Bankalar bilançolarında halihazırda 543 milyar liralık sorunlu kredi tutarını yönetiyor. Ancak, yapılandırmalar ve ötelemeler sayesinde bu iki gruba girmeyen ‘riskli kredi’ tutarı sektörün en önemli sorunlarından biri.

Buna göre, ‘ikinci grup’ olarak sınıflandırılan ‘yakın izlemedeki kredi’ miktarı 2021 Eylül ayı itibarıyla bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12 artışla 406 milyar TL’ye yükseldi. İkinci grupta izlenen kredilerin toplam kredilere oranı 2020 yılına göre değişmeyerek yüzde 10’da kaldı.

Sözcü’de yer alan haberde; TBB’ye göre tahsili gecikmiş alacaklar eylülde yüzde 3 düşüşle 137 milyar liraya geriledi. Sorunlu kredilerin toplam kredilere oranı yüzde 13.44 oldu. Yakın izleme sınıflaması için gecikme süresi eylül itibarıyla tekrar 90’dan 30’a, takipte sınıflaması için süre 180’den 90 güne çekildi. 1 Ekim itibarıyla mevcut bir kredinin gecikme süresi 31-90 gün ise standart, 91-180 gün ise yakın izleme 180 günü aşıyorsa takipte izlenmeye devam ediyor.

Son bir yılda yeniden yapılandırılan kredi tutarı yüzde 28 artış gösterdi ve bankalar 246 milyar TL’lik krediyi yeniden yapılandırarak yeni ödeme planına bağladı. Bu tutarın yüzde 90’ı yakın izlemedeki kredilerden oluştu. Yeni yapılandırılan kredi stoku, 2018 sonunda 78 milyar TL idi. Tutar üç yılda üçe katlandı.