Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nda bugün yapılan Para Politikası Kurulu toplantısında kritik faiz kararı verildi. Para Piyasası Kurulu (PPK) tarafından karara bağlanan ağustos ayı faiz kararında sürpriz olmadı ve faiz yüzde 19'da sabit bırakıldı.

Ekonomistlerin tamamı politika faizinin yüzde 19'da sabit bırakılmasını bekliyordu. Temmuz ayındaki PPK toplantısında politika faizi yüzde 19 seviyesinde sabit tutulmuştu. Ekonomistlerin yıl sonu politika faiz oranına ilişkin beklentilerinin medyanı ise bir önceki anket dönemine göre değişmeyerek yüzde 17,50 oldu.

ERDOĞAN FAİZ İNDİRİMİNİ İŞARET ETTİ AMA...
Geçen hafta Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Faiz oranlarında düşüşe geçiyoruz” açıklamalarından sonra Merkez Bankası’nın (MB) atacağı adımlar merakla bekleniyordu.

Erdoğan, “Buradan ben de sinyalimi belli yerlere vermiş oluyorum. Bundan sonra enflasyonun daha yukarı çıkması mümkün değil. Zira faiz oranlarında da düşüşe geçiyoruz” demişti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplandı.

Toplantıda, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 19 düzeyinde sabit tutulmasına karar verildi.

İŞTE TCMB'DEN YAPILAN AÇIKLAMA
Para Piyasası Kurulu (PPK) tarafından karara bağlanacak olan ağustos ayı faiz kararı bu hafta açıklanacak. Piyasaların merakla beklediği Merkez Bankası Toplantısı bugün gerçekleştirilecek. Toplantı sonrası alınan karar kamuoyuna duyurulacak.

Ekonomistlerin tamamı politika faizinin yüzde 19'da sabit bırakılmasını bekliyor. Temmuz ayındaki PPK toplantısında politika faizi yüzde 19 seviyesinde sabit tutulmuştu.

Ekonomistlerin yıl sonu politika faiz oranına ilişkin beklentilerinin medyanı ise bir önceki anket dönemine göre değişmeyerek yüzde 17,50 oldu.

Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 19 düzeyinde sabit tutulmasına karar vermiştir.

Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere dünya genelinde aşılamanın hızlanması küresel ekonomide toparlanma sürecini desteklemektedir. Bununla birlikte, aşılama programlarında ilerleme kaydeden ekonomiler kısıtlamaları hafifleterek iktisadi faaliyette daha güçlü bir performans sergilemektedir. Küresel talepteki hızlı toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açmaktadır. Başlıca tarımsal emtia ihracatçısı ülkelerde yaşanan iklim koşullarının küresel gıda fiyatları üzerine olumsuz yansımaları görülmektedir. Yükselen küresel enflasyon ve enflasyon beklentilerinin uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri önemini korumaktadır.

Öncü göstergeler yurt içinde iktisadi faaliyetin üçüncü çeyrekte dış talebin de etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etmektedir. Aşılamanın toplumun geneline yayılarak hızlanması salgından olumsuz etkilenen hizmetler ve turizm sektörlerinin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır. Ticari krediler ılımlı bir seyir izlemektedir. Son dönemde açılma ve ertelenmiş talebe bağlı olarak artış gösteren bireysel kredilerin ılımlı seyre dönmesi için alınan makroihtiyati tedbirlerin yeterliliği izlenmektedir. Olumlu dış talep koşulları ve uygulanmakta olan sıkı para politikası cari işlemler dengesini pozitif etkilemektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimi ve aşılamadaki kuvvetli ivmenin turizm faaliyetlerini canlandırmasıyla yılın geri kalanında cari işlemler hesabının fazla vermesi beklenmektedir. Cari işlemler dengesinde görülen iyileşme eğilimi fiyat istikrarı hedefi için önem arz etmektedir. 

Son dönemde ithalat fiyatları ve yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışların yanı sıra, talep koşulları, bazı sektörlerdeki arz kısıtları, açılmanın etkisiyle yaz aylarında enflasyonda görülebilecek oynaklıklar ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler, fiyatlama davranışları ve enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturmaya devam etmektedir. Uluslararası tarımsal emtia ve gıda fiyatlarındaki yüksek seviyelere ilave olarak, bazı ürünlerde iklim koşulları kaynaklı arz yönlü etkilerin açılma etkileriyle birleşmesiyle Temmuz ayında gıda fiyatlarında gözlenen artış, enflasyondaki yükselişte belirleyici olmuştur. Diğer taraftan, parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri gözlenmektedir. Enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Bu doğrultuda Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir.

TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar politika faizi, güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edilecektir.

Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.

Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir.

Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır.