Erdoğan, Altındağ Kültür Sarayı'nda düzenlenen "Yerel Seçim Öncesi  Teşkilat, Aday ve Aday Adayları Buluşma Programı"nda partililere hitap etti.

'Milletimiz bize oy vermeye mecbur ve mahkum  değildir, biz bu oyu hak etmeye mecburuz'

Konuşmasına, "Öncelikle Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız  Sayın Mehmet Özhaseki'yle, bu arada 22 AK Parti ve 3 Cumhur ittifakının  Milliyetçi Hareket Partisi kanadından belediye başkan adayımızı bir kez daha  tebrik ediyorum. Şu yaklaşan süreç içerisinde yapacakları çalışmaların bizleri  sebep-zafer ilişkisinde, zafere ulaştırmasını Allah'tan niyaz ediyorum." diyerek  başlayan Erdoğan, halen görevde olup da 31 Mart'ta hizmet bayrağını devredecek  kişilere, Ankara'ya ve AK Parti'ye yaptıkları hizmetleri için şükranlarını sundu.

Erdoğan, görevlerine devam etmek üzere aday gösterilenlere veya ilk  defa seçim yarışına gireceklere başarılar diledi.

Aday adayı olarak bu kutlu yarışta yer alan ve adayların  açıklanmasıyla artık bu kişilerin etrafında kenetlenen herkese teşekkür eden  Erdoğan, "AK Parti'de her kardeşimiz tüm görevlere talip olma hakkına,  salahiyetine ve kabiliyetine sahiptir. Yine AK Parti'de her görev bir bayrak  yarışı şeklinde üstlenilir. Seçimler işte bu bayrak değişimlerinin yaşandığı  dönemlerdir. Tabii bunu atletizmdeki bayrak yarışıyla da birbirine  karıştırmayalım. O farklı, o farklı. Bu bir adeta devir teslim sürecidir."  ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek seçimlerde kimi kişilerin görevlerine  devam ederken kimilerinin de yerlerini yeni isimlere bırakacaklarını ama bu süreç  içerisinde asla geri durmayacaklarını vurguladı.

"Ben aday değilim öyleyse bana ne." denilmemesi gerektiğinin altını  çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Tam aksine adeta kendisi belediye başkan adayıymış gibi çalışmasına o  hırsla, heyecanla, aşkla çalışmaya devam edecek. Aday isminin açıklandığı ana  kadar olan mücadele de biliyorsunuz demokrasinin gereğidir. Dün adaylarımızı  açıkladık ve artık hep birlikte yekvücut olarak siyasi rakiplerimize karşı  mücadeleye başladık.

Genel merkez veya il teşkilatlarında yönetici, milletvekili, belediye  başkanı olmak, bu görevler için adaylık yarışına girmek elbette önemlidir ama  asıl önemlisi AK Parti çatısı altında davamıza, ülkemize ve milletimize hizmet  etme şerefine nail olmaktır. AK Parti'nin genel başkanlığı ne kadar şerefli bir  görevse, neferliği de aynı derecede şerefli bir vazifedir. Bugün burada bu  salonda bulunan arkadaşlarımın her biri, adaylarıyla, aday adaylarıyla, teşkilat  mensuplarıyla işte bu şerefe nail olmuş kişilerdir. Rabb'im hepinizden razı  olsun."

"Ankara da sembol şehirlerden biridir"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de siyasetin sembollerinin bulunduğuna  değinerek, "Bu sembollerin başında da belirli şehirlerde alınan neticeler gelir.  Ankara da işte böyle sembol şehirlerden biridir. Bunun için biz tıpkı İstanbul'a  olduğu gibi Ankara'ya da herhangi bir büyükşehir belediyesini kazanmak veya  kaybetmek olarak bakmıyoruz. Çünkü Ankara başkenttir." diye konuştu.

