Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'da Sancaktepe'de halka hitap etti.

 Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

Milletin partisi AK Parti ile yola çıktığımız günden bugüne hamd olsun şu Sancaktepemize çok ciddi yatırımlar yaptık. Nereden nereye geldik... Sancaktepe şöyle bir geçmişe doğru gidelim. Neydi ne oldu? Bütün bunlar bir aşkın, bir kararlılığın neticesidir. Özellikle yola çıkarken bir şey söyledik. Eğitim, sağlık, adalet, emniyet ile büyüyeceğiz dedik. Bunun üzerine bizler ulaşımı, enerjiyi, turizmi, dış politikayı bina ettik ve bugünlere geldik. Karşımda burada yaptığımız okulları, kültür merkezini görüyorum.

Geçenlerde İstanbul'da bu CHP'nin bir adayı var ya... Çıkmış diyor ki, "AK Partili belediyelerde kültür merkezi yok. Kreş yok" Yahu İstanbul'da bir aday tanıtımı yapmak istediniz nerede yaptınız? Haliç Kongre Merkezi'nde yaptınız. Eğer bir tane kongre merkeziniz olsaydı giderdiniz orada yapardınız. Niye Haliç Kongre Merkezi'ne geldiniz? Demek ki sizde yok.

Ama AK Parti o Sütlüce mezbahanesini kültür merkezine dönüştürdü. Şimdi orası pırıl pırıl. Karşımda da Recep Tayyip Erdoğan Kongre Merkezi var. Şimdi Bay Kemal bunları bilmez. Ama Bay Kemal'in gönderdiği belediye başkan adayları hiç bilmez.

Hep söylüyorum. CHP demek; 94'te söyledim, çöp çukur çamur demektir. Şimdi İzmir adayımız adayımız bir şey daha eklemiş, çarpık yapılaşma. Yani 4Ç. Bu kararlılıkla İstanbulumuzda çöp dağları var mıydı? İstanbul çukurlarla dolu muydu hele hele buralar... Her taraf çamur deryası mıydı? Peki biz bu çöp dağlarını, çukurları, çamurları yok ettik mi? Su yoktu su. Buralara suyu getirdik mi? Bak buraya yani şu anda bulunduğumuz yere bizler 180 kilometreden su getirdik Melen'den. Aynı şekilde Avrupa Yakası'na da 140 kilometreden getirdik. Ondan sonra da bu yakayı boğazın altından, içinden Renault aracı geçecek büyüklükte bir tünel açtık ki suyu deplase edelim. Hatırlayın o İSKİ'nin tankerleriyle su kuyruklarını hatırlayın. Şimdi böyle bir durum var mı? Temizledik mi? Şimdi soruyorum anneler doğal gazınız var mı? Peki 8 - 10 sene önce, hatta ben görevi devraldığımda 94'te 50 bin eve doğal gaz gidiyordu. Cezaevine girerken bu kardeşiniz 1 milyon 250 bin eve doğal gazı getirmiştik. Bitmedi şimdi 6 milyon 500 bin eve doğal gaz gidiyor İstanbul'da. 

"TANIMAZ İSTANBUL'U BİLMEZ..."

Bu Bay Kemal'in aklı bunları alır mı? Almaz. Bu biliyorsunuz meşhurdur. Kağıthane'ye Kağıttepe diyen bir adamdır. Tanımaz İstanbul'u bilmez. Yahu dün de buraya gelmiş, burada salon toplantısı mı yaptı? Meydana çıkamaz ki... Neymiş adayı burayı çok iyi tanıyormuş. Yahu tanısa ne yazar? Tanımak değil iş yapmak iş. Benim adayım da bu belediyede bir yıl belediye başkan yardımcılığı yaptı. Ve şimdi de inşallah İstanbul'da İl Kadın Kollarımızın başkanlığını yapan, şimdi de burada bu göreve işte kadın eli diyoruz ve Şeyma kardeşimi buraya gösteriyoruz. Burada hanım kardeşlerimin çok çalışması lazım. 

"ANADOLU YAKASI'NIN EN BÜYÜK ŞEHİR HASTANESİNİ KURUYORUZ"

Burada İsmail Erdem kardeşimizle beraber çok iyi hizmetler yaptık. Şimdi size her şeyden önce 400 yataklı devlet hastanemizi yaptık mı? Ama biz bunu yeterli bulmadık. Şimdi size Anadolu Yakası'nın en büyük şehir hastanesini kuruyoruz burada. 3 bin yataklı olacak. Bir tanesi Sancaktepe'de bir diğeri de Avrupa Yakası'nda Başakşehir'de. O da şimdi inşaatı devam ediyor. 3 bin yataklı orası. İstanbulumuzu daha da güçlendireceğiz. 

Kentsel dönüşüm çalışmalarımızda İstanbul  genelinde 23 ilçede, 65 bin 399 adet riskli yapı tespit ettik. Kiranızı veriyoruz, vereceğiz. Yeter ki bu evler boşalsın. Biz de oraları yıkalım ve gönüllük esasına dayalı olarak yeni konutlarımızı yapıp halkımızı taşıyalım.