Bazı konular vardır ki, konuşulması dahi içimizi ürpertir.

 

Ama ne yazık ki konuşulur veya konuşulmak zorunda kalınır.

 

Ölümü konuşmak istemeyiz mesela.

 

Ama yaşamın bir parçasıdır ölüm.

 

Son noktasıdır maddi dünyanın.

 

Ölülerimizi defnettiğimiz Mezarlıklar hakkında birbirimizle konuşuruz.

 

Gidenler gitmeyenlere söyler.

 

Gördün mü?

 

Filanın Mezarlığı çökmüş.

 

Birkaç çuval toprak götürmekten acizmisin kardeşim derler...

 

Toprakla örttüğümüz babamızın, anamızın veya evladımızın mezarına son bir kez yaşlı gözlerle bakar dudaklarımızdan dökülen Fatiha surelerinin son cümlesi ile mezarlıktan ayrılırız.

 

Mezarlıklar bizim sevdiklerimizi kucaklayan, toprağı ile saran ebedi istirahatgahları...

 

Mezarlık dedim de, ben beni bildim bileli Şeyh adil mezarlığını bilirim.

 

 

Dedem orda, Nenem orda, Babam orda, Evladım orda, teyzelerim orda, dayılarım orda...

 

Birde yeni defin işlemi başlatılan Şeyh Ali Sezai efendi Mezarlığımız oldu.

 

 

Oraya da ölülerimizi defnetmeye başladık.

 

Bugünkü yazım mezarlıklar ile ilgili değil...

 

Mezarlıklarda çalışan kişilerle ilgili.

 

Dün günlerden pazar.

 

Telefonum çaldı.

 

Arayan yaşlı bir teyze.

 

Evladım Abdulhamithan Camii'yi yazıyorsun, şu mezarlıklarda çalışanları da yazsana deyince.

 

Ne oldu teyzeciğim sözüm üzerine başladı anlatmaya.

 

Anlattıklarını dinledikçe nutkum tutuldu.

 

Gözlerim doldu.

 

Ne diyeceğimi bilemedim.  

 

Buradan Mezarlıklardan sorumlu Daire Başkanı Saim Ata'ya sesleniyorum.

 

Sayın Daire Başkan'ı...

 

Mezarlıklarda tamamen rant dönmeye başlamış.

 

Belediyemizden maaş alan kişiler, mezarları sulama karşılığında vatandaşlardan para alıyorlarmış. Ki hatta banka hesaplarına bile aylık belli bir ücret yatırılıyormuş.

 

Şeyh adil mezarlığından, Şeyh Ali Sezai efendi mezarlığına bu rant çarkından dolayı çalışan kişiler gitmek istemiyorlarmış.

 

İşe gelmeyen, işe saatlerce geç gelenler oluyormuş...

 

Tutanaklar tutulduğu halde arkasında Milletvekili dayısına güveniyormuş.

 

Sayın Daire Başkan'ı...

 

Günlerce dış göreve gönderilen aynı elemanları...

 

Taziye evlerinde yan gelip yatanları...

 

Çalışmak için Mezarlık beğenmeyenleri...

 

Artık işi paraya dökenleri...

 

İşe geç gelenleri...

 

Tutanak tutulanları...

 

Müdürleri takmayanları...

 

Arkasında Milletvekili torpili olanları...

 

Benim arkamda Filan Belediye Başkanı var diyenleri...

 

Eğer biliyorsan ve gereğini yapmıyorsan bugünlerde koltuklardan inilmesi için çağrıda bulunuyorum ya!

 

Vallahi bu sefer senin için megafonu elime alırım...

 

Yok bilmiyorsan oda ayrı bir kusur sayılır...

 

Sayın Daire Başkan'ı...

 

Umarım bu yazdıklarımı dikkate alırsın...

 

Umarım gereğini yaparsın...