Milletin, Cumhurbaşkanlığında ve Mecliste bu ülkeyi yönetme görevi  verdiği kadrolar olarak Başkente de hizmet etmeleri gerektiğini ifade eden  Erdoğan, şunları söyledi:

"Hep söylediğim gibi milletimiz bize oy vermeye mecbur ve mahkum  değildir. Tam tersine biz her yaştan, kesimden insanla kurduğumuz gönül bağıyla,  projelerimizle, yaptığımız hizmetlerle, duruşumuzla bu oyu hak etmeye mecburuz.  Yarın büyükşehir belediye başkanımız, adaylarımızla birlikte sizlere bir lansman  yapacak. Bu hizmetlere yönelik neler yapacağız, bu bir animasyon gösterisiyle  birlikte olacak ve bunlar bu süreç içerisinde zenginleşerek de devam edecek.

Bu atılacak adımlar iktidar ile belediyelerimizin el ele vererek  yapacağı hizmetlerin ne denli önemli olduğunu göstermesi bakımından çok önemli.  İktidara ters düşenlerin, iktidardan kopuk olanların hizmet verme noktasında ne  halde olduğunu zaten görüyoruz. Fakat şu anda bizim avantajlarımız var. Nedir bu  avantajlar? Bizler bütün büyükşehirlerimizde, illerimizde, ilçelerimizde el ele  omuz omuza veriyoruz, bu hizmetleri en ideal noktaya taşıyoruz."

"Çankaya, Yenimahalle niye böyle?"

Erdoğan, Ankara'da zaten bunlara şahit olunduğunu belirterek, bugüne  kadar AK Parti'nin girdiği 14 seçimden nasıl olup da hep başarıyla çıktığını, 16  yılı geride bırakan kesintisiz iktidarıyla nasıl rekorlar kırdığını merak edenler  varsa formülünün bu olduğunu kaydetti.

"Ben hep şunu merak ederim. Çankaya, Yenimahalle niye böyle?" diyen  Erdoğan, "Buralarda belediye var. Belediye olduğuna göre çöp, çamur, çukur niye  buralarda var, bunlar buralara hizmet niye vermiyorlar? Paraysa, bütçeden bütün  belediyelere olduğu gibi eşit koşullarda bunlara da para geliyor. Mesele başka."  değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, belediyeciliğin bir aşk olduğunu, "Halka  hizmet, Hakk'a hizmettir." diyerek, bu yola çıktıklarını dile getirdi.

AK Parti'de belediyeciliğin sırrının her şeyden önce dertli olanların  işi olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Her şeyden önce bir gönül işidir. Eğer dertliyseniz, bu hizmeti  yaparsınız, eğer gerçekten gönlünüze bu sinmişse bu işi yaparsınız ama değilse  bunu yapmazsınız. Her AK Partili günün 24 saati, yılın 365 günü bu şuurla  çalıştığı, çabaladığı, millete hakim değil, hadim olmanın şerefiyle şereflendiği  için bu başarılara imza attı. Bu şuuru kaybedenleri de ya milletimiz siyasetten  eledi ya da biz onlarla yollarımızı ayırdık."

'Uymayanlar olursa kusura bakmasınlar, o zaman kendilerini istirahate davet ederiz'

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep  Tayyip Erdoğan, "Cumhur İttifakı'nda kimse kalkıp da çizdiğimiz çizginin dışına çıkamaz. Cumhur İttifakı'nın gereği ne ise tüm arkadaşlarımız, teşkilatlarımız  buna uymalıdır. Uymayanlar olursa kusura bakmasınlar, o zaman kendilerini istirahate davet ederiz." dedi. 

Altındağ Kültür Sarayı'nda düzenlenen "Yerel Seçim Öncesi Teşkilat,  Aday ve Aday Adayları Buluşma Programı"nda partililere hitap eden Erdoğan,  "Milletin verdiği yetkiyle, milletin sağladığı imkanlarla yapılan hizmetlerin  kerametini kendinde görenlerin bu çatı altında kalma şansları hiç yoktur."  ifadelerini kullandı.

"Duvarı nem, insanı gam yıkar" sözünü anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan,  "Siyasette de insanı kibir, gurur yıkar. Millete tepeden bakmak, kendi  çıkarlarını davasının ve ülkesinin üzerinde tutmak yıkar. 'Ben' yıkar, 'biz'  varsa her şey var. AK Parti'de 'ben' yok, 'biz' var, hep birlikte." diye konuştu.

