Kime sorsanız “nerede eski bayramlar?” der.

 

Evet.

 

Herkes için geçerli bu düşünce. Çünkü herkes aslında çocukluğuna ya da gençliğine özlem duyuyor aslında. Eski bayramlar sözünün altında gizlenen duygu bu…

 

Oysa “eski bayramlar” ile birlikte “eski günler, eski dostluklar, eski arkadaşlar, eski insanlar” ya da “eski sosyal ortamlar, eski yerleşim şekilleri” hasreti anlatılıyor…

 

Eski bayramlar yok artık. Yeni bayramlara ve yeni hayat düzenine alışmak gerekiyor. Çünkü seneye de bu bayram eski bayramlara katılmış oluyor…

 

Eskileri düşündüğünüzde sınır da yok…

 

Bayramlar; inancımız, kültürümüz gereği; barışma, kaynaşma hatırlanma günleri…

 

Ramazan ayı sonrası bayram; kısıtlamaların, nefs üzerine kurulan hâkimiyetin ardından, mükâfat günleri

 

Artık bayramlar sadece tatil olarak görülmeye başladı hissindeyim. Hissiyatın bu olma sebebi de bayramın özünden uzaklaşmak değil mi?

 

Kültürümüz yozlaşıyor. Gençlerimiz bizim gençliğimizdeki saygı ölçüsünden daha geride.

 

Odadan odaya mesajlaşan, bilgisayar ve akıllı telefonlarla; pratik zekâdan uzaklaşan bir nesil yetişiyor.

 

Kaygı hiç birimizin şahsi kaygısı olmamalı.

 

Bu milleti idare edenlerin ortak kaygısı olmalı.

 

Hatırlar mısınız? İlköğretimde tabletler kullanılmaya başlandığı gün aslında çocuklarımızı, geleceğin büyüklerini analitik düşünmeyen, zekâsını çalıştırmayan nesil olarak hazırlamaya başladık…

 

Biz nedense toplum olarak üretmediklerimizin tüketiminde çılgın davranıyoruz…

 

Toplumsal görgümüz mü eksik?

 

Problem nedir?

 

Düşünmeyen, araştırmayan, problem çözmekten sıkılan bir toplum için geleceğimizi hazırlıyoruz…

 

Önce bayramlardan başlamak gerek düzeltmeye…

 

Bayram sabahı erkenden cami yoluna çocuklarımızla düşmek gerek.

 

İlk bayramlaşmayı cami avlusunda tattırmak gerek.

 

Mezarlıkların yolunu öğretmek gerek ki; sonunda varacağı yeri unutmasın gençler.

 

Unutmadan yaşasın ki; saygıyı, sevgiyi, hürmeti unutmasın…

 

Aile olmayı unutmasın…

 

Boşanmaların hızla zirveye koştuğu, kavga ve şiddetin arttığı, paylaşımsız bir hayat anlayışının içimize yer ettiği dünyamız değişsin…

 

Bayramları bayram yapan ya da tatil günü anlayışına sokan toplumun kendisidir…

 

Eski bayramları özleyenler olarak; hayatımızda düzeltmeler yapmalıyız ki; yeni bayramlar da “eski bayramlar” gibi olsun…

 

İyi tatiller diyemiyorum…

 

Herkese hasret duyduğu bayramlar tadında bir Ramazan Bayramı diliyorum…