Çiller birçok insanda görülen bir cilt sorunudur. Güneşe maruz kaldıktan sonra daha koyu ve daha belirgin hale gelebilir ve kış aylarında hafifleyebilirler. Çiller, melanin adı verilen koyu pigment miktarındaki artış ve melanosit adı verilen pigment üreten hücrelerin toplam sayısındaki artıştan kaynaklanır. Çillerin nedenleri, türleri ve tedavisi hakkında aradığınız tüm detaylar haberimizde…

ÇİL TÜRLERİ

Ephelides (tekil: ephelis) Yunanca olan kelime çil için kullanılan tıbbi terimdir. Bu terim, bronz, hafif kırmızımsı veya açık kahverengi olan ve tipik olarak güneşli aylarda görülen 1 mm-2 mm düz noktalar olarak tanımlamaktadır. Genellikle açık tenli insanlarda bulunurlar ve bazı ailelerde kalıtsal (genetik) bir özelliktirler. Kırmızımsı saçlı ve yeşil gözlü insanlar bu çillere daha yatkındır. Güneşten korunma ve güneş koruyucularının düzenli kullanımı da dahil olmak üzere, çillerin görünümünü hafifletmeye yardımcı olur.

Lentijinler (tekil: lentigo) Mercimek için kullanılan Latince sözcükten gelir. En yaygın güneş yanığı ve güneş hasarı alanında bulunan bazı büyük pigmentli lekeler için tıbbi terimdir. Lentijinler genellikle yaygın çilden daha koyudur ve genellikle kışın solmazlar. Bu tür bir nokta, lentigo simplex veya solar lentigo olarak adlandırılır. Melanosit ve melanozomların sayısı (melanin pigmenti içeren hücresel yapılar) ve görünümü normaldir. Lentijinler nadir bir genetik sendromun parçası olsa da, çoğu zaman sadece izole ve önemsiz noktalardır.

ÇİLLERİN OLUŞUM NEDENLERİ

Çillerin, genetik yatkınlık (kalıtım) ve güneşe maruz kalma gibi etkenlerin bir sonucu olarak geliştiği düşünülmektedir. Güneş ve floresan bronzlaşma lambalarının her ikisinin de yaydığı ultraviyole ışınlar cilt tarafından emildiğinde, deri melanositleri tarafından melanin pigmentinin üretimini artıran ultraviyole (UV) ışınları yayar. Sarı veya kızıl saçlı, açık renkli gözlü ve açık tenli insanlar, özellikle UV ışınlarının zararlı etkilerine karşı hassastırlar ve çiller geliştirebilirler. Çil, aslında ciltteki bir noktada nadiren ağır bir melanin depozitinden başka bir şey değildir.

İkiz kardeşler üzerinde yapılan araştırmalar, tek yumurta ikizleri ve çift yumurta ikizleri dahil olmak üzere, her bir ikiz kardeşte bulunan toplam çil sayısında çarpıcı bir benzerlik bulmuşlardır. Bu benzerlikler, çift yumurta ikizlerinde oldukça az yaygındır. Bu çalışmalar, çil oluşumunun genetik faktörlerden etkilendiğini kuvvetle göstermektedir. Çil sayımlarındaki değişiklikler büyük ölçüde kalıtıma bağlı gibi görünmektedir.

ÇİLLERİN TEDAVİSİ

Çiller, çocukluk döneminde çıkan ve erişkinlik döneminde çıkan çiller olarak ikiye ayrılmaktadır. Çocuklarda görülen efelit tipi küçük çiller genellikle tedaviye ihtiyaç kalmadan ergenlik döneminden sonra kaybolur. Çocuk çillerinden rahatsız olmuyorsa çocuğu güneşten korumak dışında bir şey yapılmasına gerek kalmaz.

Çiller kendiliğinden kaybolmaya meyilli olsa bile güneşe karşı koruma kesinlikle ihmal edilmemelidir.

Erişkinlikte ortaya çıkan çiller ise kendiliğinden kaybolmaz. Daha sonrasında çil lekeleri oluşan kişilerin bir dermatoloğa görünmelerinde fayda vardır. Doktorunun uygun gördüğü bir şekilde tedavi olabilirler fakat her tedavi kesin sonuç vermeyebilir. Çilden kurtulmak için en çok tercih edilen tedavi yöntemlerinden birisi lazerdir. Lazer dışında kriyoterapi ve hydroquinone gibi tıbbi tedaviler de çil üzerinde etkili olabilmiştir.

Kaynak: Sözcü