Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Kaftancıoğlu'nun İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanarak 6 Eylül 2019'da mahkumiyetine karar verilen davanın temyiz incelemesini tamamladı. Daire, Kaftancıoğlu'na "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaretten verilen 1 yıl 6 ay 20 gün ile "Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılamaktan verilen 1 yıl 8 ay hapis cezalarını kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu gerekçesiyle onadı.

"CUMHURBAŞKANINA HAKARET" SUÇUNDAN VERİLEN CEZA 1 YIL 9 AY OLARAK ONANDI

Kaftancıoğlu'na, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan verilen 2 yıl 4 ay hapis cezası ise 1 yıl 9 ay olarak düzeltilerek onandı. Kaftancıoğlu'na, "PKK/KCK silahlı terör örgütü propagandası yapmak" suçundan verilen 1 yıl 6 ay hapis ile "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçundan verilen 2 yıl 8 hapis cezaları ise daire tarafından bozuldu.

SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMI VE TELEVİZYONDAKİ KONUŞMALARI

Kaftancıoğlu'nun, sosyal medya paylaşımı ve bir televizyon kanalındaki konuşmaları nedeniyle "PKK/KCK silahlı terör örgütü propagandası yapmak" suçundan cezalandırıldığı anımsatılan kararda, bu eylemlerin söz konusu suçun unsurlarını oluşturmadığı ifade edildi. Kararda, "Terör örgütü propagandası yapma suçunun oluşması için terör örgütü ile ilgili bir öğretinin, düşüncenin veya inancın başkalarına tanıtılması, benimsetilmesi ya da yayılması amacıyla yapılmasının yanında terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek, bu yöntemleri övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde yapılması gerekmektedir." denildi.

PAYLAŞIMLARINDA ATILI SUÇUN UNSURLARININ OLUŞMADIĞI BELİRTİLDİ

"Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçu bakımından ise kararda, muhalif kişiliği ile bilinen Kaftancıoğlu'nun sosyal medyadaki paylaşımlarının bütününün incelendiğinde atılı suçun unsurlarının oluşmadığı belirtildi.

SİYASİ YASAK GETİRİLDİ

4 yıl 11 ay 20 günlük hapis cezası Yargıtay tarafından onanan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na siyasi yasak da getirildi.

KARAR SONRASI TWITTER'DAN DİKKAT ÇEKEN BİR PAYLAŞIM YAPTI

Karar sonrası sosyal medya platformu Twitter üzerinden video paylaşımı yapan Kaftancıoğlu, paylaşımına "Memleketime bahar gelmiş. Asla durmak, yılmak, yorulmak yok! Nerede olursak olalım çalışacak, çalışacak umudu örgütleyerek iktidardaki kötülüğü hep birlikte gönderecek, hukukun üstünlüğünü tesis ettiğimizde hep birlikte nefes alacağız…" notunu düştü.

KAFTANCIOĞLU KONU HAKKINDA BİR DE VİDEO YAYINLADI

Canan Kaftancıoğlu paylaştığı videoda ise "Değerli dostlar, kıymetli yol arkadaşlarım merhaba. Size Ankara- İstanbul yol arasından sesleniyorum. Bugün defnettiğimiz çok kıymetli aydınımız müzikolog ve yazar Ahmet Say'ın cenaze töreninden dönerken Yargıtay'dan kararın çıktığı bilgisi sizler gibi bana da ulaştı. Burada mesele Canan Kaftancıoğlu'na ne ceza verildi, nasıl verildi meselesinin ötesinde bu ülkede hukukun geldiği nokta ve hukuksuzluğun hepimize yaşattığı mağduriyet. Bundan dolayı, merak eden, arayan, soran dostlarıma şunu söylemek isterim ki; biz, iktidardaki kötülüğü gönderinceye kadar bu ülkede sadece Canan Kaftancıoğlu için değil.

"ASLA VE ASLA UMUDUNUZU KAYBETMEYİN"

84 milyon için hukuku ve hukukun üstünlüğünü yeniden sağlayıncaya kadar her şekilde çalışmaya, çalışmaya ve çalışmaya devam edeceğiz. Şimdi İstanbul'a giderek yine çalışmaya devam edeceğim. Asla ve asla umudunuz kaybetmeyin. İktidardaki kötülüğü bizler umudu örgütleyerek göndereceğiz. İşte o zaman bu ülkede gerçek adalet ve gerçek hukuk tesis edilmiş olacak. Hepinizi kocaman kucaklıyorum" ifadelerini kullandı.

SALI GÜNÜ HAKİM KARŞISINA ÇIKTI

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'a 2020 yılında 'hakaret ettiği' iddiasıyla hakkında 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle dava açılan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu geçtiğimiz salı günü ilk kez hakim karşısına çıkmıştı. Kaftancıoğlu mahkemeye yazılı savunma dilekçesi de sunarak "Ben CHP İstanbul İl Başkanı olarak görev yapıyorum. Bu görevim nedeniyle hem partime hem de topluma karşı birtakım sorumluluklarım var. Görevim gereği bazı nesnel gerçeklikleri topluma bildirmekte yükümlüyüm. İddianame içeriğinde benim yaptığım açıklamalar katılan tarafa yönelik hakaret niteliğinde değildir. Mevcut duruma ilişkin bir tespit yaptım. Katılan tarafa hakaret ettiğimi düşünmüyorum. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum" demişti.