SAHİ nerde?
 

Çocukluğumuzda o günün gecesi uyuyamadığımız…
 

12 Şubat’lar nerde?
 

Biz mi değişiyoruz?
 

Yoksa hayat şartları mı bizi bu değişime sürüklüyor?
 

*
 

Büyük Şair Abdürrahim Karakoç ne güzel yazmış:
 

“…Bir şehir... Köy, oba mahalle, çarşı

    Çarpışır düzenli orduya karşı

    Ve soylu bir destan kurtuluş marşı

    Güneş, kurda kuşa selâm götürür.”
 

*
 

Güneşin bulutlar arkasına saklandığı bu günlerde…
 

Bir kez daha Kurtuluş Bayramımızı kutlamanın heyecanını yaşıyoruz…
 

Bu öyle bir heyecan ki;
 

Nesiller nesili bitmeyecek bir heyecan…
 

*
 

Gel gör ki;
 

Bu heyecan her geçen yıl sönüyor…
 

Unutulmaya doğru yelken açıyor…
 

*
 

Niye o çocukluğumuzda yaşadığımız Kurtuluş Bayramı coşkusu yok?
 

Niye o çocukluğumuzda çetelerin peşine düşüp onların davul zurna eşliğinde güzel oynamalarını seyretmenin mutluluğu yok?
 

Niye o çocukluğumuzda gördüğümüz mahallelerde bu çeteler için kaynayan kazanlar yok?
 

Özümüzden mi kopuyoruz?
 

Yoksa özümüzü mü kaybediyoruz?
 

*
 

Yazıma Rahmetli Abdurrahim Karakoç’un şiiri ile başladım… Şiiri ile bitireyim.
 

“…Bir On iki Şubat, bir yıldan büyük

     Kalmadı çok şükür ne zincir, ne yük

     Berit'ten Ilgaz'a bir alageyik

     Seker taştan taşa, selâm götürür.”
 

*
 

Selam olsun, bize bu günleri yaşatan Rabbime…
 

Selam olsun, 22 gün 22 gece bu şehri canı pahasına kurtarmak için savaşanlara…
 

Rıdvan Hoca’ya… Sütçü İmam’a… Abdal Halil Ağa’ya… Arslan Bey’e… Mıllış Nuri’ye… Hafız Ali Efendi’ye… Senem Ayşe’ye… İsimlerini sayamadığım nice yiğitlere selam olsun…
 

Ruhları Şad olsun… Kabirleri Pir-i Nur olsun.
 

ÂMİN…