Osmanlı döneminde padişahlar cuma selamlığına çıktığında kendisini  karşılayan ahalinin "Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var" diyerek  tezahüratta bulunduğunu anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yani bu ne demek, 'Havaya girme, biz seni havanı indiririz.' AK  Parti'li belediye de milletvekili de hepsinin bu havanın içerisinde olması lazım.  'Gururlanma padişahım, senden büyük Allah var.' Mesele burada. 'Nasıl olsa  belediye başkanı oldum, 5 yıl daha bana kimse afra tafra yapamaz.' o devir geride  kaldı. Şimdi öyle bir şey yok. Kim ki bu millete tepeden bakarsa bilesiniz ki biz  o arkadaşlarla yol yürümeyiz. Anında gereği neyse onu da yaparız. Kibrin sonu  büyüklenme, onun sonu ise Allah göstermesin farkında olmadan sınırı aşmadır. Biz  siyaseti hayatımız boyunca, kendimizi de arkadaşlarımızı da işte bu felaketten  korumak için her türlü gayreti gösterdik."

"Cumhur İttifakı'nda kimse kalkıp da çizdiğimiz çizginin dışına çıkamaz"

Belediye başkanları, başkan adayları, tüm teşkilat mensupları ve  milletvekillerinden bu hususa özellikle dikkat etmelerini isteyen Erdoğan,  "Makamlarımızın hizmet makamı olduğunu unuttuğumuz gün, siyasette artık işimiz  kalmamıştır. Bazı yerlerde bu dönem aday olamayan veya istediği yerden aday  olmayan kardeşlerimin nazlandığı haberlerini alıyorum. Bir defa AK Parti'ye, AK  Parti'liye bu yakışmaz. İsmi üzerinde AK Parti'li." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Cumhur İttifakı'nda kimse kalkıp da çizdiğimiz çizginin dışına  çıkamaz. Cumhur İttifakı'nın gereği ne ise tüm arkadaşlarımız, teşkilatlarımız  buna uymalıdır. Uymayanlar olursa kusura bakmasınlar, o zaman kendilerini istirahate davet ederiz. Zira biz bu yolda yürürken bir ittifak oluşturduysak bu  ittifak hele hele cumhurun ittifakıysa, bu bir illet, bir zillet ittifakı değil, o zaman hep birlikte çalışacağız, ittifakımızın gereğini de yerine getireceğiz.  Bu bir uzun yolculuk, bu uzun yolculukta birbirimizi kıramayız. Birbirimizle  dayanışma içerisinde olacağız. Dayanışma içerisinde olacağız ki vatanseverlikten,  milliyetperverlikten uzak olanlara karşı 31 Mart akşamı cumhur olarak gereken  dersi vermiş olalım."

AK Parti'nin geçmişte kimsenin karşılaşmadığı nice badireleri  atlatarak hala dimdik ayakta olmasını hizmet siyasetinden asla ayrılmamasına  borçlu olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Ankaralılara vaadimiz, bugüne kadar olduğu  gibi yine onlara en iyi hizmeti bizim vereceğimizdir. Niye biz Mehmet Özhaseki  kardeşimizi Ankara'ya büyükşehir belediye başkan adayı yaptık? Kayseri'de 5dönem, dile kolay 21 yıl belediye başkanlığı yapmış, bu çok ciddi bir deneyim."  diye konuştu.

"Herhangi bir spekülasyona kimsenin hakkı yok"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mehmet Özhaseki'nin aynı zamanda Çevre ve  Şehircilik Bakanlığı yaptığını ve AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel  Başkan Yardımcılığını üstlendiğini anımsatarak, Özhaseki'yi Ankara'ya layık  gördükleri için aday yaptıklarının altını çizdi.

