HANİ çocukluğumuzda “pişmiş, sımsıcak, kimyonlu”, nohut satan bir emmi vardı?

Eliyle sürdüğü bir araba, ortasında bir tencere, okul önlerine gelir bağırırdı…

“Ye memmedim ye”

*

Bunu niye yazdım…

Şunun için:

Geçen günlerde AK Parti, boşalan 4 ilçe başkanlıkları için süreci başlattı…

Müracaatlar edildi…

En çok Onikişubat’a kimin başkan olacağı merakla bekleniyordu…

Onikişubat İlçe Başkanlığı için “Fatih IŞIK” ismi, kamuoyunun en çok konuştuğu isimdi…

Ancak gel gör ki;

Fatih IŞIK’ın başkan olmaması için “malum hizipçiler” düğmeye bastı…

“Ye memmedim ye” hesabı içinde Ankara’ya 5 isim birden gönderdiler…

Fatih IŞIK hakkında atmadıkları iftira, yalan dolan kalmadı…

Amaçları neydi…

Kendilerine yakın ismi başkan yapmaktı…

Yani Onikişubat’ı ele geçirmekti…

*

Allem ettiler… Kallem ettiler… Senaryo yazmaya yeniden başladılar…

Yapmayın beyler…

Etmeyin…

Sizin bu hırslarınız yüzünden, bu şehir kaybediyor…

-Mahir Ünal’a gözünün üzerinde kaşı var dediniz… Yalanlarınız tutmadı...

-Ahmet Özdemir’i alaşağı etmek için kumpas kurdunuz… Elinize ne geçti?

Yaptığınız kötülüklerle anılır oldunuz…

*

Çekin artık ellerinizi…

Allah aşkına çekin…

Gidin "cafelerde mafelerde" oturun…

İçin kahvenizi…

*

Bakın kurduğunuz kumpaslar bir bir nasıl bozuluyor…

*

İlçe başkanlığına getirmek istediğiniz isim olmadı…

Olamazdı da…

Niye derseniz?

Sizin bu oyununuzu Ankara’nın görmediğini mi sanıyorsunuz… Oyununuzu gören Ankara, Onikişubat İlçe Başkanlığına Ali Köfte kardeşimizin seçim sonuna kadar görevine devam etmesine karar verdi…

*

Bu şu demekti:

Eyy hizipçiler…

Ne yapmak istediğinizin farkındayız…

Öyle yağma yok…

Kahramanmaraş’ı size yem etmeyeceğiz…

Sizin devriniz artık noktalandı…

*

Yani anlayacağınız…

“Ye memmedim ye” devri bitti…

THE END…