Beyaz eşya sektöründe flaş bir gelişme yaşandı.

Türkiye'de kökü 1950'li senelere kadar eskiye dayanan Profilo Holding önceki Perşembe günü İstanbul Ticaret Mahkemesi’nde görülen bir davada tarihin tozlu sayfalara arasına katılan şirketler arasına girdi.

Profilo Grubu şirketlerinin avukatlığını üstlenen, kurucu Jak Kamhi ile de yakın ilişkisi olan ünlü avukat Sümer Altay, takip ettiği önemli bir dosyadaki vekâlet ücreti ödenmediği gerekçesiyle grupla karşı karşıya geldi.

Anılan dosyadan uzaklaştırılan Altay, vekâlet ücretinin ödenmesi için girişimde bulundu ancak olumlu bir sonuç elde edemedi.

Buna bağlı olarak Avukat Altay bu gelişme üzerine 2.5 milyon liralık alacağı için Profilo Holding AŞ ile Profilo Sanayi ve Tic. AŞ’ye karşı iflas davası açtı. İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülen davada mahkeme depo kararı verdi.

Depo kararına rağmen ödeme yapılmayınca Profilo için geçen perşembe gün yapılan duruşmada Altay’ın avukatları, "Borç ödenmedi. Davalıların ayrı ayrı iflasına karar verilsin" talebinde bulundu.

Davalı şirketlerin avukatı ise ‘Davanın reddine karar verilmesini istiyoruz’ ifadeleri kullandı.

MAHKEME, PROFİLO İÇİN İFLAS KARARI VERDİ

Bununla beraber Mahkeme 11 Kasım tarihinden itibaren 104 milyon TL sermayeli Profilo San. ve Tic. AŞ ile, 65 milyon TL sermayeli Profilo Holding AŞ’nin iflasına karar verdi. Mahkemenin verdiği iflas kararı sonrası süreç şu şekilde işleyecek.

Her iki şirket için da tasfiye sürecine geçilecek. İstanbul İflas Müdürlüğü iki şirketin de tasfiyesini yürütecek.

Oluşacak iflas masası, iki şirketin varlıklarını satarak borçları ödeme yoluna gidecek.

HİSSELERİNİ ALMANLARA SATMIŞTI

Diğer yandan BSH Profilo'nun Ekim 2003 senesindeki genel kurulunda, Jak Kamhi ile Alman ortakları arasında bir süre önce başlayan kavga, Kamhi ailesinin yüzde 25 hisselerini toplam 159.2 milyon dolara BSH (Bosch Siemens Hausgerate) ve Deutsche Bank AG Frankfurt'a devretmesiyle noktalanmıştı.

1995'te Profilo'nun yüzde 66'sını BSH Grubu'na satan Kamhi, şirketin genel kurulunda yabancı ortakların 'bilinçli olarak şirkete zarar verdiğini' öne sürmüş ve temmuz ayında devir görüşmeleri başlamıştı