Sevgili Sefer Abi.

 

2 aydır, hükümet kurma çalışmalarında Ak Parti ile CHP arasında yürütülen “istikşafi” görüşmelerini kanıksamıştık.

 

Google’a “istikşafi” sözcüğünün ne anlama geldiğini öğrenmek için 100 binlerce kişinin, işini gücünü bırakıp sorduğunu, interneti meşgul ettiğini öğrenmiştik.

 

Bir nevi alışmaya başlamıştık yahu…

 

Sevgili Sefer Abi.

 

Tam milletçe alışmışken…

 

Tutmuş, “Acilen hükümet kurulmalı” meselesini cumartesi gazetecilerle bir araya geldiğin, kahvaltılı toplantıda gündeme getirmişin.

 

Demişsin ki:

 

“…Ülkenin sorunları birikmiştir, ülkenin sıkıntıları hat safhadadır ve tek başına AKP’nin bu sorunları yenmesi de, çözmesi de mümkün görünmemektedir. Onun için mutlaka geniş tabanlı, bütün kesimleri de içine alan ve uzun süreli bir hükümet kurulmasının gerekliliğini düşünüyorum…” demişin.

 

Siz bunu söyleyince…

 

Ankara’da koalisyon görüşmeleri hız kazanmış.

 

Davutoğlu ile Kılıçdaroğlu pazartesi bir araya gelerek, geniş tabanlı bir hükümetten ziyade, iki parti arasında kurulacak hükümetin detaylarını konuşacaklarmış.

 

Beğendin mi yaptığını Sefer Abi.

 

Bizi, “istikşafi” kelimesini google’a bir milyon kere girip çıkmaktan, bu kelimeyi tam öğrenmekten alıkoydun.

 

Oysa Ankara’nın o puslu siyaset havasından geldiğiniz memleketimizde, şehrimizin bin bir sorunlarını konuşmanızı isterdim.

 

Ulu cami tünel İnşaatını, Suriyeliler parkı ismi verilen yerde tekrar kepçelerin çalışmasını, trafik sorunlarını, Tekke mahallesinin kentsel dönüşümünün ne zaman başlanacağını, şeyh adil mezarlığının bir an önce genişletilmesini,  vs. vs.

 

Bir şey diyeyim mi Sefer Abi.

 

Maraşlımın çok umrunda değil, Hükümet, mükümet kurulması.

 

Bence, Ankara’dan gelerek, böyle bir açıklama yapmak için yorulmana gerek yok.

 

Meclisin basın açıklaması yapıldığı bölüm ne güne duruyor…