Erdoğan, "Burada herhangi bir spekülasyona kimsenin hakkı yok. Ederse  hem davaya yanlış yapmış, ihanet etmiş olur hem de büyükşehir Ankara'ya ihanet  etmiş olur. Emaneti eline vermek görevimizdir. Asla ayrımcılık, şu bu.... Bu tür  şeyler olamaz, olmaması lazım. El ele vereceğiz ve burada biz biliyoruz ki  Ankara'yı inşallah Sayın Özhaseki'yle çok daha ileri bir seviyeye taşıyacağız,  götüreceğiz. Biraz belediyeciliği biraz da siyaseti biliyorsam kusura bakmasınlar  biz Ankara'ya layığını ilçe belediye başkan adaylarıyla beraber büyükşehirde  yaptık ve bu yola da böyle çıktık, hayırlı olsun." değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti'nin daima sözünün eri olduğuna ve 31 Mart'ta da sözüne sadık kalacağına işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Büyükşehir belediye başkan adayımız projelerini zaten hazırlamıştı.  İlçe belediye başkan adaylarımız da hazırlıklarını yapıp milletimizin huzuruna  çıktıklarında 31 Mart akşamı rekor bir oyla seçimi tamamlayacağımıza inanıyorum.  Gözünü Ankara'ya dikenlere inşallah derslerini bir kez daha vereceğiz. Tek  vaatleri Ankara'yı ve Türkiye'yi eski kötü günlerine götürmek olanlara cevabımızı  şehirlerimizi ve ülkemizi geleceğe taşıyarak vereceğiz. Hizmet adına çakılmış tek  çivileri olmadığı halde sürekli parlatılarak, pohpohlanarak, şişirilerek  başkentlinin karşısına çıkartılan balonları 31 Mart akşamı bir kez daha  patlatacağız. Bunu da Cumhur İttifakı'yla yapacağız."

"Cumhur İttifakı 31 Mart seçimlerine giden süreçte de aynı şekilde  yoluna devam edecektir"

Cumhur İttifakı'nın 15 Temmuz gecesi meydanlarda, kışla önlerinde  darbecilerle göğüs göğüse girilen destansı mücadelede kurulduğunu aktaran  Erdoğan, "Siyasetin karanlık dehlizlerinde, kirli pazarlık masalarında değil,  milletin gönlünde kurulan Cumhur İttifakı 31 Mart seçimlerine giden süreçte de  aynı şekilde yoluna devam edecektir. Bu ittifakın asıl gayesi seçim kazanmak  değil, ülkemizin istikbal ve istiklalini de garantiye almaktır. Bu ittifak özünde  ortak dertlerin, hassasiyetlerin 'neşv ü nema' verdiği bir milli mutabakat  ittifakıdır." şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ittifakta yer alan iki siyasi partinin farklı  politikaları, söylemleri, çeşitli hususlarda farklı çözüm önerileri olabileceğine  dikkati çekerek, "Ama bunların hiçbiri ittifakın özünü oluşturan ülkenin ve  milletin bekası konusundaki görüş ve mücadele birliğimizin önüne geçmedi,  geçmeyecek. Diğer şehirlerimizde olduğu gibi Ankara'da da Cumhur İttifakı'nın  gerisindeki işte bu büyük davaya, bu büyük mutabakata uygun şekilde birlikte  çalışacağına inanıyorum. Sizlerden bu konuda azami hassasiyeti göstermenizi  istiyorum. Milliyetçi Hareket Partili kardeşlerimizin de aynı hassasiyette  hareket edeceklerinden şüphe duymuyorum."

'Türkiye'yi küresel güç haline getireceğiz'

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Önümüzdeki  3 yıllık dönemde, özgün tasarım ve ileri teknolojiyle savunma sanayinde  Türkiye'yi küresel güç haline getireceğiz." dedi. 

Erdoğan, Altındağ Kültür Sarayı'nda düzenlenen "Yerel Seçim Öncesi  Teşkilat, Aday ve Aday Adayları Buluşma Programı"nda partililere hitap etti.

