İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Rabbim bu mübarek günlerde tek millet, tek vatan, tek bayrak, tek devlette oluşturmaya çalıştığımız 82 milyon olarak hep birlikte toplanmayı, kucaklaşmayı nasip etsin diyorum. Suriye'de ülkemize kurulan tuzakları hala göremeyenlerin gözündeki perdeyi kaldırsın diyorum. Türkiye ve Türk milleti olarak biz tüm insanlık için mücadele ederken kendi inançlarına ve halklarına ihanet edenlerin kalplerini yumuşatsın diyorum. Herkesi milletimizin hayırlı geleceği için dua etmeye davet ediyorum. Bu kutlu dava yolunda bizimle birlikte olan her kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Sizler gibi dava arkadaşlarım olduğu müddetçe ülkemizi hedeflerine ulaştıracağımızdan şüphe duymuyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
YEREL SEÇİMLER
Türkiye önemli bir seçimi geride bıraktı. 50 günlük seçim kampanyamız sürece 59 il ayrıca 4 ilçe mitingi yaptık. İstanbul'un 28 ve Ankara'nın da 11 ilçesinde mitingler gerçekleştirdik. Emeğimizin karşılığını da hamd olsun aldık. Toplam oylarda yüzde 51.78 düzeyinde başarı kazandık. Seçim sonuçlarını önceki hafta sonu Kızılcahamam'da genel merkez yönetimimiz ve tüm belediye başkanlarımızla yaptığımız toplantıda enine boyuna değerlendirdik. AK Parti olarak 15 büyükşehir, 516 ilçe yönetme hakkı elde ettik. Milletimiz bize 1389 belediyenin 758'inin sorumluluğunu vermiştir. Kaybettiğimiz belediyelerle ilgili ayrı ayrı çalışma yapıyoruz.
İSTANBUL SEÇİMLERİ
Tabi seçim bitti ama tartışmaları henüz bitmedi. Yapılan itirazlar sebebiyle 3 ilçemizdeki belediye başkanlığı seçimlerinin 2 Haziran’da yenilenmesiyle ilgili karar daha önce verilmişti. Bu seçimlerin en tartışmalı konusu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri olmuştur. Bu seçimi 25-28 bin arasında bir farkla AK Parti’nin kaybettiği ilan edildi. Biz milli iradeye olan teslimimiz sebebiyle bu durumu saygıyla karşılamaya hazırdık. İlerleyen saatlerde ve günlerde arkadaşlarımızın yaptığı sandık sonuç tutanaklarıyla, ilçe birleştirme tutanaklarıyla, geçersiz oylarla ilgili itirazlar netleştikçe, karşımıza bambaşka bir manzara çıktı.
AK Parti'ye oy veren 15 bin seçmenin iradesi alenen gasp edilmiştir. Bu hataların bir kısmı sehven yapılmış olsa da önemli bir bölümünde kasıt olduğu ortadadır. Hatalar diğer partilerde aynı oranda yapılmamış. Seçmenin iradesi alenen gasbedildi. Olay biraz araştırılınca kanuna aykırı şeyler olduğunu gördük. Konuyu YSK'ya taşıdık. Sunduğumuz belgeler gayet sağlamdır. Gözümüzün önünde tüm çıplaklığı ile duran irade gasbını görmezden gelemeyiz. Biz yapılanların hesabını milli irade hırsızlarından sormazsak milletimiz bizden hesap sorar.
"İSTANBUL'DA SEÇİMLER 23 HAZİRAN'DA YENİLENECEK"
Sandık kurulları ile ilgili kanunsuzluk var. Birilerinin suyu bulandırarak balık avına çıktıkları intibasına vardık. Seçimler öncesinden başlayarak bir takım kirli ellerin işin içine girdiği anlaşılıyor. Seçim kurullarının banka ve özel okul çalışanları arasından seçilmiş olması şüphelerimizi artırdı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde organize bir usulsüzlük ve tam kanunsuzluk var. Biz gasp edilen haklarımızın peşindeyiz. Şayet durum tam tersi olsaydı AK Parti az bir farkla seçimi kazanmış olsaydı ve fark yarı yarıya azalsaydı inanın bana ensemizde her gün boza pişiriliyor olurdu. Bize söylemediklerini bırakmayacak olanların hukuki haklarımızı savunduğumuz için yaptıkları iki yüzlülüğü milletimizin takdirine bırakıyorum. 23 Haziran Pazar günü yenilenecektir. Kararın ülkemize ve İstanbul'umuza hayırlı olmasını diliyorum. Bu kararı siyasetçiler olarak sorunlarımızı demokrasi ve hukuk içerisinde çözecek en doğru adım olarak görüyoruz. İstanbul halkının en isabetli kararını vereceğine inanıyorum. Türkiye bir demokrasi ve hukuk devletidir. YSK tam tersi bir karar vermiş olsaydı biz yine buna uyacaktık. Biz sadece milli iradeye saygının gereğini yerine getirdik.
