Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) bütçe görüşmeleri sonrası sunulması planlanan yasa teklifi ile internet medyası çalışanlarının basın yasasına tabi olması, Basın İlan Kurumu'ndan ilan almasının yolunun açılması, internet sitelerinin künye ve yararlandıkları fonları ilan etmesi seçenekleri üzerinde duruluyor.

Yaz aylarında yaşanan orman yangınlarından sonra sosyal medyadaki bazı paylaşımlar nedeniyle, AK Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis grubuna, "yalan haber ve dezenformasyonla mücadele" gerekçesiyle yasal çalışma yapılması talimatı verdiğini açıklamıştı.

‘YENİ YILDA YASALAŞTIRILMASI PLANLANIYOR’

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal'ın başkanlığında yürütülen çalışmalar kapsamında Adalet, Ulaştırma, İçişleri Bakanlıkları ile RTÜK ve TBMM Dijital Mecralar Komisyonu başkanlarının katılımıyla bir süredir çalışmalar sürdürülüyor.

Meclis'e sunulması planlanan yasa teklifinin kapsamına, internet medyasının da alınması kararı üzerine biraz daha çalışılması kararlaştırıldı. Meclis'teki bütçe görüşmeleri de dikkate alınarak yasa teklifinin yeni yılda yasalaştırılması planlanıyor.

BBC Türkçe’de yer alan habere göre, AK Parti'nin üzerinde çalıştığı yasa teklifinde sosyal medya üzerinden, "yalan haber ve dezenformasyon" konusunda ilk kez tanımlama ve kriter getirilmesi düşünülüyor.

Bu konuda, dezenformasyon içerikli paylaşımın "organize, örgütlü, belli bir amaca yönelik olması" halinde yaptırım uygulanması üzerinde duruluyor.

Dezenformasyon içerikli paylaşımların denetiminin ise resmi bir kurum tarafından yapılması öngörülüyor. Bilgi Teknolojileri Kurumu (BTK) içinde kurulacak yeni bir başkanlığa, sosyal medyadaki yalan haber ve dezenformasyon paylaşımlarıyla ilgili denetim yetkisi verilebileceği ifade ediliyor.

HABER SİTELERİ BASIN YASASI KAPSAMINA ALINABİLİR

Başlangıçta sadece sosyal medyadan dezenformasyon ve yalan haberin engellenmesi gerekçesiyle yapılması düşünülen çalışmanın kapsamına internet medyasının alınması da kararlaştırıldı.

Türkiye'de halen internet haber siteleri, basın yasasına tabi olmadığı için çalışanlar basın kartı alamıyor, kurumlar da Basın İlan Kurumu'ndan ilan alamıyor.

İnternet haber sitelerinin basın yasası kapsamına alınması konusunda 2014 yılında bir yasa teklifi hazırlanmış, ancak yaşama geçirilememişti.

AK Parti'nin "dezenformasyon" yasası kapsamına almayı planladığı yasal düzenleme hayata geçerse, haber sitelerinin çalışanları da gazete ve televizyon habercileri gibi basın yasasına tabi olabilecek ve basın kartı hakkından yararlanabilecek. Ayrıca gazeteler gibi Basın İlan Kurumu'ndan ilan alabilecek.

YAPTIRIM YOLU DA AÇILACAK

Yapılması düşünülen düzenleme kapsamında internet medyasına da künye, adres bildirim zorunluluğu getirilecek.

Ayrıca yalan haber ya da dezenformasyon nitelikli yayınlarla ilgili cezai yaptırımlar, gazete ve televizyonlar gibi mahkeme yoluyla tekzip zorunluluğu getirilmesi de gündemde. Üzerinde durulan bir başka düzenleme ise internet sitelerinin hangi fonlardan destek aldığını ilan etmesi yönünde.

SOSYAL MEDYA KURULUŞLARINA OFİS ZORUNLULUĞU GETİRİLEBİLİR

AK Parti'nin üzerinde çalıştığı yasa teklifiyle, Türkiye'de temsilcilik açma zorunluluğu getirilen sosyal medya kuruluşlarına, ofis açma zorunluluğu getirilmesi üzerinde de duruluyor.

Geçen yıl yapılan düzenlemeyle, Türkiye'den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan Facebook, Twitter, Instagram, YouTube gibi yurt dışı kaynaklı sosyal medya kuruluşlarına, hukuka aykırı içeriğin kaldırılması ya da erişim engeli gibi konularda muhatap olunabilmesi için temsilcilik açma zorunluluğu getirilmişti.

Temsilci atamayan sosyal medya kuruluşları için reklam yasağından internet hızının yüzde 90'a kadar daraltılmasını da içeren yaptırımlar öngörüldüğü için sosyal medya kuruluşları temsilci atadıklarını duyurmuştu.

Ancak uygulamada bu temsilcilerin daha çok kağıt üzerinde kaldığı ve temsilcilere ulaşılamadığını belirten AK Parti kaynakları, dezenformasyon yasası kapsamında bu kuruluşlara Türkiye'de ofis açma zorunluluğu getirilebileceğini ifade ediyor.

Bu kapsamda Türkiye ofislerinde resmi makamların irtibat kurabilmesi için Türkiye'den bir temsilci atanması zorunluluğunun da getirilebileceğini ifade ediliyor.