Günümüz sosyal yaşamı öyle bir hâl aldı ki; ne sosyal değerler, ne de insani değerler pek kalmadı. Yerini etiketli yaşamlara bıraktı ve insanı yok ettik.

Mevkie, makama zenginliğe değerli endeksli yaşamlar hayatımızın bir parçası oldu. Durum böyle olunca bu sanal dünyanın mutfağından, kişilik erozyonuna uğramış robot insanlar hasıl oldu. Ormandaki canlılar bile genlerindeki davranış şeklini bozmadılar.

Ama ne yazık ki bizler insanın yapısını ve davranış şeklini bozduk. İnsani ilişkilerin adı, unvan î ilişkilere dönüştü. Birbirimize hitabet şekli bile değişti. Geçenlerde bir iş adamı arkadaşla yemekte bir araya gelmiştik. Bize hizmet veren garson görevini gayet güzel yerine getiriyordu. Arkadaşın garsona argo hitabı beni rahatsız etti. Dedim ki; sen bir iş adamı veya zengin olabilirsin, bu şekilde işini yapan bir insanı aşağılayarak konuşma hakkını sana kimse vermemiştir.

Burada sana hizmet veren bu insan netice de bir aile reisi ve çocukları onu kapıda saygıyla karşılarlar. Birilerine ‘ insanlara saygılı mısınız?’ diye sorarsanız hemen hemen hepsi evet der. Bu evet çilerin çoğu da etiketli kişilerdir. Hata yapan elemanını azarlar; birisi üst düzeyde yöneticidir veya siyasetçidir. Sıradan vatandaşa ‘ sen’ der etiketi olan kişiye ‘siz’ diye hitap eder. Bu şekilde ayrımcı davranış şekilleri insan onurunu hiçe saymaktır.

YAZININ TAMAMI>>>