İran’ın vanayı Türkiye'ye karşı 10 günlüğüne kapatması ile  Botaş bu sürece hazırlıksız yakalandı. Sanayi'de 3 gün sürecek  doğalgaz kesintisi başladı. Doğalgaz yokluğu sanayide soruna neden olurken, Enerji uzmanı Mehmet Doğan'dan yeni açıklamalar geldi. Doğal gaz krizinin göstere göstere geldiğini söyleyen Doğan, BOTAŞ'ın acil durumlar için bir b planı oluşturulmadığına dikkat çekti.

Depoda 10 günlük gazın olduğunu belirten Doğan'ın açıklamaları şu şekilde:

"TAHKİMDE GAZPROM'A KARŞI KAYBETTİK"

Özel şirketlerin Rusya ile problemleri ilk başta Gazprom'la aralarında yaşadığı tahkim konusu var. Rusya bu şirketlere indirimli fiyattan doğalgaz satıyordu. BOTAŞ'a sattığından daha ucuza satıyordu. Daha sonra bu indirimini kaldırdı. Daha sonra şirketler tahkime gitti ve bizim şirketler davayı Gazprom'a karşı kaybetti.

"BİZ ASLINDA İRAN'DAN GAZ ALMIYORUZ"

İran dünyanın en büyük ikinci gaz üreticisi ama İran'ın kapasitesi sınırlı. İran'ın tüketimiyle üretimi birbirine eşit. Kapasitesini artırabilir ama alt yapı çalışmalarına ağırlık vermesi gerekiyor. İran ambargo nedeniyle bunu yapamıyor.

Bize doğalgaz veriyor ama Türkmenistan'dan aldığı gazı veriyor. İran bize gaz satmıyor. Biz Azerbaycan'ın gazını alıp Avrupa'ya satmıyoruz.

Biz transit ülke konumundayız. Ama İran ucuza aldığı Türkmenistan gazını bize daha pahalıya satabiliyor. Buradaki sıkıntı İran'ın kuzey bölgeleri çok soğuk olduğu için bize göndereceği gazı kısıp bize öyle gönderiyor.

"TUZ GÖLÜ'NDEKİ GAZ YETERSİZ"

Havalar ısınınca bu sorunlar ortadan kalkar. İstanbul'da hava sıcaklığı 10 dereceyi bulursa sorun normale döner, aynı şey İran içinde geçerli. Ama havanın tekrar soğuması halinde daha başka problemlerle karşılaşabiliriz.

Şu anda Tuz Gölü'nde 10 günlük gazımız var. Her gün 30 milyon metreküp gaz veriliyor Tuz Gölü'nden. Bu hesapla Tuz Gölü'nde 300 milyon metreküp gaz olduğunu varsayabiliriz. İran'da bize 30 milyon metreküp gaz veriyor.

Havalar 10 dereceleri gördüğünde, İran bize gaz vermeye başlar biz de bu esnada Tuz Gölü'ndeki depoyu doldururuz. Belki ufak sıyrıklarla kalan günleri atlatırız. Ama Mart 15'e kadar bu sıkıntıları yaşayacağız gibi görünüyor.

"ORTADA MÜTHİŞ BİR PLANLAMA HATASI VAR"

Türkiye arz güvenliği sorunlarını daha öncede yaşadı ama bu krizin nasıl yönetileceğini biliyordu. Geçmişte yaşadığımız krizler bugünkünden daha ciddi krizlerdi. Elektrik santrallerine giden gazı kıstık, onun yerine hidroelektrik santrallerini çalıştırdık. Belki çok az elektrik kesintisi oldu ama bir sorun yaşamadan bugünlere geldik.

Bugün geldiğimiz noktada, bütün bunlara hazırlanırken, bu sene yeterli suyumuzun olmadığı belliydi. Bu sebeple daha fazla önlem almamız gerekirdi. Gazı kestiğimiz zaman direkt elektrik kesintisine uğramak zorunda kalıyorsunuz. Çünkü onun yerine koyabileceğimiz su kapasitesi çok kısıtlı. Kömür santralleri zaten full kapasite çalışıyor.

Dolayısıyla sıkıntı büyük. Asıl beni kızdıran konu, böyle durumlarda çalışma yapmanız gerekiyor. Piyasaya sunulacak bir acil durum senaryosu çalışılmaması üzüntü verici. 2004 yılında yaptığımız çalışma ile böyle bir kesinti olduğunda, acil durumlar için BOTAŞ iletim şebekesi operatörü neyi ne zaman keseceğini önceden bildirir. Bu şekilde şeffaf olursanız sorun olmaz.

Herhangi bir tüketim büyüklüğüne bakmadan, sanayisine bakmadan bir çok sektörü kapattılar. Ege bölgesinin LNG santralleri var. Bu bölgede gaz kesintisine gerek yok ama, hiçbir planlama yapmadan herkesin gazını kıstılar.

"Bu durumlara karşı plan yaptınız mı?" diye sorduğumuzda "Biz tüm olasılıkları çalıştık" diyorlar. Bu şekilde planlama olmaz. Sokaktan birine sorsak, böyle bir durum var ne yapılması lazım, o da "Herkesi kısalım" der. Şu an yapılan da bu.