"HERKES HADDİNİ BİLECEK"
Perde arkasından sinsice operasyon yönetenleri biliyoruz. Oturdukları yerden sadece bize hata yaptırarak ülkenin yönetimine el koymak isteyen karanlık odaklara bekledikleri fırsatı asla vermeyeceğiz. Bazı iş adamı grupları dün açıklanan bu karardan sonra baktık ki garip garip açıklamalar yapıyorlar. Güzel bundan sonra tabii ki bizden bu tavırlarınızla ülkemizin geleceğine yönelik bir normalleşmeyi konuştuğumuz dönemde sizler burada seçim hukukun işletildiği yerde böyle bir açıklama yaparsanız bunlar normalleşmeyi değil anormalleşmeyi getirir. Bunlar kriz yaratır, herkes haddini bilecek herkes işini yapacak. Ekonomi ile mi uğraşıyorsun? Sen işini yap. Sana düşeni sandıkta yap. Seçim yargısının vermiş olduğu karara müdahale şeklinde açıklama yaparsanız sizin gayet nerede durduğunuzu gösteriyor. Böyle konuşursan bizim de size karşı bakışımız değişecek.
"MANZARA TAM BİR EKONOMİK SABOTAJ HALİ"
Teşkilatıma seslenmek istiyorum. Sandıklar noktasında çok çok kararlı ve bu işi en ideal şekilde kontrol etmemizin gereğini tekrar hatırlatmak istiyorum. İşi hafife almamak gerekiyor. Arkadaşlarımız süratle çalışmaya başladı. Ekonomimizin güvenliğini en az sınırlarımızın güvenliği kadar önemli görüyoruz. Önümüzde duran manzara tam bir ekonomik sabotaj hali. Bir dönem şehirlerimizi kana ve ateşe bulayan teröristlere ne yaptıysak bundan sonra da onu yapacağız. Felaket telları istedikleri kadar tamtamlarını çalsınlar tüm göstergeler ekonomide kıpırdanmalar olduğunu gösteriyor. Üretim kıpıdrıyor, ihracatımız artmayı sürdürüyor. Turizmde rekorlar kırıyoruz.
"YAPMAZLARSA BİZ GEREĞİNİ YAPMAK ZORUNDA KALACAĞIZ"
AK Parti olarak genel merkezimizle Meclis grubumuzla, teşkilatlarımızla belediyelerimizle milletimizin en büyük umudu olduğumuzu aklımızdan çıkarmayacağız. Başka partilerden yana oylarını kullananların umudu AK Parti'dir. Bu vatandaşlarımız da ülkenin sorunlarını çözebilecek iradenin de gücün de partimizde olduğunu biliyor. Bize düşen milletimizin gönlündeki bu sevgiyle olan engelleri aradan kaldırmaktır. Kibirden uzak durmaktan, samimiyetle çalışmaktan söz ediyoruz. Söylediğimiz her şeye samimiyetle inanıyor ve o yüzden ısrarla tekrar ediyoruz. Millete tepeden bakan, milletle arasına duvar ören varsa başını ellerinin arasına alsın ve derin derin muhasebe yapsın. Eğer bu arkadaşlarımız muhasebelerini kendileri yapmazsa biz onlar için gereğini yapmak zorunda kalacağız. Bu mücadeleye en küçük bir katkı veren herkesin başımızın üstünde yeri vardır. AK Parti hareketi insan kazanma hareketidir. Bu sayede 10.5 milyon üye ile Türkiye'nin en geniş tabanlı partisi haline geldik. AK Parti öyle bir büyük çatıdır ki bunun altında herkese düşen bir görev vardır. Aynı zamanda kimsenin bu kutlu çatıya zarar verme yani kendi çıkarlarını davaya hizmetin önüne koymaya da hakkı yoktur. Böyle bir durumda bizim tercihimiz kadim olan davanın selametinden yana olur, yana olacaktır. Bayramdan sonra seçimde bize en çok destek veren il ve ilçeleri ziyarete başlayacağım. Böylece gerek ülke meseleleriyle, gerek teşkilatla ilgili değerlendirmeleri vatandaştan bizzat dinleme imkanı bulacağız. Milletimizin kararı önümüzdeki dönemde de yolumuzu aydınlatacaktır. Bugün Şırnak'ta bir şehidimiz var ailemize ve milletimize başsağlığı diliyorum.
