YAZARLARIMIZ

Sen gönül kırdın Yılmazcan efendi!

Abone Ol

Geçen Cumartesi akşamı FOX TV'de haber izliyorum...

Gülbin Tosun'u izlemek ve dinlemek ayrı bir keyif...

Güzelliği bir yana, objektif haber sunması takdire şayan...

*

Haber akışında bir de ne göreyim?

Bizim Pazarcık ilçesinin belediye başkanı İbrahim Yılmazcan ile ilgili bir haber....

*

Hani 2019 yılında başkan seçildiğinde makam oda kapısını söken ve "vatandaşlar direkt odama girebilir" diyen...

*

İşte bu belediye başkanı olan zat, Pazarcık'ta depremzede bir ablamızın "Nerelerdeydiniz ortalarda yoktunuz" sözüne alınganlık gösterip, söylememesi gereken hadsizce söz söylüyor...

*

Hem de seçimlere çok az bir zaman kala...

Hem de bir oyun bile önemli olduğu seçimlere...

*

Diyor ki Yılmazcan Efendi!

"Benim getirttiğim çadırlarda kalıyorsunuz. O zaman kalma"

*

Lafa bak lafa...

Sanırsınız kendi cebinden parasını verip çadırlar almış gibi...

*

Bu nasıl bir kibirlenme...

Bu nasıl bir büyüklenme...

*

Yılmazcan Efendi!

Halkı ezik ve hakir görme...

O halk ki; Seni oyları ile makam koltuğuna oturttu...

Ne çabuk unuttun?

*

Bana bak Yılmazcan Efendi!

Herkes depremden dolayı acısını yüreğine gömmüş, kaybettikleri için gizli gizli ağlarken...

Bir de senin gibi yöneticilerin ağzından çıkan sözler ile insanların yüreklerini dağlamayın...

Acılarını dindirmek için ellerini tutun, gerekirse sımsıkı sarılın...

Ve alçak gönüllü olun...

O oturduğunuz koltukların ve makamların gelip geçici olduğunu bilin...

*

Diyeceğim odur ki:

Bir belediye başkanı, temsil ettiği makamı unutup, velinimeti olan halka hadsize sözler söylememeli...

*

Bir belediye başkanı, depremden dolayı yaşadığı acıyı unutmak adına çırpınan bir ana, bir bacı konumundaki, depremzedeyi sözleri ile yaralamamalı...

*

Bir belediye başkanı, özellikle bir bayanı uluorta herkesin olduğu bir ortamda kırıcı söz söyleyip aşağılamamalı...

*

Ve sen Yılmazcan Efendi!

Sözlerin ile kırdığın...

Sözlerin ile yaraladığın...

Sözlerin ile aşağıladığın...

O ablamızdan özür dilemelisin...

Hem de binlerce kez...

*

Son olarak;

Söylediğin o söz var ya Yılmazcan Efendi!

Senin siyasi hayatını bitirmiştir...

Bence sen, "ben getirttim" dediğin çadırlardan bir çadır kendine ayır, gir içine, bol bol otur, zikir çek, mevladan af dile...

"Ben bir gönlü kırdım yarabbim, affet beni" diye...

*

Yunus Emre ne diyor:

Zerre kadar iyilik yaptıysan, az değil...

Bir gönlü kırdıysan, kıldığın namaz değil...

Sen gönül kırdın Yılmazcan Efendi! Otur ağla kalk ağla...

Abone Ol