BİZİM şehrimizde gazeteci Mehmet Fiskeci’yi tanımayan yoktur…
Hemen hemen her toplantıda, her siyasetçinin yanında ve STK ların bilcümle tanıtımlarında görebiliriz onu…
Sabah erken kalkar…
İşine yürüyerek gider…
Ve günde 4 köşe yazısı yazabilecek ondan başka bir babayiğit de tanımıyorum…
Maşallahı var…
Bu yaşta bu enerji…
Allah daha çok uzun ömür versin…
*
Takriben iki ay önce şehrimize atanan Gençlik ve Spor İl Müdürü Cemil Boz ile yaptığı söyleşiyi-röportajı sitesinde okumuştum…
Beğenmiştim…
Ancak önceki gün haber sitesinde bir haber daha okudum…
Bu sefer şaştım…
*
Niye şaştın derseniz?
Gençlik ve Spor İl Müdürü ile hoş sohbet yaparak tanışan ve bir samimiyet kuran Fiskeci, bu sefer Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde bir ihale sürecinde yaşananlarla alakalı ''şaibeli'' bir konudan bahsediyordu…
*
Haber başlığı aynen şu şekildeydi:
Skandal ihale iptal (mi) edildi?
Haber özetinde:
''Hatırlanacağı üzere Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde, iş sağlığı ve güvenliği hizmet alım ihale sürecinde yaşananlar sebebiyle ihalenin iptal ettiği ileri sürüldü.''
İçeriğinde ise:
''Kamuoyunda adrese teslim ihale olarak yorumlanan hizmet alım ihalesi için firmadan alınan teklif mektubu üzerine kahve@çay döküldüğü tartışması üzerine konunun basına yansıması ardından, kurumdan sorumlu Vali Yardımcısı Mahmut Hersanlıoğlu’nun talimatı ile iptal edildiği iddia edildi.
İhaleye şaibe karıştığı söylenen görevliler hakkında bir işlem yapılıp yapılmayacağı kamuoyunda merak konusu olmayı sürdürüyor.''
*
Şimdi desem ki:
Sevgili Mehmet Fiskeci, daha önce tanıştığın Gençlik ve Spor İl Müdürü Cemil Boz ile bu konuyu arayıp konuştun mu?
Tekrar yanına gittin mi?
İhale teklif mektubu üzerine nasıl çay-kahve dökülmüş bilgisini aldın mı?
*
Bence konuşmadın ve herhangi bir bilgi almadın…
Sadece tek taraflı ve kulağına üflenip dinlediğin bir konuyu gündemde tutmak adına haberleştirdin…
Tabi her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır…
İşine karışmak gibi olmasın ama bence bu sefer olmadı…
Çamur at izi kalsın misali o kurumda çalışanların bir nevi günahına giriyorsun desem abartmış olmam…
Çünkü onlarında bir ailesi ve etrafı var…
*
Mesela…
Çay-kahve dökülen ihale teklif mektubundaki rakam neydi?
Biliyor musun?
Bence hayır…
*
Mesela…
İhaleyi alan firmanın teklif mektubundaki ihale bedeli ne kadardı?
Bunu biliyor musun?
Bunu da bildiğini sanmıyorum…
*
Bak ne diyeceğim:
Eğer ki, ihaleyi alan firma üzerine çay-kahve dökülen teklif mektubundan cüzi bir miktar aşağı da fiyat vererek ihaleyi almış ise sonuna kadar senin yanındayım…
Yooookkkk…
İhaleyi alan firma, üzerine çay-kahve dökülen firmanın verdiği miktardan kat be kat aşağı teklif vermişse o zaman kurumdaki çalışanların yanındayım…
*
Ki ihaleyi alan firmayla, teklif mektubuna çay-kahve döküldüğü ve içindeki yazılı bedelin görüldüğü ve ona göre ihale bedeli yazıldığı iddiası ile ortalığı ayağa kaldıranların, ihaleyi alan firma arasında yarı yarıya fazla fiyat yazdığı ortaya çıkan bir gerçektir.
*
Kaldı ki…
Hizmet alım ihalesi en düşük fiyat verende kalmış, öyle haberde yazdığınız gibi Vali Yardımcısı Mahmut Hersanlıoğlu’nun talimatı ile iptal edilmemiştir…
Yani afaki ''sinek küçük mide bulandırır'' söz misali yaz-git haberi yapmış gibi bir durum hasıl olmuştur.
*
Bu konuda sizinle bir dipnot paylaşmak istiyorum…
Belki çıkan Yasa ve Kanunlardan bihabersiniz…
Şöyle ki:
İhale: ''28 Temmuz 2020 Salı günlü Resmî Gazetenin 31199 Sayılı, dijital mecralar komisyonu kurulması ile bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkındaki 23/07/2020 tarih ve 7552 numaralı Kanunun 10 Maddesi gereği; 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 38 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendinde yer alan 1/7/2020 ibaresi 31/12/2023 şeklinde değiştirilmiştir.''
*
Sonuç:
Yapılan ihale en düşük fiyat verende kalmış, ancak Cumhurbaşkanımızın onayı sonucunda yukarıda bahsettiğim İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili hizmet alım süreci ''1/7/2020 tarihinden 31/12/2023 tarihine uzatıldığından dolayı'' yapılan ve düşük bedelle kazanılan ihale bile iptal edilmiştir…
Bu nedenle ki…
Yapılan ihale ile alakalı ''Öküz altında buzağı aramak… asparagas haber yapmak'' size hiç yakışmaz düşüncesindeyim…
Çünkü siz Mehmet Fiskeci’siniz…
Duayen bir gazeteciye de hakkı hakka teslim etmek yakışır…