Milletin huzuruna çıktıklarında diğer partilerden ve adaylardan farklı  olarak anlatacakları bir başarı hikayeleri olduğunu ifade eden Erdoğan, "Onların  nesi var? Hiç. Üstelik bu fi tarihinde kalmış bir hikaye de değildir, halen devam  ediyor. Evet, biz yaptığımız hizmetlerle, ortaya koyduğumuz icraatlarla, hayata  geçirdiğimiz ve geçirmekte olduğumuz projelerimizle milletimizin karşısına  çıkıyoruz." diye konuştu.

Erdoğan, Ankara'nın son 16 yılda yaptıkları 120 milyar liralık  yatırımla bu hizmetlerden en çok payı alan şehirlerden biri olduğuna işaret  ederek, bu kaynakla Başkente 15 bin 621 yeni derslik, 10 bin 501 kişi kapasiteli  yüksek öğrenim yurtları kazandırdıklarını ve gelecek 3 yıla kadar da 13 bin 800  kişi kapasiteli yüksek öğrenim yurtları daha kazandıracaklarını söyledi.

Ankara'da son 16 yılda 4'ü devlet olmak üzere toplam 12 üniversite  kurduklarını, bugün 300 bin üniversite öğrencisinin Başkentte öğrenim gördüğünü  anlatan Erdoğan, kente 32'si hastane, toplam 137 sağlık tesisi kazandırdıklarını  bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ama bunları Bay Kemal filan bilmez, haberi  yoktur, inanın." ifadelerini kullandı.

Yatırım bedeli 3 katrilyon lirayı aşan 3 bin 704 yataklı Bilkent Şehir  Hastanesi'ni çok yakında açacaklarını, 3 bin 577 yataklı Etlik Şehir  Hastanesi'nin inşaatının da sürdüğünü belirten Erdoğan, Ankara'da 95 bin konut  projesini hayata geçirdiklerini söyledi.

Otoyol ve yüksek hızlı tren hatları

Ankara'nın 466 kilometre olan bölünmüş yol uzunluğunu bin kilometreye  çıkardıklarına dikkati çeken Erdoğan, Ankara-Niğde Otoyolu'nu 2020 yılında  hizmete açacaklarını, Ankara-Sivrihisar Otoyolu projesinin de 2023 yılında  hizmete gireceğini bildirdi.

Ankara'yı Eskişehir, Konya, Bilecik Sakarya Kocaeli ve İstanbul'la  hızlı tren hatlarıyla bağladıklarını, Ankara, Afyonkarahisar, Uşak, Manisa, İzmir  yüksek hızlı tren projesinin yapımı ve Ankara, Kırıkkale, Yozgat, Sivas yüksek  hızlı tren hattındaki çalışmalarının da süratle devam ettiğini aktaran Erdoğan,  "Ankara'ya yüksek hızlı tren garını biz kazandırdık. Başkentray'ı hizmetinize  sunduk. Kızılay-Çayyolu, Batıkent-Sincan ve Tandoğan-Keçiören metrolarını biz  yaptık. Atatürk Kültür Merkezi-Gar-Kızılay metro uzantısının yapımı devam ediyor.  2020 yılına kadar tamamlanıyor. Kuyubaşı-Gar-Kızılay hattında da etüt projesini  tamamladık." diye konuştu.

Savunma sanayisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kurtuluş Mücadelesi'nin, 15 Temmuz direnişinin  başkenti Ankara'nın son 16 yılda savunma sanayisinin başkenti, kalbi konumuna  geldiğine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Dünyanın en büyük 100 savunma sanayi firması arasında bulunan 4  firmamız Başkentimizdedir. 2017 yılında yaklaşık 7 milyar doları aşan üretim  gücüne ve yaklaşık 2 milyar dolar ihracat kapasitesine ulaşan savunma sanayimizin  yüzde 80'i Ankara merkezlidir. 2018 yılının ilk 11 ayında Ankara'nın savunma  sanayinde yaptığı ihracat 873 milyon dolardır. Bu rakam toplam savunma sanayi  ihracatımızın neredeyse yarısına tekabül ediyor. 2002 yılından bugüne savunma,  güvenlik, havacılık ve uzay alanlarında çok önemli gelişmeler yaşandı. Birçok  milli projemizi uygulamaya koyarak, başarılı sonuçlar elde ettik. Önümüzdeki 3  yıllık dönemde özgün tasarım ve ileri teknolojiyle savunma sanayinde Türkiye'yi  küresel bir güç haline getireceğiz."

