Yine bir seçim arifesindeyiz.

 

 

7 Haziran 2015 tarihinde genel seçim olacak.

 

Milletin 'vekili' olmaya aday adayları tek tek ortaya çıkmaya başladı.

 

Daha sürecin başında olmamıza rağmen aday adaylarının bol bol vaatlerini duymaya başladık.

 

"Milletime hizmet için adayım"

 

"Maraş'ın sorunlarını biliyorum"

 

"Borçlu olduğum şehrime borcumu hizmet yaparak ödemek istiyorum"

 

"Memleketimiz için daha iyi daha güzel işler nasıl yapılabilir onun peşindeyiz"

 

"Hedefim milletin vicdanı olmaktır"

 

Ne güzel söylemler ve vaatler değil mi?

 

Bu tür söylem ve vaatleri galiba çok duyacağız.

 

Nede olsa ortada geçmişe göre azalsa da yinede aday adayı bolluğu var.

 

Elbiseler giyilip fotoğraflar çekilecek, billboardlarda, gazete ve internet sitelerinde boy gösterecekler.

 

Kendilerini şirin göstermek adına gidilmeyen mahalleler, ilçeler, köyler hatırlanıp gidilecek.

 

Toplanan kalabalığa hoş ve tatlı cümleler ile gönülleri alınıp vaatler kırıla gidecek.

 

Kimisine iş, kimisine maddi yardım sözü verilecek.

 

Eller sıkılacak.

 

Öpülmeyen yüzler öpülecek.

 

Kendisine destek, partisine oy isteyecek.

 

Milletvekili seçilince de söylenenler unutulacak.

 

Ver elini Ankara, bir sonraki seçime kadar görebilene aşkolsun.

 

Sahi; bu şehirden yıllardır vekil olup gidenler, gözle görülür bir eser bıraktılar mı?

 

Sahi; bu şehirden vekil olup gidenler, bu şehre ne yaptılar?

 

Sahi; 2002, 2007 ve 2011 yıllarında milletvekilliği yapanların isimlerini söyleyin desem söyleyebilir misiniz?

 

Sahi; benim şehrim insanları vekil olarak Ankara'ya gönderdiklerine soru sormaktan veya onları sorgulamaktan aciz midir?

 

Yazımın başlığına dönecek olursam.

 

Prof. Dr. Sefer Aycan, MHP milletvekili aday adayı.

 

Yüreği bu şehir için çarpan gerçek bir Maraşlı.

 

2000'li yılların başında MHP'nin iktidar olduğunda kendisi Sağlık Bakanlığı'nda önce genel müdür sonra bakanlık müsteşarı.

 

Kadın doğum ve çocuk hastanesini bilirsiniz.

 

Hemen hemen her insanın mutlaka aile fertlerinden birinin götürüldüğü ve hastalığına çare arandığı yer.

 

Kamuoyunda yıllardır bu hastanenin 6 ayda yapılıp bitirildiği ve yapanın Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım olduğu konuşulur.

 

Pazartesi günü MHP Milletvekili aday adayı Prof. Dr Sefer Aycan'ın basın toplantısı için Kervanhan'a gittim.

 

Bu hastaneyi bu şehre kendisinin kazandırmasından dolayı öncelikle teşekkürlerimi ilettim.

 

Bu konuda mütevazi olduğunu, reklamı sevmeyen bir kişiliği olmasından dolayı böyle bir hizmetin yapılmasında öncülük etmesine rağmen neden mütevazi olunduğunu, oysa ki; yıllardır Milletvekili olanların bile gösterecekleri veya anlatılacakları bir eserin dahi olmadığını, böyle bir hastaneyi kazandıran bir adayın bunu böbürlenerek reklam amaçlı kullanacağını söyledim. 

 

Aldığım cevap inanın beni fazlasıyla duygulandırdı.

 

"Ben şehrime bir hizmet, bir tesis kazandırmışsam bunu Allah rızası için yaptım. Reklam amaçlı yapmadım. Benim şehrim insanları en güzeline layık!"

 

Ne diyeyim ki bu söze.

 

Yolun da bahtın da açık olsun.

 

Bu şehrin sizlerin gibi vekillere ihtiyacı var.