  savunduğunuz sürece demokratik siyasetten bahsedemezsiniz. Sizin Kürtlerle hiçbir zaman ilginiz, işiniz olamaz. Siz Kürtlerin düşmanısınız. Çünkü siz Kürtlere göz yaşından, kandan, şiddetten, ölümden başka ne sundunuz? Siz Kürtlerin o küçük çocuklarını , kız çocuklarını alıp dağa çıkarmaktan ve eline silah vermekten başka ne yaptınız? Biz iktidara geldiğimizden beri Kürdün de Türkün de, Alevinin de Müslümanın da her kesimin  demokratik haklarını, refahını, temel hak ve özgürlüklerini, kendi meselemiz ve derdimiz bildik. 16 yıldan beri bunun mücadelesini veriyoruz. Şuanda bölge teröristlerden PKK’dan  temizlendi hamd olsun. Herkes işinde, aşında, ekmeğinde. Çocuklar parklarda oynuyor. Baba-anne işine gidiyor.  Herkes işinde, gücünde, ekmeğinde huzurunda. Akşam ağzının tadıyla iftarını açıyor. Esnaf kepengini açıyor işini yapıyor. Niye? Çünkü sizin o çok  sevdiğiniz ey Selahaddin Demirtaş , gece gündüz çok sevdiğin, övdüğün  savunduğun, TBMM’de övgüler dizdiğin  o teröristler artık olmadığı için, o teröristlerin inine girdiğimiz için, o eli kanlı alçakları temizlediğimiz için şuanda bölgede huzur ve güven var. Peki bugüne kadar sen Kürtlere ne verdin? Sen bugüne kadar Kürtler üzerinden Türkiye’yi  Avrupa’ya, dünyaya  şikayet etmekten ve bu ülkeye ihanet etmekten başka ne yaptın? İşte bunu Kürdü de görüyor, Türkü de görüyor. Bizim eşit vatandaşlık temelinde bin yıllık kardeşliğimiz devam ediyor. Ama terör, terörist bunlara asla bu topraklarda  yaşama hakkı tanımayacağız. Bunu akıllarına soksunlar."