Erdoğan, Kahramankazan'da 723 hektarlık alana Uzay ve Havacılık  İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'ni kurduklarını, havacılık alanında üretim  yapacak ilk fabrikanın bu bölgede şubat ayında faaliyete başlayacağını bildirdi.

Ankara'ya Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi'ni  kazandırdıklarının altını çizen Erdoğan, "Artık kendi uydularımızı kendimiz  yapıyoruz. Geçen ay uzay ajansımızı kurduk. Ankara Adliye Sarayı ile Gençlik  Parkı arasındaki Atatürk Kültür Merkezi alanında Ankara Atatürk Kültür Merkezi  Konser Salonu'nu inşa ediyoruz. AKM ve Hipodrom'un bulunduğu alandan Külliyemize  kadar olan kesime ve Gölbaşı'na millet bahçeleri yapıyoruz." dedi.

"Buna hayran kalacaksanız"

Erdoğan, Cumhur İttifakı'nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı  Mehmet Özhaseki'nin yarın bunları etraflıca anlatacağını ifade ederek, millet  bahçeleriyle ilgili çalışmaların devam ettiğini söyledi.

Bunların, Ankara'ya yaptıkları hizmetlerin özetinin özeti  sayılabilecek bir bölümü olduğuna dikkati çeken Erdoğan, millet kıraathanelerinin  de aynı şekil ve hızla devam edeceğini vurguladı.

Erdoğan, "Yarın yine sizlere bir başka müjdeyi de başkan adayımız  verecek. O da biraz gecikti ama projesi hazır olan Ankara'daki özellikle stadyumu  sizlere açıklayacak. Sizler de animasyonda o projeyi gördüğünüz zaman hepiniz  buna hayran kalacaksanız." dedi.

Seçim sürecinde semt semt, mahalle mahalle, ilçe ilçe tüm bu  hizmetlerin Başkentlilere anlatılması gerektiğini ifade eden Erdoğan, yarın  bunlarla ilgili kitapçık ve broşürlerin dağıtılacağını söyledi. Erdoğan,  "Yaptıklarımızı anlatacağız ki yapacaklarımız için destek alalım."  değerlendirmesinde bulundu.

"Her seferinde bunları ifşa ediyor"

AK Parti olarak kuruldukları günden beri hep istikamet sahibi  olmalarının önemli özelliklerinden biri olduğuna işaret eden Erdoğan, sözlerine  şöyle devam etti:

"Milletimiz nereye bakıyorsa, biz de oraya bakıyoruz. Milletimiz hangi  hayalleri kuruyorsa, biz de aynı hayallerle aynı hedeflere yürüyoruz. Milletimiz  hangi dertlerden bizarsa biz de onları çözmek için mücadele ediyoruz. Bunun için  vesayetinden darbecisine, teröristinden ekonomik tetikçisine kadar içeride ve  dışarıda karşı karşıya gelmedik kimse bırakmadık. Hamdolsun girdiğimiz her  mücadeleden Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle başarıyla çıktık. Bir de  istikameti belirsiz, dolayısıyla rengi ve kimliği karışık, geçmiş sicili, bugünkü  duruşu bozuk tipler var. Maalesef ana muhalefet partisi genel başkanı başta olmak  üzere yönetim kademeleri ve adaylarıyla büyük ölçüde bu hastalıklarla malüldür.  Girmedik kılık bırakmıyorlar ama milletimiz makyajın altındaki yüzü çok iyi  bildiği için her seferinde bunları ifşa ediyor. Cenap Şahabettin'in ifadesiyle  'kargayı sesinden tanıyor bu millet."

