BBP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında konuşan Destici,  Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip  Erdoğan'a dünya mazlumlarının hakkını araması, yapılan adaletsizliklere vurgusu,  terörle mücadelede verdiği mesajlar ve sergilediği dik diş duruş adına teşekkür  etti.

Destici, Şırnak'ın Silopi ilçesinde el yapımı patlayıcının infilak  etmesi sonucu şehit olan güvenlik korucularına Allah'tan rahmet, ailelerine sabır  diledi.
İdam cezasının geri getirilmesine ilişkin anayasa değişikliği  teklifini, 1 Ekim Pazartesi Meclis'e sunacaklarını ifade eden Destici, "Mecliste  temsil hakkı bulmuş partilerden destek isteyeceğiz. BBP olarak bu konuda bir  hassasiyetimiz var ve inanıyoruz ki, milletvekillerimizin çoğu da bizimle aynı  hassasiyete sahiplerdir." diye konuştu.
Gündemdeki af konusuna ilişkin değerlendirmelerini de paylaşan  Destici, teklifi incelediklerinde bazı noktaların kafa karıştırıcı olduğunu  belirterek, "Bugün itibarıyla Adalet Bakanlığı'ndan aldığımız verilerde 194 bin  404 hükümlüden 150 bin civarının af ve ceza indiriminden yararlanacağını gördük.  Bu rakamın içinde uyuşturucu, hırsızlık, adam öldürme, yaralama, yağma ve cinsel  suçlardan tutuklanarak hüküm giymiş bireylerin bulunması, bizde bu düzenlemenin  tekrar görüşülmesi kanaatini uyandırdı." ifadelerini kullandı. 
Destici, ayrıca mağdurların haklarının da aranması gerektiğini  vurgulayarak, "Mahkumlarla ilgili bir düzenleme varken, hükümlülerin mağdur  ettikleri hakkında bir düzenleme olacak mıdır?" sorusunu yöneltti.
BBP olarak toplumsal meselelerde uyarılarını yapmak zorunda  olduklarının altını çizen Destici, "Kişilerin kişilere karşı işlediği suçlarda  Meclisin af yetkisi olmamalıdır, bu yetki ancak mağdurun elinde olmalıdır." dedi.
Destici, cezaevlerinden suçluların ıslah olmadan çıkmasının ise tekrar  suç işleme oranlarını artırdığını ve toplumda adalete olan güveni azalttığını  söyledi.
Türkçe Dil Bayramı'nın 86. yıl dönümü vesilesiyle Türk milletinin dil  bayramını tebrik eden Destici, "Türk milleti olarak, tarih sahnesinde varlığımızı  devam ettiriyorsak bunun en önemli sebeplerinden biri de dilimizdir. Dilimizi ve  dil birliğimizi kaybettiğimiz anda millet olma bilincimizi de kaybederiz,  devletimizin ve milletimizin varlığını da tehlikeye atarız. Eğitimde ikinci dil,  ikinci resmi dil gibi tartışmalar bir daha Türkiye'nin gündemine gelmemelidir.  Bizim bir tane resmi dilimiz vardır o da Türkçe'dir ve böyle olmaya devam  edecektir." değerlendirmesini yaptı. 
Mustafa Destici, basın toplantısının ardından partililere ve basın  mensuplarına aşure ikram etti.