ŞÖYLE deniyor kenarda köşede:

Aday adayı olacak kişiler şu anki başkanlardan çekiniyormuş…

Cesaret edip bende aday adayıyım diyemiyormuş…

Falan filan…

*

- Çok cılız da olsa “niye fazla aday adayı yok?” sorusu sorulmaya başlandı ya...

- Bir parçacık da olsa “16 yıllık alışıldık hava” bozulmuş gibi oldu ya...

“İntikam” çığlıkları atan...

“Rövanş” diye el ovuşturan...

İki kesim var bu şehirde:

-BİR: Gözünü intikam hırsı bürümüş parti içindeki marjinal muhalifler.

-İKİ: Biraz çıkar gereği, birazda korku nedeniyle başkanlara yanlamış tipler.

*

Gözünü intikam hırsı bürümüş marjinal muhalifleri bir tarafa bırakalım.

Onların tutumu zaten baştan beri böyle...

Onlar hava değişmemişken de böyleydiler...

*

Ama ikinciler üzerinde biraz durmamız lazım.

*

Fatih Erkoç’un, Hanefi Mahçiçek’in, Necati Okay’ın, Osman Okumuş’un ve diğer belediye başkanlarının aday olarak devam edip etmeyecekleri hâlâ belirsiz olduğu için...

Bu tipler, açıktan değil de sinsi bir şekilde sağda solda fısıldıyorlar:

- Ne yani? Bunlarla mı, devam edilecek?

- Ne yani? İntikam alınmayacak mı?

- Ne yani? Rövanş olmayacak mı?

*

Burada ne var?

Satıcılık var. Kalleşlik var. Sinsilik var. İkiyüzlülük var. İlkesizlik var. Namertlik var.

Var oğlu var.

*

Şu anki Büyükşehir Belediye Başkanı Erkoç ve diğer ilçe Belediye Başkanları ile devam edilebilir de, edilmeyebilir de…

Cumhurbaşkanı Erdoğan nasıl karar verecek olursa olsun...

Bu satıcılardan, bu kalleşlerden, bu sinsilerden, bu ikiyüzlülerden, bu ilkesizlerden, bu namertlerden kurtulmak için...

Artık şu üç ilkeye sıkı sıkıya yapışmalı:

*

BİRİNCİ İLKE: Bir siyasi partiyle kurulması gereken bağ... Yaşadığı memlekete hizmet etmek için partiye gönülden gelip, gecesini gündüze katıp çalışmalı ve asla çıkar bağ olmamalıdır.

*

İKİNCİ İLKE: Bir siyasi partiyle kurulması gereken bağ... Oğlunu, kızını, eşini, akrabasını, işe yerleştirmek için menfaate dayalı bir bağ olmamalıdır.

*

ÜÇÜNCÜ İLKE: Bir siyasi partiyle kurulması gereken bağ... Duygudaşlık, gönüldaşlık, fikirdaşlık ve memleket sevdası üzerinden kurulmalıdır.

*

Sözün özü şu:

Başkan Erkoç’un, Mustafa Poyraz dönemine göre artısı vardır… Başladığı projeleri bitirmesi gerekir. Çıraklık döneminden çıkıp bu şehri geliştirmek, güzelleştirmek olmazsa olmazı olmalıdır…

Başkan Mahçiçek’i anlatmaya gerek yok… Tecrübe ve bilgi birikimi ile Onikişubat ilçesine kazandırdıkları aşikâr… Karasu, doğalgaz, toplu konut bunlardan birkaçıdır. EXPO 2023 projesi ise onun şaheseri olacaktır… Bu şaheseri açmak onun başkanlığına yakışır…

Başkan Okay, ilk kurulan bir ilçe olmasına rağmen tarihi dokuya sahip çıkması, yaşanabilir bir ilçe olması adına gecesini gündüze katması artı değerdir. Samimiyeti en büyük avantajı…

Başkan Okumuş, Türkoğlu’nu değiştiren adam… Bir başka deyişle Türkoğlu’nu metropol ilçe yapmak için yarışan başkan… Güler yüzü, kapısının her daim açık olması ve bana göre geleceğin büyükşehir başkan adaylığına en güçlü isim…

*

Vesselam, bu şehirde kurulduğu her ortamda söylenen AK Parti’nin, bu şehre vefa borcu vardır…

Bu şehrin sevdiği lider Cumhurbaşkanı Erdoğan, umarım bu şehrin geleceğini düşünerek hem Büyükşehir, hem ilçe başkan adaylarını belirler…

Belirlenen başkan adayları da temennim odur ki; Bu saydığım ilkeleri unutmaz…