İşte Bahçeli'nin konuşmasından satır başları:

Uygarlıkla özdeşleşmemiş halen barbar eğilimler taşıyan toplum ve ülkelerin mevcudiyeti hayal kırıklığıdır. Utanmadan medenilik pozu verirler ama gerçekte insani değerlere maruz olduklarını gizleyemezler. Batı'nın hali pürmelali tam da budur. Türkiye-Yunanistan sınırında yaşananlar insanım diyen herkesi ürkütmüştür. Ülkemizin farklı illerinden Avrupa'ya gitmek amacıyla yollara düşen sığınmacıların maruz kaldıkları trajediler tek kelimeyle barbarlıktır. Yapılmayan zulüm kalmamıştır. Avrupa'ya gitmek isteyen masumları durdurup şiddet ve nefretle püskürten Yunanistan, zulmün koçbaşı haline gelmiştir. 

İPLİKLERİ PAZARA ÇIKTI!
Uluslararası hukuk ihlal edilmekle kalmamış, insan hakları da tozlu raflara kaldırılmıştır. Sığınmacılara acımasız muamele Yunan ipliğini pazar çıkarmıştır. Yazık değil midir, ayıp değil midir, rezalet değil midir? Barbarlık değilse bu, barbarlık nedir? Avrupa insani felaketlere duyarsızdır. AB ülkeleri Türkiye'yi anlamak ve kavramaktan uzaktır. Yunanistan'ın desteklenmesi barbarlığa ortaklıktır.

HAYDUTLUK VE HUKUKSUZLUK
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi buharlaşmış, 1967 protokolü budanmıştır. Yunanistan ve Avrupa ülkeleri sığınmacılarına müracaatlarını almak zorundadır. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği bu tutumun uluslararası hukukta yeri olmadığını açıklamıştır. Ateş açması, botlarını batırması haydutluktur, hukuksuzluktur. 

BU TABLOYA SESSİZ KALAMAYIZ
MHP olarak bu tabloya sessiz kalamazdık. Bebek ve çocukların hüzünlü durumlarını seyredemezdik. Gönül ve vicdan seferberliğiyle yaralara merhem olmalıydık. Geçen hafta Edirne'de 0-10 yaş grubunu hedefleyen göçmen kreşini kurmak için devreye girdik. Sınırda tutacak el bekleyen, müşfik bir irade gözetleyen çocukların ihtiyaçlarını Edirne'ye gönderdik. Bebeklere acımayan, çocuklara aldırmayan bir medeniyetin temelleri çürük, tebessümü sahte, tezahürü karanlıktır. Yunanistan'ın içinde bulunduğu AB'nin özeti budur. Zalimin zulmü bir gün kendisine dönecektir. Zalimin düşmanı Allah'tır.