MAHİR ÜNAL’ın 2018 seçim gezilerinde Bertiz yöresinde bir çiftçiyle arasında geçen söylemlerini bugün köşeme taşımaya karar verdim…

Ve yazıma bir kıssadan hisse ile başlamak istiyorum...

*

Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’ya (S.A.V) biri yaklaşır ve şöyle der:

''Ben de Müslüman olmak istiyorum.

Ama...

Günahkârım.

İçki içiyorum, zina yapıyorum, çalışıyorum, yalan söylüyorum.

İslam’a beni nasıl kabul edebilirsin?''

Hz. Muhammed (S.A.V) ''edebilirim'' der ve devam eder ''o söylediklerinden sadece sonuncusunu yapma, yani yalan söyleme. Yarın gel konuşalım.''

Adam ''oldu bu iş, en kolayı yalan söylememek'' diye düşünür, evine gider.

Gece, saatler geçmek bilemez.

Adam sıkılmaktadır.

İçki içmek ister, ''yarın bana Hz. Muhammed (S.A.V) ya dün gece n’aptın, içki içtin mi diye sorarsa yalan söyleyemeyeceğim'' diye düşünür, içmekten vazgeçer.

Bu kez ''kumar oynamayı'' canı çeker.

Fakat...

Parası yoktur.

Çaresiz hırsızlık yapacaktır.

Gene Hz. Muhammed’i (S.A.V) hatırlar.

''Yarın ya hırsızlık yaptın mı diye sorarsa, yalan mı söyleyeceğim'' diye düşünür.

Çalmaktan da vazgeçer.

Tabii parası olmadığı için kumar da oynayamaz elbette.

''Kadınlarla oynaşayım bari vakit geçer'' diye bir arzu kaplar içini.

Ama…

Ertesi gün Hz. Muhammed’e (S.A.V) yalan söylememek için zina yapmaktan da vazgeçer.

*

Hz. Muhammed’in (S.A.V) önüne çıkacağı ertesi sabahı beklerken düşünmektedir.

Fark eder ki ''yalan söylemezse'', zaten diğer günahları işlemiyor, yanlışları yapmıyor, Müslümanlığa kabul edilmek için engelleri kalmıyor...

*

Adam böylece arınmış olarak, geçmişteki günahları için tövbe ederek Müslüman oluyor.

*

Ve dün…

Sevgili Mahir Ünal bir televizyon programında; 'Bizim Kahramanmaraş Bertiz dağlık bölgesinde seçim gezisindeyiz. Dağın başındayız. Mayıs ayı. Bir delikanlı'  geldi. 'Bizi mahvettiniz, bizi öldürdünüz, çiftçi şu durumda' dedi.

'Üzerinde beyaz bir gömlek var. Cebinde bir telefon var.' Dedim ki, 'Telefonu alabilir miyim?' Telefonu aldım. iphone 6. Dedim ki 'Telefonu kaça aldın?' 3 bin 400 – 4 bin 500 lira mı ne dedi. 'Kaç taksitle aldın?' dedim. '24 taksitle aldım' dedi.

'Bunun internet paketi de var mı?' dedim (Gülerek) 'Var' dedi. 'Ayda kaç lira ödüyorsun buna?' dedim. '450 lira ödüyorum' dedi. 'Sen burada bulunduğun yerde ayda 450 lira bu telefona ödeyebiliyorsun.'

*

Yahu anlamadığım olay şu:

Bertiz dağlık bölgesine seçim gezisi için Mahir Ünal hiç gitti mi?

*

Çiftçinin aldığı telefonun fiyatı velev ki 4.500 lira olsun…

*

Çiftçi aylık 450 liradan 24 ay taksit ödese ki Mahir Ünal 24 taksitle aldım dediğini söylüyor;  10.800 lira eder…

*

Yani…

Sevgili Mahir Ünal’ın söylemleri sizce ne?

*

Demem odur ki:
 

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ...