Kahramanmaraş'ın kıdemli gazetecilerinden Mehmet Fiskeci'nin, maraskimlik.com'daki bugünkü yazısında kimden bahsettiği merak konusu oldu.

 

Sert yazıları ile sık sık gündeme gelen Mehmet Fiskeci, "Merhaba incir çekirdeği içindeki küçük adam!" başlıklı yazısında " Bak azizim, incir çekirdeğini doldurmayacak kadar küçük dostum! Kimsenin umurunda değilsin!" diyor. "Son söz olarak sana bir şey söyleyeyim mi, ama aramızda kalsın, aptalın tekisin sen!" diyen Fiskeci'nin kimi kast ettiği bilinmese de, siyasetin içerisinden biri olduğu sanılıyor.

 

İŞTE MEHMET FİSKECİ'NİN BUGÜNKÜ YAZISI

 

Ne o, çok mu sinirlendin? E, haklısın senin yerinde ben de olsam sinirlenirdim. İmparatorsun ya, kralsın ya, dağları sen yarattın ya, dediklerin hemen yapılıyor ya, etrafında sana ‘büyük adam’ diyen yüzlerce çanak yalayıcı, sarayın soytarısı var ya…

 

Böbürlenme, büyüklenme, kibirleneme, küstahlaşma, ukalalaşma, unutma ki senden büyük Allah var. Ne demişti merhum Sakıp Sabancı, ‘Gurur ahmaklık, kibir eşşekliktir’

 

Kimsin sen ki?

 

Kesinlikle haklısın sinirlenmekte. Ben ölsem ruhu duymaz kimsenin. ‘zaten yaş 70’ti, iş de bitmişti’ der, kenara çekilirler. Ama sen öyle değilsin, sen ölsen kıyametler kopar, olur olmaz ciğerlerde. Öksürsene bir kere, hatta sessizce öksür istersen. İkimiz de biliyoruz ki, anında bir doktor gelecek sana, memleketin en iyi doktoru. Ya da sessizce ‘acıktım’ de, derhal sofralar kurulacak önüne, hem de en Halil’inden, en İbrahim’inden. Ağzını aç, daha kapamadan ‘emredin efendim’ diyecekler. ‘Emredin!’ diyenlerin hepsi sahtekâr, ama sen bunu asla anlamıyorsun. Dene hadi! Hatta inanmadığın halde yanlış bir şey söyle bakalım, itiraz eden çıkacak mı? Uyan artık, aç gözlerini! Sana kendini unutturdular, bir havalardasın, ayakların yere değmiyor, bulutların üzerindesin!

 

Koltuk değişti, ünvanın büyüdü. Büyüdü de ne oldu, boyun mu uzadı, kaliten mi arttı, karizman mı zirve yaptı? Sakıp Sabancı’dan daha mı büyük senin hizmet aşkın, sevdan, davaya verdiğin önem!

 

Kimsin sen, kilon kaça? Bu memleket senin gibileri çok gördü, sen ilik ve son olmayacaksın. Gün gelecek, senin de defterini dürecekler, senin de ipini çekip, ipliğini pazara çıkartacaklar. Gün gelecek, sen de unutulanlar, kaybolanlar listesine ekleneceksin! Keser dönecek sap dönecek, gün gelir hesap 
dönecek. Şunun şurasında kaç gün kaldı ki. Parmak hesabı yapsan; bin beş yüz elli beş gün eder.
*

Oysa sen de herkes gibi sıradan birisin, insansın neticede. Ve sana inanamıyorum. Ama sen inanıyorsun! Kendini bir şey zannederek, seni alkışlayanların samimi olduklarına inanıyorsun. Hiç düşündün mü peki, kalabalıklarda senin için el çırpanlar, es kaza habere çıktığında televizyondaki konuşmalarını izlerken de alkışlıyorlar mı?

 

Bak azizim, incir çekirdeğini doldurmayacak kadar küçük dostum! Kimsenin umurunda değilsin!
Son söz olarak sana bir şey söyleyeyim mi, ama aramızda kalsın, aptalın tekisin sen!