İnat; EGO kaynaklı bir dürtüdür.

Hırs Egosu yüksek insanların ateşli hastalığıdır…

Din insanın çıkarlarına göre şekillendirilemez.

 

Ancak maalesef, insanlar hırs hastalığının mikrobu bedenlerine bulaşmışsa;

Kibirleri ile nihai hedeflerine ulaşmanın her yolunu mübah sayarak,

Namus, sadakat, insanlık, sağduyu, gibi önemli konuları yok sayarak ya da çıkarları doğrultusunda, dini de güzel bir aksesuar olarak kullanarak; hedeflerine ulaşmak isterler…

Oysa yüce yaradan çok daha fazlasını onlara sunar ya da sunmuştur. Ama onlar daima kibirleri ile egoları ile hırsları ile ateşe uçan pervaneler gibidirler…

Oysa ışık her insanın kendi içerisindedir.

Oysa ışık her insanın seveninin yüreğindeki sevginin zarfında, aşığının gözlerindedir…

 

Huzur; aşk dan, sevgiden, maddi varlıklardan daha önemlidir.

Huzur; aşk olmayan yerde de olur.

Huzur; hırsların olmadığı, egoların tavan yapmadığı, dinin kullanılmadığı, hırsların, ihtirasların her şeyi mahvetmeye, ortamı dağıtmaya çabalanmadığı her yerdedir.

 

İnsanları suçlamadan önce onlara hata yapmaları için ortam hazırlamadığımızdan emin olmalıyız.

Huzur ile savaşan, onu yok eden insanların pek çok da gerekçesi vardır.

Çünkü egolarını çok yükselten insanlar akılsız da değildir.

Sadece şunu unutur ya da ihmal ederler; onların çocukları da farkında olmadan örnekleme yoluyla küçük ama tehlikeli bir silaha dönüşmektedirler…

 

Huzurunuz var ise; her türlü sağlığınız için kıymetini biliniz.

Pişmanlıklar huzurdan henüz eserler var iken, ışıklar sönmemişken işinize yarar.

Geri manevralar doğru zamanlarda, doğru yerlerde yapılmalıdır.

Bir gün bakarsınız ki; egolarınızla hırslarınız el ele kol kola geriye kalan hayatınızı ve şerefinizi de yok etmiş…

Yanınızda olanların ne için yanınızda olduklarına dikkat ediniz!...

Siz onları kullandığınızı düşünüyorsanız; onların da sizi nasıl kullandığını görünüz.

Rüşveti olan yollar; hayırlı yollar değildir…

Egosu ve hırsı yüksek, dini saptırarak çıkarlarına alet eden sevdiklerinizi huzura ısrarla çağırın, ama sizden rahatsız oluyorsa; artık yapılacak hiçbir şeyiniz yoktur.

 

Kişilerin tercihleri kendisine aittir…

“Yaşanmış ve bitmiş” diyorlarsa; yaşananları önemsememişlerdir.

Sizi daha fazla yıpratacak her şeyi; en güzeli, en merhametliyi vekil ederek; Müntekim olan rabbinizle dertleşin…

Siz dertleşmeseniz de; o Basir ve Semidir. Hasibdir. Müntekimdir…

Güzelliğiniz, zenginliğiniz, sağlığınız, eş ve evlatlarınız emanetlerinizdir…

Huzurlu günleriniz olsun, başarı ile aşk ile sevgi ile…