AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, Yeni Zelanda’daki katliamla ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu. 

Mahir Ünal, beraberindeki heyetle Kahramanmaraş’ta esnaf ziyaretinde bulundu. Ziyaret sonrasında basın açıklaması yapan Mahir Ünal, gündemdeki Yeni Zelanda katliamına ilişkin önemli açıklamalarda bulunurken katliamı İslam’la ve Müslümanlarla özdeşleştiren Kemal Kılıçdaroğlu’nu şiddetle kınadığını ifade etti. Ünal konuşmasında “İslam düşmanlığını, ırkçılığı , yabancı düşmanlığını sürekli körükleyen  ve insanlığın üzerinde yükseldiği değerleri sürekli baltalayanlar şunu bilsinler ki; İslam düşmanlığı, yabancı düşmanlığı, ırkçılık da dünyanın bugüne kadar merhamet adına, iyilik adına biriktirdiği her şeyi yok etme tehlikesi doğuruyor. Ve bugün özelikle içerde de muhalefetin, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’ye sığınan Suriyelilere yönelik kullandığı dil de çok tehlikeli bir dildir. Ve yine Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yeni Zelanda’daki saldırıyı İslam ve İslami terörle birlikte zikretmesini nefretle, şiddetle kınıyorum"

"TERÖRÜN DİNİ, DİLİ, IRKI OLMAZ"
İslam’ın ve Müslümnaların terörle özdeşleştirmesine tepki gösteren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ünal, "terörün dini, dili, ırkı olmaz. Terör terördür, şiddet şiddettir. Dünyanın her yerinde kimden gelirse gelsin, terörü dünya kınamadığı sürece, dünya terörden kurtulamaz"

Ünal yapmış olduğu açıklamada: "Bir camiye bir caninin elinde silahla girip masum, silahsız ve ibadet için orada bulunan insanları katletmesini bütün dünyanın büyük bir nefretle kınaması gerekir. Ama bu olay şu çok iyi bilinsin ki, özellikle Batı dünyasının kalbine ektiği İslam nefreti tohumunun sonucudur. Dünyanın kalbine ekilen nefret tohumlarının bir sonucudur bu katliam. İslam düşmanlığını, ırkçılığı , yabancı düşmanlığını sürekli körükleyen  ve insanlığın üzerinde yükseldiği değerleri sürekli baltalayanlar şunu bilsinler ki; İslam düşmanlığı, yabancı düşmanlığı, ırkçılık da dünyanın bugüne kadar merhamet adına, iyilik adına biriktirdiği her şeyi yok etme tehlikesi doğuruyor. Ve bugün özelikle içerde de muhalefetin, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’ye sığınan Suriyelilere yönelik kullandığı dil de çok tehlikeli bir dildir. Ve yine Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yeni Zelanda’daki saldırıyı İslam ve İslami terörle birlikte zikretmesini nefretle, şiddetle kınıyorum. Yani Yeni Zelanda Başbakanı bile caninin bu katliamı neden bu şekilde işlediğini açık bir şekilde anlatırken Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu katliamı İslam dünyasına  ve İslami teröre bağlamasını şiddetle kınıyorum. İslam terörü olmaz. Musevi terörü, Hristiyan terörü  olmadığı gibi İslami terör de olmaz. Çünkü terörün dini, dili, ırkı olmaz. Terör terördür, şiddet şiddettir. Dünyanın her yerinde kimden gelirse gelsin , terörü dünya kınamadığı sürece, dünya terörden kurtulamaz. Eğer bazı ülkeler benim teröristim derse Amerika’nın, Avrupa’nın Suriye’de yaptığı gibi. Şimdi ABD PKK ‘yı terör örgütü olarak kabul ediyor. Avrupa Birliği PKK’yı terör örgütü olarak kabul ediyor ama PKK’yı terör örgütü olarak kabul eden Amerika ve Avrupa, Avrupa Parlamentosunda PKK’lılara ne yaptırıyor? Etkinlik yaptırıyor. Bu iki yüzlülük, bu çifte standart devam ederse , dünya terörle gerektiği gibi mücadele edemezse bu terör insanlığı vuracak. Vuruyor da. O yüzden ben terörün dini, dili, ırkı olmaz diyorum. Kemal Kılıçdaroğlu’nu Yeni Zelanda’daki terörü İslam’la ve Müslümanlarla özdeşleştirmesinden dolayı kınıyorum. Özellikle batıyı artık insanlığın kalbine nefret tohumu ekmemeye davet ediyorum. Çünkü bu nefret  bumerang gibi döner, sonunda sizi vurur" dedi.