Metrelerce yükseklikten düşerek yaralanan ve vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar oluşan küçük kız tedavi altına alındı. Ameliyat sonrası ayağa kalkamayan ve 45 gün boyunca yatması gereken küçük kızın sakat kalma riskinin de bulunduğu öğrenildi. Aile, kaynaştırma öğrencisi olan çocuklarına, okul yönetimi tarafından ilgi ve alaka gösterilmediği iddia etti.

Olay, geçtiğimiz 13 Aralık Cuma günü saat 12.50 sıralarında Sarıyer Tarabya’daki Fahrettin Aslan Ortaokulu’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre kaynaştırma öğrencisi olan 8. sınıfta okuyan 12 yaşındaki Elif Koşucu 4 yıl önce okulda öğrenim görmeye başladı. Aile, okul yönetimine ''dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, özel öğrenme güçlüğü'' sorunları olan kaynaştırma öğrencisi çocuklarının uyum sorunu olduğunu belirterek rehberlik desteği verilmesini istedi. Ancak iddiaya göre okul yönetimi küçük kıza ne rehberlik desteği verdi ne de gereken ilgi ve alakayı gösterdi. Süreç bu şekilde devam ederken okul yönetimi, arkadaşlarıyla sorun yaşayan küçük kızın sınıfını değiştirdi.

Küçük kız metrelerce yükseklikten aşağıya düştü

Öğrenim görmeye devam eden Koşucu, olay günü iddiaya göre öğle arasında arkadaşlarıyla sınıfta oyun oynamaya başladı. Ancak bir süre sonra henüz bilinmeyen bir nedenle küçük kız, 3. katın penceresinden aşağıya düştü. Metrelerce yükseklikten aşağıya düşen Koşucu, vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandı. Küçük kızı fark eden okul çalışanının ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, Elif Koşucu’yu yaptıkları ilk müdahalenin ardından ambulansla Maslak’taki özel bir hastaneye kaldırarak tedavi altına aldı. Burada ilk tedavisi yapılan küçük kızın sol bacak ve kolu ile kalça ve kuyruk kemiğinin kırıldığı tespit edildi. Küçük kız ardından Bezmialem Vakıf Üniversitesi Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Kırıklarından ötürü ayağa kalkamayan küçük kız 45 gün yatması gerektiği, sakat kalma ihtimalinin de olduğu öğrenildi.

''3. kattan düştü, itildi ya da atladı''

Olay hakkında açıklamalarda bulunan Elif Koşucu’nun dedesi Mustafa Kahya, ''8. sınıf öğrencisi torunum okulun 3. katındaki pencereden düşerek yaralandı. Yaralanma sonucu kol ve bacaklar ile kürek kemiğinden kırıklar tespit edildi. Şu andan itibaren hastanede tedavi görmektedir. Biz okulla ilgili birkaç sıkıntı yaşadık. Çocuğumuz kaynaştırma öğrencisi olmasından dolayı rehberlik desteği alması konusunda zaten elimizde raporlarımız mevcuttur. Buna rağmen okul yönetimi ve rehberlik öğretmenleriyle sıkıntılar yaşadık. BİMER’e de şikayette bulunduk. Biz bunları yaptığımızda yönetim bize, ‘çocuğunuzu alın başka okula götürün’ teklifinde bulundular. Torunumun bu süreçte sınıfı değiştirildi, başka sorunlu bir çocuk tarafından darp ve taciz edildi. Hatta demirle kolu kırıldı ancak okul yönetimi biz hallettik deyince biz de çocuktur diyerek şikayette bulunmadık. Bu olay bağıra bağıra geliyorum dedi. 3. kattan düştü, itildi ya da atladı bu konuda bir şey söyleyemiyoruz. Polis bunu araştırıyor'' dedi

''Okul yönetimi kamera kayıtlarını bize vermedi''

Kahya, ''Düştükten sonra çocuğu okul yönetiminden birinin değil yabancı birisinin düştüğü yerden çıkarttığını öğrendik. Bununla alakalı kamera kayıtları polisin elinde ancak okul yönetiminden kayıtları istediğimiz zaman polisin elinde diyerek vermediler. Bize polisin kayıtları aldıktan sonra sildiğini söylediler. Bu konuda bize yardımcı olmadılar. Bunları izleyip kimler suçlu, neler olmuş en azından bunları görmemiz gerekiyor. Bu konuda sorumlu okul idaresidir. O çocuğun düştüğü andan itibaren okul çevresinde 1 tane nöbetçi öğretmen bile yok. Çocuğumuz en az 45 gün yatması gerekiyor. Doktorların söylediğini göre sinirleri zedelenmiş. Şu an elinin bazı parmaklarını oynatabiliyor, bu uzun bir süreç ne getirecek bilemiyoruz. Biz nasıl oldu diye sorduğumuzda kendisi atlamış denildi. Okul yönetimi tamamen sıyrılmak istiyor. Bu çocuk oraya çıktığın muhakkak hemen atlamamıştır. Birileri arkadaşları görmüştür, nöbetçi öğretmen neredeydi? Aşağıdaki görevli öğretmenler neredeydi? En büyük şansımız kafasını vurmaması, eğer vursaydı ölebilirdi ya da sakat kalabilirdi. Bunun hesabının verilmesi lazım, suçluların ortaya çıkartılması cezalandırılmasını istiyorum'' ifadelerini kullandı.

''İlgisizlik ve alakasızlık sonucunda çocuğum bu aşamaya geldi''

Koşucu’nun annesi Hatice Koşucu ise, ''Çocuğumun her yeri kırık ameliyat geçirdi, bekliyoruz. Platin takıldı başka bir şey diyemiyorum şu an yatıyor. Bu olay okulda oldu biz 100 kez okula söyledik, olaylarımız da zaten vardı. Hep bizi oyaladılar, ilgisizlik, alakasızlık sonucunda çocuğum bu aşamaya geldi. Sonuna kadar davacıyım, çünkü kızımın sakat kalma ihtimalide var. Kolunda ve bacağından kırıkları ve ayağının üstüne basmaması gerekiyor. Belinde de kırık olduğu için kalkamıyor'' diye konuştu.

Psikolojik danışmanı dikkat edilmesi uyarısında bulunmuş

Öte yandan ailesi tarafından geçtiğimiz sene Şubat ayında Aile Danışma ve Eğitim Merkezi’ne götürülen Elif Koşucu’nun psikolojik danışman tarafından yapılan görüşmesindede, içine kapanık biri olduğu, ilacını almadığı zaman sık sık öfke nöbetleri geçirdiği ve terk edilmişlik hissine bağlı olarak istenmeme, değersiz bulunma gibi duygular taşıdığı tespit edildi. Ayrıca Koşucu’nun davranışlarında, geçmişteki yaşanmışlıklarından ötürü yanlış anlaşılmaların söz konusu olduğu belirlendi. Sarıyer İlçe Emniyet Müdürlüğü Çocuk Büro Amirliği ekipleri olayla ilgili çalışma başlattı.

İHA