Dünya yazarı Şeref Oğuz, "Bütüncül bakış olmayınca ve hasta ekonomiye doğru teşhis konulamayınca ne yazık ki çoklu organ yetmezliğinden ekonomiyi bitkisel hayata sokmak üzereyiz." değerlendirmesini yaptı.

"Bundan 3 yıl önceki kur atağı bize enflasyon miras bırakmış ve topyekûn seferberlikle bir yere kadar indirmiştik. Derken korona geldi, ekonomi 400 gün kapalı kaldı ve akabinde hükümetin heterodoksu tuttu. Yani düşük faiz yüksek kur sevdasıyla, bugün 3 haneli enflasyonumuz var artık." hatırlatmasını yapan ekonomi yazarı Şeref Oğuz, "Faizi indirmek için dahi, gerekiyorsa çıkarmak lâzım diyerek eski guvernör, faiz arttırdı ve kellesi alındı. Yerine getirdikleri, %19’dan, %14’e indirince dolar 18 lirayı aştı.

Frenlemek için Kur Korumalı Mevduat icat edildi, yetmedi 'liralaşma' öyküsü kulaklara üfürülür oldu. Merkez’in attığı her adımda dolar tırmanırken, rezervler suyunu çekip, döviz sıkıntısı artarken, yavaş yavaş 'faiz artışı düşünülebilir' fısıltıları başladı.

Hatta 'doları KKM engelleyemiyorsa, gerekirse faiz yüzde 80’e dahi çekilebilir' sufleleri etrafta dolaşır oldu. Peki, çare mi? Asla değil, zira geç kalındı." yorumunu yaptı. 

Oğuz, yazısını şöyle sürdürdü:

 Alınan her tedbir, düşünülmeden, piyasa aktörlerine danışılmadan, birkaç “ben ekonomistim” beyanındakiler tarafından alındığı için, geri döndürülemez hasarlar doğuruyor. Bir yeri onarırken diğer yanı tahrip ediyorlar.

Bütüncül bakış olmayınca ve hasta ekonomiye doğru teşhis konulamayınca ne yazık ki çoklu organ yetmezliğinden ekonomiyi bitkisel hayata sokmak üzereyiz.