"Kargayı sesinden tanıyan bir millet var"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin mahalli seçimler öncesi herkese  gülücük dağıtmaya başladığını belirterek, "Camilere gidiyorlar maşallah. Allah  ziyade etsin. Allah kabul etsin. Ondan sonra bakıyorsunuz vatandaşla olan  münasebetler geçmişte olduğu gibi çok farklı. Tabii artık 'kargayı sesinden  tanıyan' bir millet var. Bir yandan bölücü terör örgütünün güdümündeki partiyle  'al takke, ver külah' ilişki içindeler. Diğer yandan kendilerini çok farklı bir  kulvarda konumlandıran başka partilerle pazarlık halindeler. Biz sizin terör  örgütünün parlamentondaki uzantılarıyla veya terör örgütünün ta kendileriyle  nasıl 'al takke, ver külah' yaptığınızı biliyoruz. Bunun adı ittifak desek  ittifak değil. Çünkü ittifak dediğiniz belirli ilkeler ve amaçlar çerçevesinde  kurulur." ifadelerini kullandı.

Cumhur İttifakı'nın ilkelerini ve amaçlarına hep vurgu yaptıklarını  dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ana muhalefet partisinin ilişkilerine ittifak değil, ihanet demek  daha doğrudur. Ülkemize ve milletimize husumet besleyen kim varsa, onlarla  birlikte hareket etmenin başka bir adı olamaz. Her fırsatta teröristlere arka  çıkmanın, onların diliyle bizlere saldırmanın başka bir adı olamaz. Nerede mi  işte Avrupa'da, Almanya'da, terör örgütünün Avrupa Parlementosu'daki temsilcileri  ile nasıl birlikte resim çektirdiklerini, ellerinde terör örgütünün  paçavralarıyla poz verenlerle nasıl yan yana durduklarını Bay Kemal'in hep  birlikte gördük, görüyoruz, biliyoruz. Kendi ülkesini gidip, yabancılara şikayet  etmenin, Türkiye'nin aleyhindeki kampanyalara malzeme vermenin başka bir adı  olamaz. Bizim milletimiz her şeyi affeder ama ihaneti affetmez. Mart seçimleri  aynı zamanda bu gerçeğin tüm açıklığıyla ortaya çıkmasına da vesile olacaktır.  Yeter ki biz davamızdan, ahlakımızdan, hizmete ve gönüllere talip olma  siyasetimizden taviz vermeyelim. Hep söylediğim gibi bir olacağız, iri olacağız,  diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Ankara olacağız, Türkiye olacağız."

Ankara'nın kurulduğu günden beri olduğu gibi 31 Mart'ta da tüm gücüyle  AK Parti'ye sahip çıkacağını söyleyen Erdoğan, şu andan itibaren "durmak yok,  yola devam" ifadesini kullandı.

"Asla oy kaybı diye bir şey kabullenemeyiz"

Ana kademe, kadın kolları ve gençlik kollarının yoğun bir çalışmanın  içerisine girmesi gerektiğinin altını çizen Erdoğan, rehavetin asla olmaması  gerektiğini vurguladı. Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"İnşallah yapacağınız sandık esaslı çalışmalarla birlikte seçim  gününde kim hangi sandıkta görev alırsa, sandıktaki görevine dört dörtlük sahip  çıkacaktır. Asla oy kaybı diye bir şey kabullenemeyiz. Zaten bunları yaptığımız  andan itibaren bakacaksınız, netice çok farklı olacak. Hele hele o gün saat sabah  6'da hemen sandık mahallinde olacaksınız. Ve sandık mahallinde olmak suretiyle de  orada duruma hakim olacaksınız. Sandık başkanı geldiği zaman belli bir saati var  biliyorsunuz, o saatte gelmeyenlerin yerine önce gelen kimse, sandık müşahidi  olarak orada bulunanlar ve sandık kurulu üyesi olarak oraya gelmiş olan  arkadaşlarımız görevleri devralacaktır. Buna çok dikkat edeceğiz."

Seçimlerde AK Parti'yi ve Cumhur İttifakı'nı temsil edeceklere  başarılar dileyen Erdoğan, hizmet yarışında bayrağı devredeceklere şahsı, partisi  ve milleti adına teşekkür etti.