2008 yılıydı…

O zamanın belediyesiyle Hukuk savaşımız sürerken tanıdım…

Adı: Ömer Özkan.

Genç, cevval ve saygılı…

Siyasetin kenarından geçmeyen ben, bu genç kardeşimiz sayesinde bir anda kendimi tam siyasetin göbeğinde buldum…

Belediyeciliği iyi bildiğim için olsa gerek…

O zamanki kongrede önce yönetim kurulu üyeliği sonra yerel yönetimlerden sorumlu başkan yardımcılığına getirildim…

1 yıla yakın şerefle bu görevi ifa ettim…

Açıklamalar yaptım.

Demeçler verdim.

Mahallelerin sorunlarını dile getirdim.

2010 yılında yönetim kurulu olarak görevi bıraktık.

Bir daha da siyasetin içinde olmadım.

*

Bunu niye yazdım:

Bu Pazar MHP’de 2’nci defa itiraz sonucu yenilenen İl Başkanlığı seçimi var…

Ömer Özkan en güçlü aday…

Ufku açık, Memleketi düşünen ve partisine yeni yüzler kazandırma konusunda olabildiğince cesaretli.

Onun İl Başkanlığında Kahramanmaraş’ta seçiminin daha çekişmeli ve olabildiğince heyecanlı geçeceğini tahmin etmek zor değil…

MHP olarak ilk yerel seçimde ve genel seçimde başarılı olmazsam istifa ederim diyecek kadar da iddialı…

*

Eski İl Başkanı Süleyman Öner ise bu şehri ve partisini düşünerek adaylıktan çekildi.

Bana göre çok büyük bir sürpriz oldu.

Bir alicenaplık örneği gösterdi desem yeridir...

Çünkü tek aday olarak seçime gidilmesinin önünü açtı.

Her ne kadar köşe yazılarımda onu eleştirdiysem ve bu eleştiriler sonucunda beni MHP’den ihraç ettiyse de bu dik duruşunu alkışlıyor ve hakkımı helal ediyorum.

*

Ama bu sefer MHP’de başka bir isim aday oldu.

Demokrasi gereği aday olabilir…

Olabilir olmasına ancak…

Diyorum ki;

-Ülkenin en milliyetçi muhafazakâr şehrinde muhalefet olarak bir türlü tek aday etrafında birleşip seçime gidemezsen…

-Partiye yeni yüz ve seçmen kazandıramazsan…

-Kapıdan kovsalar bacadan girecek denli ısrarlı bir tutumla gönüllere girmek ve oy istemek adına kapı kapı dolaşmasını beceremezsen...

-Kendi il başkanını karakollara ifadeye gönderirsen…

-İki de aday çıkar…

-Üç de, hatta dört de…

-Umarım delegeler artık, MHP'deki bu oyunu bozar…