Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edilmesine ilişkin davada müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılan Aydın Özsıcak ile Davut Uçum hakkında, helikopter kazasında Yazıcıoğlu ile hayatını kaybeden 5 kişi arasında bulunan gazeteci İsmail Güneş'in eşi Yasemin Güneş tarafından 18 Temmuz 2016'da kaza kırım ekibinde yer aldıkları ve taşıttan parça çalanlar arasında oldukları gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulmuştu.

Yasemin Güneş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Marmaris'te suikast girişiminde bulunan hainler arasında yer alan Özsıcak ile Uçum'un, 6 kişiye mezar olan Yazıcıoğlu'nun helikopterinden parça çaldıklarının Devlet Denetleme Kurulu (DDK) raporuyla netleştiğini öne sürmüştü.

TAKİPSİZLİK VERİLDİ
Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, Yazıcıoğlu ve Güneş ile BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ, BBP Sivas İl Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı, BBP Belediye Meclis Üyesi Murat Çetinkaya ve Pilot Kaya İstektepe'nin 25 Mart 2009'da hayatını kaybettiği kazaya ilişkin, aralarında Uçum ve Özsıcak'ın da yer aldığı 132 sanık hakkında, "ihmal, kasten öldürmek, suç delillerini yok etme ve değiştirme" gibi suçlarla başlatılan soruşturmada takipsizlik kararı verilmişti.

SUİKAST DAVASINDA CEZA YAĞDI 
Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesince karara bağlanan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişimi ve 2 polisin şehit edilmesiyle ilgili davada, İstanbul 4. Kara Havacılık Alayında görev yapan eski yarbay Uçum da en fazla ceza verilen sanıklar arasında yer aldı.

Uçum, "Anayasayı ihlal", "Cumhurbaşkanına suikast" ve 2 kez "yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme" suçunu işlediği gerekçesiyle 4 kez ağırlaştırılmış müebbet, "nitelikli kasten yaralama"dan 6 yıl, "nitelikli kişiyi hürriyetinden yoksun kılma"dan 18 yıl, Özsıcak ise "Anayasayı ihlal" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Davut Uçum, Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesince görülen davada yaptığı savunmasında, helikopter kazasıyla ilgili de konuşmak istediğini söylemesi üzerine mahkeme başkanınca söz verilmişti.

Helikopter kazasıyla ilgili konuşan Uçum, şunları kaydetmişti:

"Bu helikopter 25'inde düştü. 28'inde bu helikopteri aramak için giden özel kuvvetler helikopteri bölgeye indi. Yani orada 2 helikopter var. Ben 29'unda özel kuvvetler helikopterine kırım için gittim. Genelkurmay tarafından yazılan emirle oraya gittik. Herkes sadece Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopterinin düştüğünü bilir. Eğer gerçekten bu olay suikast ise ben 29'unda gittim. Gittiğimde Muhsin Yazıcıoğlu incelemesi yapılmıştı. Benim o helikopterin başında bir fotoğrafım var. Özel kuvvetlerin helikopteri de bizim gayretimizle TSK'ya kazandırıldı. Sivil Havacılık Kurumu araştırmasını yaptı. Enkazı araziye terk etti. Araziye terk edilmiş bir helikopter üzerinden cihazlar söküldü algısı yapılıyor. O dönemin özel yetkili savcısı ve mahkemesi tarafından yargılandım. Helikopterle alakamız yok. Biz kırım için gittik."

(AA)